ABD BAŞKANI DONALD TRUMP CASUS MU?

ABD BAŞKANI DONALD TRUMP CASUS MU?

      adâletsizleri sevmeyen tek TANRInın adıyla

İzmir'de FETÖ ve PKK adına suç işlediği iddiasıyla

tutuklu bulunan ABD uyruklu rahip Andrew Craig

Brunson'la ilgili olarak geçen gün ABD Başkanı Do-

nald Trump bir twitter mesajı atıp şunları söylemiş:

“ABD’de iyi bir centilmen ve Hıristiyan lider olan pa-

paz Andrew Brunson yargılanmaksızın Türkiye’de

zulme uğruyor. Ona casus diyorlar ama ben ondan

daha fazla casusum. Umarım onun, evine, ait oldu-

ğu güzel ailesine dönmesine izin verecekler.”

Herşeyden önce Başkan Trump gerçekleri söyle-

miyor.  Çünkü rahip Brunson zulme uğramıyor, yar-

gılanıyor. 7 Mayıs'ta da mahkemesi var. Eğer suç-

suzluğu kanıtlanırsa, serbest kalacak, ama suçlu

çıkarsa hapse atılacak.

İkinci olarak Sayın Trump "ben ondan daha fazla

casusum" diyerek, Brunson'un casus olduğunu tas-

diklemektedir. Brunson'un bir casus olduğunu

Trump'tan başka kim bilebilir ki!

Türkiye'deki terör örgütleriyle irtibatlı olan ve 15

Temmuz 2016'da darbe yapılacağını dahi bilen ra-

hip Brunson elbette ki bir casustur. Çünkü Brunson

gerçek bir din adamı olsaydı, terör örgütleriyle irti-

batı olmaz ve darbe yapılacağı bilgisini de gider

Türkiye devletine ihbar ederdi. Brunson gerçek bir

casus olduğu için bu bilgiyi hükümete bildirmedi ve

bildiremezdi. Eğer bu bilgiyi hükümete haber ver-

seydi, darbe önlenmiş olur ve darbede katledilen

250 masum insan kurtulurdu. Bu kurtarıcılığı yap-

mayan Brunson demek ki gerçek bir din adamı de-

ğilmiş. Tam aksine, gerçek bir casusmuş! Zaten T-

rump da "ben ondan daha fazla casusum" diyerek,

onun casusluğunu düşüncesizce tasdik etmiştir.

Peki, "casuslar masum mu"dur? Casuslar, hesabı-

na çalıştıkları devlet için masum olabilir. Ama aley-

hinde çalıştıkları devlet için onlar, "kurşuna dizile-

cek adam"dır!

Brunson, Fetö lideriyle takas edilebilmek için mi

tutuluyor? Türkiye'nin takasa ihtiyacı yoktur. Çünkü

darbeci başı F. Gülen gerçek bir suçludur ve onun

suçluluğuna dair Türkiye'nin elinde onlarca, belki

yüzlerce delil vardır. Dolayısıyla ABD'de koruma

altında tutulan bu elebaşın Türkiye'ye iade edilmesi

gerekiyor. ABD ise, Türkiye'nin gösterdiği delilleri

delil saymayarak iade talebini reddediyor. (Halbuki

Türkiye'nin delillerini kabul etmeyen ABD, El-Kaide

lideri Usame Bin Laden için hiçbir delil sormamış

ve Taliban'ın "onu mahkemeye çıkaralım" talebini

de reddetmiş ve Usame'yi yargısız katletmişti.

Doğrusu, ABD hukuku hiç sevmiyor. Ama gücü

çok seviyor!)

Türkiye'de tutuklu bulunan Rahip Brunson ise, suç-

luluğuna ve casusluğuna dair deliller bulunmuş olan

bir zanlı. Mayıs'taki mahkemesinde mutlaka tutukla-

nacaktır. Tabii araya siyasî hesaplar girmezse!

Türkiye, elinde bir suçlu bulunduruyor ve ABD'den

de bir suçluyu istiyor. Yani Türkiye'nin takasa ihtiya-

cı yok. Ama ABD yönetimi çok isterse, darbeci lide-

rini Türkiye'ye vermeyi kabul ederek, kendilerine ait

Casus Rahip'i isteyebilirler. Türkiye böyle bir takası

kabul edebilir. Ama takas teklifi Türkiye'den gelme-

yecektir. Çünkü Türkiye her iki suçlu için haklı du-

rumdadır. ABD ise haksız durumdadır.

Eğer ABD yönetimi hukuk ve adâleti gerçekten çok

seviyorsa, darbeci elebaşı F.Gülen'i Türkiye'ye he-

men iade eder ve Brunson'un cezâlanması için de

Türkiye'ye destek olur, onun iadesini istemez.

İmza: Mehdiyet Makamı.

Not 1: Eğer Türkiye'de 15 Temmuz Darbe Girişimi

olmasaydı veya bu darbe başarılı olsaydı, Türkiye,

Brunson'un bir casus olduğunu hiçbir zaman bile-

meyecekti. Şu anda darbe, kendi adamlarını ye-

mektedir. Bu darbeyi de, ABD'nin yaptığını ve yap-

tırdığını unutmamak gerekir. Çünkü 15 Temmuz

darbesinin, "ABD'li casusların katılımıyla yapıldığı-

nı" bizzat Sayın Trump kendi ağzıyla itiraf etmişti.

Bu darbe olmasaydı, Brunson da hapiste olmaya-

caktı. Yani ABD, Türkiye'de darbe yaptırmakla ken-

di adamlarını darbelemiştir. Brunson, ABD'nin kur-

banıdır! Kimse Türkiye'de suç aramasın!

Not 2: Sayın Trump, Rahip Brunson'dan daha fazla

casus olabilir. Eğer Trump casusluk yaparken Tür-

kiye'de yakalanmış olsaydı, o da hapse atılmaktan

kurtulamazdı.

Not 3: Eğer Sayın Trump'ın elinde Brunson'un suç-

suzluğuna dair bir delil varsa, bunları Türkiye mah-

kemesine hemen göndermelidir. Eğer delilleri yok-

sa, Brunson'un masum olduğunu iddia etmemelidir.

Not 4: Avrupa, Türkiye'nin istediği 4700 teröristi

vermemektedir. ABD de, darbecibaşı F. Gülen'i ia-

de etmiyor. Türkiye böylece Avrupa ve ABD'nin hu-

kuksuzluğuna uğramaktadır. Eğer Türkiye'nin elinde

bin tane nükleer silah olsaydı, ABD ve Avrupa bu

hukuksuzluğu yapamazdı. Bu durumda Türkiye'nin

nükleer silah üretmekten başka çaresi kalmıyor.

Türkiye, ya nükleer silah üretecek, ya da ABD'nin

elindeki silahları etkisiz hale getirecek bir yol bu-

lacaktır. Türkiye'yi nükleer silah üretmeye iten ABD

iyi düşünsün. Ya hukuka boyun eğsin, ya da nükleer

silah üreten ülkelerin çoğalmasını kabul etsin.

                                 Tanrı tektir.

   İsa, Musa ve Muhammed O'nun kulu ve elçisidir.

Zaman:  Yeni Çağ'ın onsekizi, Nisan ortası.

Mekan:  Avrupa.

Makam: Uyarı ve Hakka dâvet.

Boyut:    Muranizm.

                                                   YAYINLAYAN

                                       AVRUPA  MURANİSTLERİ

                                       *   *   *

İRAN RUSYA VE ESAD'A ÇOK ÖNEMLİ UYARI!

İRAN RUSYA VE ESAD'A ÇOK ÖNEMLİ UYARI!

                zâlimleri uyaran ALLAHın adıyla

İster kimyasal, ister kimyasal olmayan silahla olsun

eğer Esad rejimi Suriyeli sivilleri katletmeye devam

ederse, ABD-İngiltere-Fransa üçlüsünden ve onları

destekleyenlerden oluşan Uluslararası Demokratik

Güç tarafından katliamcılara karşı saldırı bir haktır.

Bu hakkın  gereği olarak saldırılar devam edecektir.

Bu saldırılarda Esad'ın katliamlarına engel olmayan

İran ve Rusya da uyarı yapılmadan vurulacaktır. E-

ğer İran ve Rusya Suriye'yi terkederse, vurulmaktan

kurtulurlar.

Ayrıca, eğer İran ve Rusya Esad'ın sivil katliamları-

na engel olmazlarsa, Türkiye'nin onlarla olan mütte-

fikliği ve Astana süreci sona erdirilecektir. Türkiye,

sivil katliamlarına engel olmayan bir İran ve Rusya'

yla müttefikliğe devam edemez. Çünkü böyle bir

devamlılık, Suriye halkına ihanettir. Bu ihanet kabul

edilemez!

Türkiye'nin İran ve Rusya ile olan müttefikliği ancak

İran ve Rusya'nın, Esad'ın sivil katliamlarını engel-

lemesiyle devam edebilir.

Uluslararası Demokratik Güç(UDG)nin Beşar Esad'

ı yakalama ve Uluslararası Mahkeme'ye çıkarma

hakkı vardır. İran ve Rusya bu hakkı engellemeye

kalktığında savaş kaçınılmaz olur. Barış isteyenler,

hak ve adâletin gereğini yerine getirmelidir. Hak ve

adâleti çiğneyenlere karşı saldırı bir haktır. Zulmü

önlemek ve ortadan kaldırmak için bu hak mutlaka

kullanılacaktır.

İmza: Mehdiyet Makamı.

                     Allah'tan başka ilah yoktur.

         Mehdi ve Mesih Allah'ın kulu ve elçisidir.

Zaman:  Yeni Çağ'ın onsekizi, Nisan ortası.

Mekan:  Avrupa.

Makam: Uyarı ve Hakka dâvet.

Boyut:    Muranizm.

                                                   YAYINLAYAN

                                       AVRUPA  MURANİSTLERİ

                                       *   *   *

ABD'NİN ESAD'A SALDIRISI YETERLİ DEĞİLDİR! SURİYE DİKTATÖRÜ DEVRİLMELİDİR!

                 ABD'NİN ESAD'A SALDIRISI

                        YETERLİ DEĞİLDİR!

        SURİYE DİKTATÖRÜ DEVRİLMELİDİR!

zâlimleri cezâlandıracak olan tek TANRInın adıyla

Neden yeterli değildir? Çünkü Suriye diktatörü Be-

şar Esad'ın tek suçu kimyasal silah kullanmak de-

ğildir. Onun asıl suçu, haksız ve adâletsiz rejimini

koruyabilmek ve zulümsel iktidarını ayakta tutabil-

mek için Suriye halkını katletmesidir. Beşar Esad,

400 binden fazla masum Suriyeli sivili haksız iktida-

rı için katletmiş olduğundan suçludur. Bu suçundan

dolayı da cezâlandırılması gerekiyor. Dolayısıyla

onun cezâlandırılmasına engel olan ülkeler de suç

işlemektedirler.

Sayın Birleşmiş Milletler Üyeleri! Bu böyle gide-

mez! Dünyadaki bütün diktatörlüklere son vermeli-

yiz. Bu konuda kesin bir anlaşmaya varmalıyız.

Çünkü diktatörlük, halk çoğunluğunun rızâsına da-

yalı siyasal bir sistem değildir. Halk çoğunluğunun

istemediği bir lider, halkının başından uzaklaşmalı-

dır. Uzaklaşmıyorsa, zorla uzaklaştırılmalıdır. Zor-

balıkla iktidarda kalmak isteyenlerin iktidarı gayri

meşrudur, hakedilmiş bir iktidar değildir. Haksız ik-

tidarları devirmek de bir haktır. Bu hakkı yerine

getirmek zorundayız.

Bazı ülkeler, menfaatlerine uygun olmadığı için dik-

tatörlüklerin yıkılmasını istememektedir. Bu sebep-

le de diktatörlerin katliam ve cinayetlerini hoş gör-

mekte, onları korumaktadırlar. Bu koruma, cinayet

ve katliam ortaklığıdır. Bu ortaklık büyük bir suçtur!

Bu suç terkedilmelidir. Bu suçu terketmeyenlere

savaş açmak bir hak olur ve bu hak yerine getirilir.

Bu hakkı yerine getirmeyen güçlüler de suç işlemiş

sayılır. Dolayısıyla Beşar Esad'ı cezâlandırmayan

ve onun kanlı iktidarına son vermeyen Amerika Bir-

leşik Devletleri de suçlu durumdadır. ABD bu suç-

luluk durumundan kurtulmak zorundadır. Bunun için

de, Beşar Esad rejimine son vermeli ve rejim sa-

hiplerini mahkemeye çıkarmalıdır. Katledilen yarım

milyon Suriyeli masum sivilin hesabı sorulmalıdır.

Bu katliama destek veren ve ortaklık eden Rusya

ve İran yönetimleri de hesap vermek zorundadır.

Hesap vermekten kaçanlara ve katliam ortaklığına

son vermeyenlere savaş açmak bir haktır. Barış is-

teyenler, katliam ortaklığına derhal son versin ve

suçlarının hesabını vermeyi kabul etsin. Kabul et-

medikleri takdirde, savaş kaçınılmazdır.

Rusya ve İran saldırıya uğramak istemiyorsa, Esad'

a verdikleri desteği derhal sonlandırsınlar ve Suri-

ye'yi terketsinler. Ayrıca, Esad'ın katliamlarına or-

taklık ettikleri için de, gerekli mahkemede hesap

vermeye hazır olsunlar.

İmza: Mehdiyet Makamı.

Not 1: Dünyadaki demokratik ülke yönetimleri şunu

kabul etmelidir: Beşar Esad'ın iktidarda kalma hakkı

yoktur. Çünkü gayri meşru iktidarı için 400 binden

fazla masum Suriyeli sivili katletmiştir. Yaptığı katli-

amlarının hesabının sorulması gerekir. Bunun için

de Esad'ın iktidarının sonlandırılması ve onun ya-

kalanması gerekiyor. Bu işi gerçekleştirmede de-

mokratik ülkeler hak sahibidir. Bu hak, vakit geçiril-

meden yerine getirilmelidir. Rusya ve İran'dan kor-

kulmamalıdır. Haklılara, haksızlardan korkmak ya-

kışmaz! Asıl korkması gereken, haksızlardır.

Not 2: ABD yönetimi, Esad'ı teslim olmaya çağır-

malı ve Rusya ile İran'ı da Suriye'den çıkmaya dâ-

vet etmelidir. Dâvet kabul edilmediği takdirde de

onlara savaş açmak hak olur ve gerekenin yapılma-

sı gerekir. Suriye'den çıkmayı kabul etmediği tak-

dirde, ABD, İran'la yaptığı nükleer anlaşmayı boz-

malıdır. Fakat bu yeterli değildir. İran'ın Suriye'den

zorla atılması gerekir. Rusya buna engel olmaya

kalkarsa, ona da gereken cevap verilmeli ve o da

Suriye'den çıkarılmalıdır. Ya kendiliğinden çıkar, ya

da zorla!

Not 3: Şu iyi bilinmelidir: Suriye, "egemen bir ülke"

değildir. Tam aksine Suriye; Rusya, İran ve Esad'ın

işgali altında olan bir ülkedir. Suriye'deki işgalcilerin

işgaline son vermek durumundayız. Bunun için de-

mokratik ülkeler kendi aralarında bir "Demokratik

Güç Birliği" oluşturmalı ve Suriye'deki işgali sonlan-

dırmalıdır. Bu sonlandırmada Rusya ve İran'dan ve

onlara karşı savaşmaktan korkulmamalıdır. Asıl

korkması gereken, işgalciler olan İran, Rusya ve

Esad rejimindekilerdir. Suriye'deki ABD ise, orada

ancak Rusya ve İran'ın işgalciliğini sonlandırmak

için kalabilir. Aksi halde orayı terketmek zorunda-

dır.

Not 4: Demokratik ülkelerin sayın Liderleri! Bütün

milletler, istedikleri kimseyi seçme ve onu başkan

veya başbakan yapma hakkına ve özgürlüğüne sa-

hiptir, sahip olmalıdır. Bu hakkı ve özgürlüğü millet-

lerinin elinden alan kimselerin iktidar olma hakkı

yoktur. Bu hakkı gasbetmiş olan diktatörlere savaş

açmak hakkımızdır. Bu hakkı bize, yüce Tanrı ver-

miştir. Çünkü yüce Tanrı, zulüm ve zorbalığı yasak-

lamış ve zâlimlere karşı savaşmamızı emretmiştir.

Biz de bu hakka dayanarak zâlimlere savaş açmalı

ve zulmü durdurmalıyız. O halde önce Suriye'deki

zulmü sonlandıralım. Sonra diğer zâlim diktatörlere

yönelelim. Eğer anlaşırsak, yıl sonuna kadar Beşar

Esad'ı devirebilir ve İran ile Rusya'yı Suriye'den a-

tabiliriz. Bundan sonra da sıra, Kuzey Kore diktatö-

rüne gelir ve gelmelidir. Onun suçu, nükleer silah

üretmek değil, diktatörlük etmektir. Çünkü her ülke

kendini korumak için nükleer silah edinebilir, ama

diktatörlük edemez! Eğer K. Kore lideri yıl sonuna

kadar diktatörlüğüne son vermezse, onun diktatör-

lüğüne son vermek meşru hale gelir. K. Kore dik-

tatörlüğü bitirildikten sonra sıra, Latin Amerika'daki-

lere gelecektir.

Not 5: Avrupa ve Arabistandaki krallar da kendileri-

ni halkın seçimine sunmalılar. Eğer halk çoğunluğu

krallığın kalmasını isterse, onların krallığı kalmaya

devam edebilir. Çoğunluk kabul etmediği takdirde

krallık sona ermelidir.

Not 6: Şunu iyi tesbit edelim: Suriye diktatörünün

suçu, kimyasal silah kullanmak değil, asıl suçu; dik-

tatörlük etmek ve masum sivil halkı katletmektir.

Suç âletini suç gösterip, suç fiilini görmemek; adâ-

let değil, adâletsizliktir. Çünkü bu durumda katil, suç

âletini değiştirerek "nasıl olsa kimyasal olmayan si-

lah kullanmak suç değil" der, katliamına devam e-

debilir. ABD bu adâletsizliğe son vermeli ve Suriye

diktatörünün diktatörlüğünü ve katliamcılığını cezâ-

landırmalıdır. ABD'nin Suriye diktatörüne; "kimyasal

olmayan silahlarla katliamına devam edebilirsin"

demesi, suça teşviktir ve büyük suçtur. ABD yöne-

timi bu suçunu sonlandırmalı ve suçluyu hakikaten

cezâlandırmalıdır. ABD'nin, adâlet işinde tiyatro

yapma hakkı yoktur!

Not 7: ABD'nin diktatörleri cezâlandırmada bahane-

si sağlam olmalıdır. O halde ABD yönetimi şunu iyi

bilmelidir: Diktatörlük suçtur. Çünkü diktatörlük, hal-

kın seçim hakkını ve özgürlüğünü gasbetmektir. Bu

gasp, insanlık suçudur. Diktatörlüğü devam ettir-

mek için yapılan katliam ise daha büyük suçtur. İki-

sinin de cezâlandırılması gerekir. Diktatörler, önce

iktidardan uzaklaşması için uyarılır. Uyarıyı dinle-

mezse, zorla devrilir. Katliam işlemişlerse, onlar

derhal cezâlandırılır. Onların cezâlandırılmasında

bir haksızlık yoktur. O halde Beşar Esad'ın uyarıl-

maya değil, cezâlandırılmaya ihtiyacı vardır. Diğer

diktatörler de hemen uyarılmalıdır. Esad'ın devril-

mesi ise bir haktır.

Not 8: Suriye'de masum sivilleri katlederken Beşar

Esad'ın: "Ben teröristlere karşı savaşıyorum" de-

mesi bir hak değildir. Çünkü en büyük terörist ken-

disidir! Bu teröristin derhal yakalanıp idam edilmesi

gerekiyor.

Not 9: ABD'nin, Türkiye'ye zarar vermekte olan te-

rör örgütlerini meşrulaştırması doğru değildir. ABD

o terör örgütlerini kendi düşmanlarına ve başka te-

rör örgütlerine karşı kullanabilir, ama onları Türkiye'

ye karşı savunamaz. Türkiye o terör örgütlerini vur-

ma hakkına sahiptir.

İmza: Mehdiyet Makamı.

                                 Tanrı tektir.

   İsa, Musa ve Muhammed O'nun kulu ve elçisidir.

Zaman:  Yeni Çağ'ın onsekizi, Nisan ortası.

Mekan:  Avrupa.

Makam: Uyarı ve Hakka dâvet.

Boyut:    Muranizm.

                                                   YAYINLAYAN

                                       AVRUPA  MURANİSTLERİ

                                       *   *   *