Sonntag, 26. Oktober 2008

TARIKAT VE REFORM

TARIKAT VE REFORM

(Bu bildiri, yazarimiz Hüseyin Avdic'in, 2006-7
yillarinda mustafaakyol.org sitesinde bazi
tartismacilara verdigi cavaplardir.)

Yüzde doksandan fazlasi "Müslüman" kabul edilen Türki-
ye'de, yüzde 20-30 oraninda seyreden bir dindarlik bu-
lunmaktadir. Bu oran ise zamanin, "bir tarikat zamani olma-
digini" göstermektedir. O halde zaman, "ne zamanidir"?
yüzde yetmis-sekseninin dinden ve dindarliktan uzak oldu-
gu bir yerde elbette ki zaman, "dine dâvet zamani" olur.

Bununla birlikte dindar kitlenin, dinlerini ve dindarliklarini
koruyabilmek ve gelistirebilmek icin tarikat kurmasi, hür ve
demokratik bir ülkede onlarin haklaridir. Bu hak kötüye
kullanilmadigi müddetce, onlarin elinden alinmaz, alinmama-
si gerekir. Suc i$leyenler ise, cezalandirilir. Fakat birinin su-
cu yüzünden bütün tarikatlarin kapatilmasina gitmek, cumhu-
rî ve demokratik bir ülkede ayri bir suc ve haksizlik olur.
Toplum yararina faaliyet gösteren tarikatlar, bir "Sivil Top-
lum Kurumu-Örgütü" kabul edilir.

Tarikatlarin esas amaci, fert ve toplumu Allah'a ulastirmak
ve onlari mükemmellestirmektir. Tarikatlar (oy verme disin-
da) siyasetle ugrasmaz ve bir partinin hizmetine girmez ve
girmemelidir. Girerse, o tarikat, tarikat olmaktan cikar. Bu
da ce$itli düsmanliklar dogurur, toplumu böler. Zararli faa-
liyet gösteren STK'larin da kapatilmasi sart olur. Bir cok
kulüp, dernek, kurum ve kurulusa dokunulmadigi gibi, ama-
cini kötüye kullanmayan tarikatlara da dokunulamaz. Laik-
ligin keyfi icin bu dinsel kuruluslara düsmanlik etmek, laik-
ligin suistimali demektir. Bu da kabul edilemez.

Dinde reform yapma (bu bir "yenilesme" olarak anlasilabilir)
hakki ise, cagin Mehdisi'ne veya Imami'na aittir. Eger onlar
bulunmuyorsa, bu halde yenilestirme i$lemini, zamanin sart-
larinin zorlamasiyla din âlimleri yapar. Dinin disinda olan ay-
dinlar ise ancak bir tavsiyeci olur ve öneride bulunabilirler.

Fakat, dinin disinda olup da sahiplenmedikleri bir dinde re-
form isteyenlerin önce kendilerini reforme etmeleri daha i-
sabetli olur. Zira dinsiz ve dindisi kalmak bir mecburiyet de-
gildir. Hem dinin deforme oldugunu düsünüp onu reforme
etmek isteyenler, acaba kendilerinin de deforme olmus ola-
bileceklerini nicin düsünmüyorlar?

Bunu düsünenler ve kendilerini reforme etmek isteyenler a-
sagidaki linke tiklayip, "Biliyor Musun Senin Yaraticin Kim"
baslikli makaleyi okumali ve bireysel reformazisyonuna bas-
lamalidir. Insanlar kusuru biraz da kendilerinde ararlarsa, bu
dünya daha cabuk düzelir. Öyle degil mi?

Tarikat olmadan uygarlik olur, ama din ve iman olmadan uy-
garlik olmaz. Olursa, (mimsiz) medeniyet olur. Mimsiz mede-
niyet, alcak uygarliktir!

http://forum.antoloji.com/uye/kisi.asp?kisi=214884

Zaman: Yeni Cag'in sekizi, Ekim ayi.
Mekan: Avrupa.
Makam: Cevaplama ve Mücadele.
Boyut: Muranizm.

YAYINLAYAN
AVRUPA MURANISTLERI
* * *

Keine Kommentare: