RUSYA'NIN UKRAYNA'YI İŞGALİ MUTLAKA DURDURULMALIDIR!
zâlim yöneticileri cezâlandıracak olan tekTANRInın adıyla
Kendini haklı çıkaracak adâletli bir sebebi olmaksızın Rusya Ukrayna'yı işgal etmek
istemektedir. Rusya'nın bu haksız ve adâletsiz isteği mutlaka durdurulmalıdır. Onu durdurmak
için de en başta ABD, "Rusya'nın doğusuna doğru genişlemeyeceğine dair 30 yıl önce verdiği sözü"nde
durmalı ve bunun gereği olarak da NATO üyeliğine alınmış 14 Doğu Avrupa ülkesinin üyeliklerini sonlandırmalıdır. Bu söz yerine
getirilmezse, Rusya'nın işgal girişimine haklılık kazandırılmış olur. Ama ABD'nin Rusya'nın haksızlığına hak kazandırma hakkı yoktur. ABD
yönetimi, içinde bulunduğu haksızlığı derhal sonlandırmak zorundadır. Bu zorunluk yerine gelmezse, ABD aleyhinde dâvâ açmak hak olur ve
bu hakkın alınabilmesi için de uluslararası bir mahkemenin harekete geçmesi
gerekir.
Rusya yönetimi de, Ukrayna'yı işgal etme hakkı olmadığını kabul etmeli ve
işgal hareketini durdurmalıdır. Çünkü Rusya'nın Ukrayna
üzerinde hiçbir hakkı yoktur. Çünkü Ukrayna Rusya'ya savaş açmamış ve onun elinden bir hakkını almamıştır. Bir bağımsız ülke olarak
Ukrayna'nın NATO'ya girmek istemesi onun hakkıdır. Eğer Rusya
Ukrayna'ya, ona saldırmayacağına dair garanti verirse, o da bu isteğinden vazgeçebilir. Eğer gerekli
garanti verilmez ve işgal de sonlandırılmazsa, bu durumda Ukrayna'nın NATO'ya girmek istemesi haklılık kazanır. Bu haklılık karşısında da NATO'nun
onu üyeliğe kabul etmesi şart olur. Bu şart gerçekleştiğinde de Rusya NATO'yu karşısında bulur. Rusya kendini bu duruma sokmamalıdır. Haksız bir savaşa girişmemeli ve insanlığı huzursuz
etmemelidir.
Bundan sonra imparatorluklar devri bitmiştir. Rusya
imparatorluk hayallerinden vazgeçmeli, insanlığın "huzur
imparatorluğu" için çalışmalıdır. Çünkü kıyamet çok çok çok yaklaşmış olduğu için "devlet imparatorlukları"na zaman kalmamıştır. İnsanlığın elinde kalan
"son zaman" ancak huzur imparatorluğuna yetebilir. Bu
imparatorluğu insanlığın elinden almaya hiçbir devletin hakkı yoktur. Bu hakkı çiğnetmemek zorundayız. Bu zorunluk
gereği olarak da bütün devletler hak, hukuk ve adâlet önünde eşit olmayı kabul etmelidir.
Bunu kabul etmeyen devletler zâlim ve suçludur. Bu suçu işleyen bir devleti
de, bütün devletler birleşerek onu durdurmaya ve cezâlandırmaya mecburdur.
Rusya eğer haksız işgal girişiminden vazgeçmezse, bütün devletlerin birleşerek ona karşı savaşması mecbur olur.
Adâleti kabul eden bütün devletler bu mecburiyeti yüklenmek zorundadır. Bu sorumluluğu reddeden
devletler adâleti reddetmiş olacağından bir suç kazanır. Bu suç da bir cezâyı gerektirir.
Rusya, Çin, AB ve ABD gibi büyük devletler, kendilerini hukuk ve adâlet önünde,
küçük bir devletle eşit görmeli ve bu eşitliği kabul
etmelidir.
Birleşmiş Milletler teşkilâtı da bu eşitliği sağlayan bir yapıya dönüşmeli, kendini baştan sona yenilemelidir. Bunun için de, azınlık oyunun çoğunluk oyunu geçersiz sayan
adâletsiz oylama sistemini süratle sonlandırmalıdır. Hak, hukuk, adâlet
önünde "birleşemeyen" Birleşmiş Milletler, artık bundan sonra
onların önünde birleşmelidirler. Hak, hukuk ve adâlet Birleşmiş Milletler'in
temel sütunu olmalı ve bu teşkilât o sütunlar üzerinde varlık göstermeli. O sütunlar yoksa, Birleşmiş Milletler
yoktur. Birleşmiş Milletler eğer var olmak istiyorsa, o sütunları kendine temel ve merkez yapmalı, varlığına meşruiyet kazandırmalıdır. Bütün
devletler bu konuda gerekli hassasiyeti göstermeli, BM'yi adâletsizlikten
kurtarmalıdır. Kurtarmalıdır ki, kendilerine adâlet gelebilsin, haksızlığa uğramasınlar. Yani güçlü devlet haksızken kendini haklı görüp, haklı olan güçsüz devleti
ezemesin, onu işgal edemesin.
Özetle: AB, ABD, Çin, Hindistan, Afrika, Japonya ve İslâmlı Ülkeler bağımsız olmak isteyen ve
bunun için mücâdele veren Ukrayna'yı korumalı ve Kiev'i düşmekten kurtarmalıdır. Bu kurtarışı yapmayan ve
bunun için çalışmayan devletler devlet değildir. Gerçek devlet olmak
isteyen devletliler kendini göstersin!
Haksız güçlüden korkmak devri bitmiştir. Şimdi zaman, haklı güçsüzün yanında olma zamanıdır. Kahramanlık isteyenler için işte kahramanlık!
Kimin kahraman olduğunu bütün dünya görecektir, göreceğiz!
İmza: Mehdiyet ve Hilâfet Makamı.
Not 1: Irak Terör Örgütü IŞiD'in Suriye'yi işgal etme girişimi nasıl AB ve ABD tarafından
durdurulduysa, şimdi de teröristleşen Rusya devletinin Ukrayna işgali de
durdurulmalıdır. AB ve ABD'nin Ukrayna'yı Rusya'ya yem yapma hakkı yoktur. Küçük devletlere karşı savaşan, ama büyük
devletler karşısında savaşmaktan kaçan bir AB ve ABD, zâlimleşmiş bir devleti büyütmüş, kendini de küçültmüş olur. Kendini küçültmüş devletlere hiçbir ülke
güvenmez. Bu güvensizlik de yeni bir güvenli devlet aratır. Bu da, yeni
bir gücün doğması demektir. Ya o, ya bu!
Not 2: Çin'in büyümesini durdurmak için ABD adâletsiz işlere girmemeli,
oyunlara, tuzaklara başvurmamalı ve dünyayı kaosa sürükleyecek çıkar savaşlarını kesmelidir. Büyümek, Çin'in de hakkıdır. Onun bu hakkı engellenemez. Çin de büyümesini
adâletli yapmalı ve kazandığı büyümeyi başka ülkeleri yutmak için değil, onlara iyilik ve kazanç götürmek için kullanmalıdır. Çin devleti, -eğer kâr etmişse- her yıl yıllık kazancının yüzde 3
veya 5'ini fakir ülkelere dağıtmalıdır. Bölüşüm adâletli olursa, kavgaya ve savaşa gerek kalmaz.
Devletlerin adâlete boyun eğmekten başka çareleri yoktur.
Adâlet Güneşi'nin doğmasına daha fazla engel olmayalım, zulüm soğuğundan kurtulalım.
Not 3: NATO, bünyesine aldığı Doğu Avrupa ülkelerini ya üyelikten çıkarmalı, ya da Rusya'nın güvenliğini garanti
edecek başka bir yol bulmalıdır. Bu yolu bulmadığı müddetçe 14 ülkenin
üyelikleri gayri meşrudur. Çünkü Rusya'ya verilen söz tutulmamaktadır. Sözünde
durmamak bir devletin ahlâksızlığıdır. Bu ahlâksızlık kabul edilemez!
NATO, üzerinde taşıdığı ahlâksızlığı atmalıdır. Evet, o ülkelerin NATO'ya girme özgürlükleri vardır, ama NATO'nun
da sözünde durma ve başka ülkelerin güvenliğini tehdit etmeme sorumluluğu vardır. Bu sorumluluk
yerine getirilmelidir.
Not 4: Rusya, elinde "Ukrayna'yı işgal etme hakkı" bulunduğuna dair geçerli bir delili
varsa, bunu BM'de veya özel oluşturulacak devletlerarası bir mahkemede
ibraz etmelidir.
Not 5: Rusya'nın Ukrayna'yı işgal edip, çoğunluğun seçtiği başkanı devirerek, iktidara Moskova'ya bağlı ama çoğunluğun kabul etmeyeceği bir yönetici
getirmek istemesi, "çifte diktatörlük"tür. Suriye diktatörü
Esad da önceden bir "teke diktatör"dü. Şimdi o da
Moskova'ya bağlanarak çifte diktatör oldu. Mısır diktatörü Sisi de ABD koruması altında olduğundan çifte diktatörlük
ünvanına sahip olmuştur. Bu çifte diktatörlüklere son vermeyen devletler, demokrasiyi ağızlarına almamalıdırlar. Gerçekten demokrat
olan devletler çifte diktatörlükleri sıfırlar.
(Büyük devletlerin
koruması altında olmayan diktatörlere "teke
diktatör", koruma altında olanlarına da "çifte diktatör" denir. Kuzey Kore
diktatörü bir "teke diktatör"dür.)
Not 6: Kıyamet hakkında boş konuşmuyoruz. 100 yıl sonra kıyamet başlayacaktır. Kıyametin bilgisine sahibiz. Kıyametten önce bütün yeryüzünde çok şiddetli
depremler olacak ve insanlığın yarıdan fazlası bu depremlerde ölecektir.
Not 7: Ey
adâlete boyun eğmeyip kötülüklerine
devam eden devlet yöneticileri! Eğer ölümü
öldürecek bir silahınız varsa, kötülüklerinize devam
edebilirsiniz. Eğer ölümü
öldüremiyorsanız kötülüklerinize
son vermelisiniz. Çünkü
kötülüklerinizden dolayı sizin yaratan Tanrı'ya hesap vereceksiniz. Eğer tekrar diriltilişi önleyecek gücünüz varsa, bu hesaptan
kurtulursunuz. Yeterli gücünüz yoksa, ateşli bir
hapishanesi olan Tanrınızın azabından korkmalısınız! Madem ölümü öldüremiyorsunuz ve hem
madem tekrar diriltilişi durduracak
gücünüz yoktur, o halde korkunuz! Çünkü çok şiddetli bir azap sizi bekliyor!
Not 8: Bu bildiri Türkiye yönetimi eliyle bütün devletlere
iletilmelidir.
Not 9: Bu bildiri uluslararası diplomatik platformda paylaşılmıştır.
İmza: Mehdiyet ve Hilâfet Makamı.
Tanrı tektir. İsa, Musa ve Muhammed tek Tanrı'nın kulu ve
elçisidir.
Zaman: Yeni
Çağ'ın
yirmiikisi, Mart'ın ilk haftası.
Mekan:
Avrupa.
Makam:
Hakka davet ve uyarı.
Boyut:
Muranizm.
Yayınlayan: Avrupa Muranistleri.
* * *
Keine Kommentare:
Kommentar veröffentlichen