Donnerstag, 30. Oktober 2008

BAYAN BiR YAZARA CEVAP

(Bu bildiri, 2007 yilinda yayinlandi.)

BAYAN BIR YAZARA CEVAP

dünyayi demokratiklestiren ALLAHin adiyla

Sayin Ece Temelkuran,

"Basörtülü kadinlar, basörtüsüz kadinlar hakkinda ne dü-
sünüyor" veya "onlara nasil bakiyorlar" diye sormussunuz.
Aldiginiz cevaplarda ise, size sinirlenildigini tesbit etmissi-
niz. Acaba bu gercekten böyle mi, yoksa siz mi öyle algili-
yorsunuz? Bunu iyi anlamak gerekir.

Eger size sinirli ve öfkeli cevaplar veriliyorsa, bu dogal de-
gil midir? Cünkü kamusal alanda uygulanmakta olan bas-
örtüsü yasagi yüzünden basini acmak zorunda kalan veya
yasak alana giremeyen binlerce dindar kadinin kalbleri ka-
namaktadir. Siz bu kanamalari durduracak calismalar ya-
pacaginiz yerde, sorgularcasina ve kalblerine $i$ batirirca-
sina sorular sorarsaniz, nasil sinirsiz bir cevap alabilirsiniz
ki!

Basi örtülü kadinlarin basi örtüsüz kadinlar hakkinda ne
düsündüklerini veya onlara nasil baktiklarini biz size söyle-
yelim:

Iyilikci dindar bir kadin der ki: "Allah'im! $u kadinlara da
örtünme nasip et, onlari ciblakliktan kurtar".

(Yani: Iyilikci dindar bir kadin, basörtüsüzleri; "kurtaril-
masi gereken" kimseler olarak görür.)

Henüz olgunlasmamis ve ici öfke dolu bir dindar kadin da:
"Allah'im, $u örtüsüz kadinlarin saclarini yok et, güzellik-
lerini boz ki, örtünmeye mecbur kalsinlar ve basörtüsü ya-
sagina taraftar olmanin cezasini ceksinler" der.

(Yani: Öfkeli dindar bir kadin, basörtüsüzleri; "cezalandi-
rilmasi" veya "devlet tarafindan zorla baslari örtülmesi ge-
reken varliklar" olarak görür veya görebilir.)

Bir de, basörtüsüzlerle ugrasacak durumda olmayan dindar
kadinlar vardir. Bunlar da cogunlukta olanlardir. Cünkü on-
larin bin türlü derdi vardir. Basörtüsüzlerle ilgilenecek hal ve
vakitleri yoktur.

(Demek, cogunluga göre hüküm vermeli, öfkelilere karsi
dikkatli olmali ve iyilikci dindar kadinlari da sevmelisiniz.)

Islâmiyet diniyle ic ice ya$anilan bir ülkede basörtüsü yasa-
ginin bir anlami olamaz. Bu yasak kalkmak zorundadir. Si-
zin yapmaniz gereken i$ de, onlara soru soru sormak degil,
laikciler tarafindan kanatilmaya devam edilen ve iskencele-
rine son vermek istemeyen zalimleri durduracak ve yarali-
larin yarasini saracak calismalar yapmaktir.

Siz, sordugunuz sorularla iyi niyetli oldugunuzu düsünebilir-
siniz. Fakat bu konuda sadece iyi niyetinizin bir faydasi ol-
mamakta, belki zarari dokunmaktadir. Öyle ise önce yapil-
masi gereken dogru seyin ne oldugunu saptamaniz gerekir.
Ancak bu saptamadan sonra isabetli bir eylemde bulunabi-
lirsiniz. O eylem de: Basörtüsü yasaginin kaldirilmasina ca-
lismaktir. Bu, öfkeli dindarlarin öfkesini yok eder.

Kimse korkmasin: Büyük sehirler disindaki kadinlarin yüz-
de yetmisinin basörtmeleri Türkiye'ye $eriat getirmiyorsa,
üniversiteye girecek 5-10 kiz ögrencinin basörtüsüyle de
$eriat gelmez. Eger basörtüsü takmakla bir yere $eriat ge-
liyorsa, Türkiye'de kamusal alan disindaki bütün kadinlarin
basörtüsünü soymak gerekir; ki, Türkiye $eriattan kurtul-
sun!

Kurtulus, laiksel diktatörlüge son vermektedir.

Sayin Ece Hanim,

Eger faydali bir i$ yapmak istiyorsaniz, siz de bu kurtulusa
katilmalisiniz. Zaman; soru sorma zamani degil, eyleme gec-
me zamanidir. Dindar kadinlara uygulanmakta olan zorba-
ligin bir benzeri size uygulansaydi acaba ne yapardiniz?

"Devletin her kuralinin basimin üstünde yeri var" mi derdi-
niz? Siz asil buna cevap veriniz ve buna göre hareket ediniz.
Hak ve Adalet ve Dürüstlügü hayatiniza temel yaptiginizda
dogru yolu ve eylemi bulursunuz. Bundan saparsaniz, insan-
liktan sapmis olursunuz.

Iyi bilmelisiniz ki, kadinlari yalnizca zalim erkekler ezmiyor-
lar. Basörtüsü yasagini koruyarak laikciler de ezmektedir-
ler. Umariz, siz de bu "ezenler" arasinda olmazsiniz ve de-
gilsinizdir.

Eger siz (diger basörtüsü karsitlari icin söylüyoruz); "esi bas-
örtülü bir cumhurbaskanina hayir" diyorsaniz, bu sizin dikta-
törlügünüzü gösterir. Fakat kimse bu diktatörlüge boyun eg-
mek zorunda degildir. Müslümanlar: "Cumhurbaskani sayin
Sezer'in esinin basi mutlaka örtülü olmalidir" diye bir dayat-
mada bulunmadiklarina göre, laiklik taraftarlari da kendi da-
yatmalarindan vazgecmeliler ve esi basörtülü bir cumhurbas-
kanina "hos geldin" demeliler. Eger demezlerse, bu onlarin
sorunudur. Millî Irade, onlarin zorbaliklarina itaat etmek zo-
runda degildir. Öyle ise hepimiz: "Demokratik ilkelere evet"
demeli, diktatörik dayatmalari da bertaraf etmeliyiz. Eger
günün birinde CHP iktidara gelirse, o da "esi basörtüsüz"
bir cumhurbaskani secebilir. Buna da Müslümanlar, "hayir"
diyemez. O halde diktatörik ilkelerin degil, demokratik il-
kelerin geregine uyalim. Baris da bu uymadadir.

Selamlar...

Zaman: Yeni Cag'in yedisi, Agustos basi.
Mekan: Avrupa.
Makam: Cevaplama.
Boyut: Muranizm.

YAYINLAYAN
AVRUPA MURANISTLERI
* * *

Keine Kommentare: