Samstag, 8. September 2012

EL KAİDE LİDERİ ZEVAHİRİ'YE MEKTUP

      EL KAİDE LİDERİ ZEVAHİRİ'YE MEKTUP

    kendinden başka ilah olmayan ALLAHın adıyla

El Kaide Örgütü Lideri Zevahiri, yeni bir ses kaydı
yayınlayarak, Türkiye halkına seslenmiş; onları,
Suriye rejimi aleyhinde birlik olmaya ve savaşmaya
ve müslüman kardeşlerine yardım etmeye çağır-
mış. Ancak Zevahiri'nin bilmediği bir gerçek var. O
da şudur:

Zevahiri bilmelidir ki, Allah'ın Mehdisi görev başın-
dadır. Eğer Türkiye halkına hitap edilmesi gerek-
seydi, bunu bizzat kendisi yapardı. Dolayısıyla Ze-
vahiri, Allah'ın Mehdisi'nin önüne geçmemelidir,
haddini aşmamalıdır! Hem Zevahiri kim oluyor?
Kim oluyor da Türkiye halkına hitap etme cüretinde
bulunuyor? Türkiye halkı, bir terör örgütü liderinin
aklına uyacak ve peşinden gidecek kadar akılsız
mı?

Zevahiri'nin yapacağı ilk iş, -eğer Allah'ın dinine
hizmet etmek ve O'nun gerçek bir savaşçısı olmak
istiyorsa- Allah'ın Mehdisi'ne gıyaben biat edip, o-
na itaat etmektir. Ancak bu itaatle Zevahiri ve adam-
ları "terörist" sıfatından soyunmuş ve "mücâhit" sı-
fatını kazanmış olur. Terörist sıfatından soyunma-
dıkça da Zevahiri ve savaşçıları, Mehdi hazretleri-
nin askeri olamazlar. Mehdi hazretlerinin askeri ol-
mayı başaramamış savaşçılar da, ancak terörist o-
labilir. Teröristlerin de, Büyük Mahkeme'de yüce
Allah'a verecekleri hesapları var.

"Türkiye halkı, bir terör liderinin aklına uyacak kadar
akılsız değildir" demiştik. Çünkü eğer Türkiye Dev-
leti'nin ABD gibi büyük bir gücü olsaydı, kimseyi
dinlemeden gider üç ay içerisinde zalim Esad reji-
minin işini bitirirdi. Hem dünyanın padişah ve patro-
nu -bazı müslümanların ve müslümanlıktan uzak
ulusalcıların hoşuna gitmese de- şu anda ABD'dir.
Türkiye, bu Padişah'ın izin ve onayını almadan ha-
rekete geçemez. Geçerse, zarar görür. Yani; Suri-
ye halkının zalim Esad rejiminden kurtuluşu, ABD
Yönetimi'nin gayrete gelmesine bakıyor. O da, bu
vakitler seçim arefesinde bulunduğundan, zalim
Esad rejiminin ömrü bir müddet daha uzayacaktır.
Ama sadece üç ay daha uzayabilir. Çünkü üç ay
içerisinde Birleşmiş Milletler Orduları Suriye'ye do-
lacaklar. Çünkü Suriye halkının başka türlü kurtulu-
şu görünmüyor. Yeteri kadar kan döküldü zaten. E-
ğer biraz daha kan dökülecekse, bu, Esad'ın döke-
ceği kanları önlemek için olacaktır. Bunun için de,
ABD'nin bir an önce harekete geçmesi gerekiyor
ve sayın Başkan Obama seçimi kazansa da, kaza-
namasa da ABD harekete geçmek zorunda kala-
caktır. Eğer Esad'a destek veren Suriye ordusu,
üç ay içinde bu desteğine son vermezse, Birleşik
Ordular'ın Suriye'ye girmekten başka çaresi yoktur.

Bu arada İran, Rusya ve Çin de, zalim Esad rejimi-
ne verdikleri desteğe son vermek zorundadırlar. A-
caba bu ülkeler, mâsûmların kanını içmekte olan
bu zalim rejime destek vermekte hangi menfaati
buluyorlar? Onların buldukları menfaat, mâsûmla-
rın kanından daha mı değerli? Eğer böyle ise, o
ülkelerin yöneticilerine binlerce nefret olsun!

O ülkelerin liderleri şunu kesinlikle bilmelidir ki;
diktatörlüklerin devri bitti. Ortadoğu'da bundan son-
ra hiç bir diktatör hayat bulamaz. Bu bölgenin halk-
ları, istedikleri yönetimi bundan böyle kendileri be-
lirleyeceklerdir. İstedikleri yönetim de esas olarak
Demokrasi olacaktır. Ama halk çoğunluğu razı oldu-
ğu takdirde dinsel bir yönetim de kurabileceklerdir.
Fakat totaliter yönetimlere -dinî olsa da- izin veril-
meyecektir. Allah'ın Mehdisi'nin istemediği bir rejim,
Ortadoğu'da hayat bulamaz. Bu bölgedeki diktatör-
lüklerin yıkılmasıyla ilgili düğmeye de o basmıştır.
Çünkü Ortadoğu halklarının kurtuluşu için yapılacak
ilk iş, buydu. Dolayısıyla Esad'ın iktidarda kalma
şan yoktur. Eğer kan dökmeden önce demokrasi-
ye razı olsaydı, iktidarda kalma şansı vardı. Ama o,
bu şansı kaybetti. Bu yüzden o kaybediciye destek
veren ülkeler de kaybedeceklerdir. Eğer kaybet-
mek istemiyorlarsa, o zalime verdikleri insanlık dışı
desteğe derhal son verirler. Allah'ın Mehdisi'nin a-
tom bombaları yoktur. Ama onun herşeye gücü ye-
ten eşsiz bir Allah'ı vardır. O Allah ise, her an o zali-
me destek verecek ülkeleri deprem gibi çeşit çeşit
doğal felâketlerle tokatlamaya hazırdır. Tokatlan-
mak istemeyen ülkeler, zalim desteklerine derhal
son versinler! Bir deprem felâketiyle tokatlanmayı
hangi ülke ister?

Bütün müslümanlar bilmelidir ki; kim müslümanlık
adına, müslümanlara ve müslümanlığa zarar vere-
cek bir eylem ve harekette bulunursa, Allah'ın Meh-
disi onu kendine düşman bilmiştir. Ona dost olmak
isteyenler, yanlış iş ve hareketlerden uzak kalmalı-
dır.

PKK'nın durumu ne olacak? PKK, yakında ne İran'
da, ne Irak'ta, ne de Suriye'de bir yaşam alanı bula-
mayacak. Eğer PKK, Türkiye'deki Kürt halkının ço-
ğunlukta olduğu bölgede o halk için demokrasiye
dayalı bir kendi kendine yönetim modelini kabul et-
mezse, onu yoketmekten başka çare kalmayacak.
PKK'ya destek veren Kürtler, bu çözüme hazır ve
razı olmalıdırlar. Eğer bu çözümü Türkiye kabul et-
mezse, sorun, uluslararası boyuta taşınacak. Ulus-
lararası Siyasal Sistem de, Türkiye'ye: "Bunu artık
çöz!" diyecektir. Yani; sorun, uluslararası boyuta
taşınsa da, PKK keyfî bir yönetim kuramayacaktır.
Çünkü Uluslararası Siyasal Sistem, sorunun de-
mokrasiye uygun olarak çözülmesini isteyecektir.

İsrail'in durumu ne olacaktır? Yıllar önce 1967 sı-
nırlarına dönmesi için, Birleşmiş Milletler şahitliğin-
de İsrail'e teklifte bulunduk. Eğer İsrail barış içinde
yaşamak istiyorsa, bu teklifimizi kabul edecek ve
2017 yılına kadar da gerekeni yapacaktır. Eğer
yapmazsa, Uluslararası Sistem harekete geçecek,
yapılması gerekeni yaptıracaktır.

            ALLAH'TAN BAŞKA İLAH YOKTUR
                 MEHDİ ALLAH'IN ELÇİSİDİR

(Bu elcilik, 2020-26 yılları arasında yeryüzüne ine-
cek olan Hazret-i İsa'ya geçecektir. Yüce Allah, ö-
nemli bir iş için Meryem Oglu'nu gökten yere indir-
mekten aciz değildir.)

Not: Bu mektup, Türkiye eliyle ABD, İran, Rusya,
Çin ve İsrail yönetimlerine iletilmelidir.

Zaman:  Yeni Çağ'ın onikisi, Eylül başı.
Mekan:  Avrupa.
Makam: Cevaplama.
Boyut:   Muranizm.

                                                  YAYINLAYAN
                                      AVRUPA  MURANİSTLERİ
                                      *   *   *

Keine Kommentare: