Donnerstag, 11. März 2021

ABD YÖNETİMİ DARBE SUÇLULARINI İADE ETMELİDİR!

 ABD YÖNETİMİ DARBE SUÇLULARINI İADE ETMELİDİR!

suçluları adaletten kaçıranları cezalandıracak olan tekTANRInın adıyla

 

ABD yönetimindekilere söylüyoruz bu sözleri. İyi dinlesinler bizleri.

Geçmişinizdeki Bush yönetimi 11 Eylül Terör Eylemi'ne sahip çıkan El-Kaide liderini Taliban'dan istedi. Taliban ise, onun uluslararası bir mahkemede yargılanmasını talep etti. Bush yönetimi ise bu talebi reddetti. Hukuk talebi reddedilince Taliban da o suçluyu Bush yönetimine vermedi. Taliban'ın hukuk talebini reddetmiş olan Bush yönetimi ise Afganistan'a saldırma kararı aldı ve Taliban'a saldırdı.

Siz Biden, Trump ve Obama yönetimleri ise, Türkiye'nin iadesini istediği darbe suçlularını iade etmeyerek Taliban'ın yaptığından daha kötüsünü yapmaktasınız.

Çünkü Taliban, Usame Bin Laden'in uluslararası bir mahkemede yargılanmasını isteyerek hukuk yolunu gözetti. Ama siz, 15 Temmuz darbe elebaşlarının hukuk önüne çıkarılmasını bile isteyemiyorsunuz. Bunun için Taliban'dan daha kötü durumdasınız. Bu kötülüğünüzün son bulması gerekmiyor mu?

Taliban El-Kaide liderini Bush yönetimine vermeyince neler olduğunu gördünüz. Acaba size ne yapmak lazım? Taliban'a yapılanları hak olarak görüyorsanız, size de ona yapılanın aynısını yapmak gerekmez mi? Çünkü 251 masum insanı katlettirmiş ve 2000 insanın da yaralanmasına sebep olmuş 15 Temmuz darbe elebaşlarını Türkiye'ye iade etmiyorsunuz. İade etmediğiniz gibi, onların uluslararası bir mahkemede yargılanmasına bile yanaşmıyorsunuz. Bunun için Taliban'dan çok daha kötü durumdasınız. O hiç olmazsa Bin Laden için hukuk yolunu gözetti. Ama siz bunu yapamıyorsunuz veya yapmıyorsunuz.

Yapamazsınız çünkü o darbecilerle ortaklık ettiniz. Bu ortaklığınızı da eski Başkanınız Trump: "13 CİA ajanı 15 Temmuz Darbesi'ne katıldı." diyerek faşetti. 13 ajanınız Obama yönetiminin izni veya haberi olmadan uluslararası çapta darbe gibi çok büyük bir eyleme katılabilir mi? Elbette katılamaz! Suudi Prens Salman'ın izni olmadan onun en sadık 20 adamının İstanbul Konsolosluğu'nda Cemal Kaşıkçı'yı katledemeyeceği gibi. (Bunu siz de kabul ettiniz.) Demek, Obama suçsuz değildir. Çünkü 15 Temmuz Darbe girişiminin başı veya ortağıdır. Eğer o 13 ajan cezalandırılmış olsaydı, biz o zaman "bu darbe Obama'nın izniyle yapılmamış" derdik. Ama şimdi diyemiyoruz. Dememiz de mümkün değildir. Çünkü darbe elebaşlarını korumakta, onları Türkiye'ye iade etmemektesiniz. Bu eyleminizle de hukuk ve adaleti hiçe saymaktasınız. Adaleti hiçe saymakla da çok büyük bir suç işliyorsunuz. Bu suçun terkedilmesi gerekmiyor mu? Acaba "adaletsiz devlet" nedir? "Haydut devlet" değil midir? Siz bu haydutluğu nasıl kabul edebiliyorsunuz? Daha ne zamana kadar kabul edeceksiniz?

Devletiniz artık o suçluları Türkiye'ye iade ederek haydutluğa son versin. Son vermelisiniz! Çünkü Türkiye'nin istediği o darbe elebaşları masum kedicik değildir. Çünkü o masum kedicikmiş gibi koynunuzda sakladığınız darbe elebaşları, verdikleri ve hazırladıkları darbe emriyle 251 masum insanı katletti. Eğer onların darbeleri başarılı olmuş olsaydı, 110 bin masum insanı daha sırf muhalif gördükleri için katledeceklerdi. Katledilecek olanlar da isim isim listelenmişlerdi.

Şimdi siz, bu kadar büyük ve çok dehşetli bir katliamı tasarlayabilmiş darbe elebaşlarını hangi hak ve hukukla saklayabiliyor ve onları koruyorsunuz? Onları adalete teslim etmeniz gerekmiyor mu? Siz, onların suçlu olduklarını bizden daha iyi bilmiyor musunuz? Yoksa: "Onlar bizim suç ortağımız" mı diyeceksiniz? Demeseniz bile onları koruduğunuz için onların, suç ortağınız olduğunu şu an haykırmaktasınız. Eğer onların suç ortağı değilseniz, onları Türkiye'ye iade etmeniz gerekmez mi?

Biliyoruz, bu sözlerimiz size kâr etmeyecektir. Fakat biz bu sözlerimizle size ayna tutmuş oluyoruz. Siz de bu aynada kendinize iyi bakın. Görün kimliğinizi! Bütün devletler de sizin ne kadar adaletsiz bir yönetime sahip olduğunuzu görecekler ve görmektedirler.

İmza: Mehdiyet Makamı.

 

Not 1: Adalet sever bir parti veya asker ortaya çıkıp da bir darbe ile Biden hükümetini devirmedikçe Türkiye o darbe suçlularını alamayacaktır. Ama Türkiye o suçluları zor kullanarak alma hakkına sahiptir.

Not 2: O darbe suçlularını alabilmek için Türkiye'nin bin tane nükleer silaha ihtiyacı var. Kısa zamanda bu silahları üretemezse, o suçlular ABD'nin elinde kalacaktır.

Not 3: Türkiye'de hiç kimse farketmeden her türlü kötülüğü yapabilmiş, hile ve zorbalıkla Türkiye yönetimini gasbetmeye çalışmış, bir darbe girişimiyle de 251 masum insanı katletmiş ve başarılı olsalardı 110 bin masum insanı daha katletmeye karar vermiş ve terör örgütleriyle ortaklıktan kaçınmamakta olan, müslümanlara karşı savaşan, masumların hakkını hiçe sayan ve hesap vermekten süratle kaçan Fetullah Gülen örgütünün, "dinî" ve "islâmî" bir cemaat olduğunu kimse iddia edemez.

Not 4: 15 Temmuz darbe girişimini altederek 110 bin masum insanı darbecilerin katliamından ve 4 milyon Suriyeli mülteciyi de diktatör Esad'ın zulmünden kurtaran Türkiye Başkanı Erdoğan'a bir "İnsan Hakları Ödülü" vermek gerekiyor.

Not 5: ABD yönetimi, darbe suçlularını Türkiye'ye iade etmediği müddetçe "insan hakları" savunuculuğu yapmamalıdır. Çünkü darbede katledilmiş 251 masum insanın hakkının alınmasına engel olmaktadır.

Not 6: ABD yönetimindekiler bu sözü hiçbir zaman unutmasınlar: Suçluları adaletten kaçırmak suçtur! Adaletin ilkelerini çiğnemeye hakkınız yoktur. İlkeleri çiğnediğiniz müddetçe yönetiminiz gayrimeşrudur. Gayrimeşru yönetimleri ise devirmek halkların hakkıdır. Devrilmek istemiyorsanız, adaletin ilkelerine boyun eğersiniz.

Not 7: Ortadoğu'daki kral dostlarınıza söyleyiniz: Halkların daha iyiyi seçme özgürlüğüne engel olmasınlar. Krallıklarını demokratikleştirsinler. İyi ve meşru yöneticiler; adalete boyun eğen ve onu halka hakim kılan kimselerdir. Madem demokratsınız ve madem demokrasiye hizmet etmek istediğinizi söylüyorsunuz, o halde bu sözleri onlara aktarınız. Çıkarlarınız için demokrasiye engel olmaya kalkmayınız. Diktatörlere desteğinizi kesiniz. Bu desteği kesmezseniz, halklara en büyük kötülüğü siz yapmış olursunuz. Tanrı ise kötüleri sevmez.

Yüce Tanrı'nın yöneticilere emrettiği adalet, çıkarlarınızdan da, İsrail'inizden de üstündür! O halde Filistinlilerin haklarını da unutmayınız.

Not 8: Şunları da söylemeden geçemeyeceğiz: Afganistan işgalini artık sonlandırmalısınız. Çünkü başarısız oldunuz. Çünkü El-Kaide'nin sizden 3 bin can almasına karşılık siz Afganistan'da 153 binden fazla can aldınız. (Bu canların hepsi suçlu muydu?) 2400'den fazla asker kaybettiniz. Bu işgalinizin yirmi yıllık maliyeti ise; 7 trilyon dolardan fazla. Yani silah tüccarları kazanırken devletiniz zarar etti. Devletinizin borcu şu an 30 trilyon dolara yükseldi. Pandemi sebebiyle bu borç daha da artacak. Bunlar sizin için tam bir başarısızlıktır. Eğer yirmi yıl önce Taliban'ın hukuk talebini kabul etseydiniz, bu kadar büyük zarara uğramayacaktınız. Demek ki yüce Tanrı yöneticilere adaletli olmayı, yani hukuk yolunu tutmalarını boşuna emretmemiş. Siz bu emri çiğnediğiniz için başarısız oldunuz. Ama halklarınızın bu başarısızlığınızdan hiç haberleri yok. Çünkü onları medya yoluyla, gerçekleri gizleyerek uyutmaktasınız. Halklarınız bir uyandığında sizin yönetiminiz ayakta kalamaz. Şimdi kendinize sorunuz: Halkları uyutmaya hakkınız var mı? Amerikalı halklar 30 trilyon dolarlık borcun hesabını sorduğunda ne cevap vereceksiniz?

Çıkarcılık, hukuksuzluk ve İsrailcilik sizi batırmaktadır, daha da batıracaktır!

Özel Not : Türkiye'nin dikkatine! Madem ABD yönetimi darbe suçlularını vermemekte diretiyor, bu durumda Türkiye de Stratfor Düşünce Kuruluşu'nun elemanları hakkında bir dava açsın. Çünkü bu kuruluşun elemanları, 15 Temmuz darbe gecesi Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın uçağının uçuş koordinatlarını yayınlayarak darbecilere duyurmaya ve Erdoğan'ı öldürtmeye çalıştı. Bu çalışma çok büyük bir suçtur. Ayrıca eski Başkan Trump'ın "darbeye katıldığı"nı haber verdiği 13 ajandan da hesap sorulması gerekiyor. Bu kişiler mahkemeye verildiğinde, darbe emrini CIA'den veya eski Başkan Barack Obama'dan aldıklarını itiraf etmek zorunda kalacaklardır. Uluslararası bir mahkemede bu dava görülebilir.

Stratfor elemanları, darbenin başarılı olacağınışünerek oyunlarını açıktan oynadılar. Ama çok büyük hata ettiler. Mahkemede bunun hesabını vereceklerdir. Bir Cumhurbaşkanı'nı darbecilere öldürtmeye çalışmanın ne demek olduğunu öğreneceklerdir.

Not 9: Bu bildiri uluslararası diplomatik platformda paylaşılmıştır.

İmza: Mehdiyet Makamı. 

 

Tanrı tektir. İsa, Musa ve Muhammed tekTanrı'nın elçisidir.

 

Zaman: Yeni Ç'ın yirmibiri, Mart'ın ilk haftası.

Mekan: Avrupa.

Makam: Hakka davet ve uyarı.

Boyut: Muranizm.

 

Yayınlayan: Avrupa Muranistleri.

(Muranist: Modern Kur'anlı)

                        *   *   *

 

Keine Kommentare: