Freitag, 10. Juni 2016

AB VE ABD YÖNETİMLERİNE ÖNEMLİ BİR DUYURU!



                 AB VE ABD YÖNETİMLERİNE
                       ÖNEMLİ BİR DUYURU!

          katilleri destekleyenleri lânetleyen yüce
                            TANRInın adıyla

Haziran'ın ilk haftasının sonunda, PKK terörü isim
değiştirerek, İstanbul'u katliamla yine vurdu. Şimdi
herşeyden evvel şunu sormalıyız: "Türkiye'de Kürt
halkının vatanını harabeye çeviren ve o halka vere-
cek hiç bir şeysi olmayan bu barbar çetenin işle-
mekte olduğu cinayetlerinin asıl sorumlusu acaba
kimdir?"

Bunun cevabı şurada yatıyor: "PKK'ya kimler des-
tek veriyorsa, odur!"

Peki, bu terör örgütüne destek veren ülkeler han-
gisidir?

Avrupa ve Amerika! Yani Avrupa Birliği Ülkeleri'yle
Amerika Birleşik Devletleri. Bu ülkeler, PKK'ya ve
onun Suriye koluna verdikleri desteği zaten gizle-
miyorlar ve şu an bu örgütü neredeyse "terör örgü-
tü" olarak kabul etmiyorlar. Bu kabulsüzlükleriyle de
PKK'larına destek vermekten çekinmiyorlar ve ona
meşruiyet kazandırmış durumdalar. Bu da demek-
tir ki; PKK'nın dizginleri, Avrupa ve Amerika yöne-
timlerinin elindedir.

Dolayısıyla eğer AB ve ABD yönetimleri, dizginleri-
ni elinde tuttuğu PKK köpeğini Türkiye'nin üzerin-
den çekmezse, masûm siviller ölmeye devam ede-
cektir.

Şimdi bu durumda AB ve ABD yönetimleri, destek-
ledikleri örgüt tarafından İstanbul'da gerçekleştiri-
len katliamlar için "geçmiş olsun" demekle kurtula-
bilirler mi? Ve bu taziyenin ne kadar yalan olduğu
apaçık ortada değil mi?

Eğer AB ve ABD yönetimleri gerçekten üzüldükle-
rini bildirmek ve Türkiyelilerin acılarını paylaşmak
istiyorlarsa, dizginlerini ellerinde tuttukları PKK te-
rör köpeğini beslemeye derhal son vermelidirler.
Son vermelidirler ki, biz de onların gerçek dost ve-
ya müttefik olduklarını kabul edebilelim. Aksi halde
AB ve ABD yönetimleri, Türkiye'de meydana getiri-
len terör eylemlerinin asıl sorumlusu olmaktan kur-
tulamayacaklar ve Türkiyeliler tarafından "düşman"
olarak görüleceklerdir.

AB ve ABD yönetimleri, PKK köpeğini beslemeye
devam ederek Türkiyelilere bu düsmanlığı niçin
yapmaktadırlar? Türkiyeliler ve onları yönetenler
size ne zarar verdi? Bu düşmanlığı yapmayınca
kahrolası menfaatleriniz mi zarar görüyor? Kahro-
lası menfaatlerinizi kurtarmak için daha kaç masûm
sivilin katline izin verecek, göz yumacaksınız?

Ama artık yeter! Bu böyle devam edemez. Ya örtü-
lü cinayetlerinize son verirsiniz, ya da yüce Tanrı'
nın kahrıyla karşı karşıya kalırsınız. Bu karşılaşma-
da "ne olur" mu diyorsunuz? Berlin, NewYork, Ve-
nedik, Paris, Roma suya gark olur veya yere batar!
İster misiniz böyle bir felâket? Madem istemezsi-
niz, o halde PKK köpeğini derhal katledin, şeflerini
de imha edin veya bize teslim edin. Gerçek dostlu-
ğunuzu gösterin.Bu dostluğunuzu bütün Türkiyeliler
görmek istiyor. Eğer bu dostluğunuzu göstermez-
seniz, bütün Müslüman Dünya'yı kaybedeceğinizi
bilmelisiniz.

Şunları da bilmelisiniz: Eğer PKK köpeğini besle-
meyi kesmezseniz ve onu imha etmezseniz, Türki-
ye yönetimine şunu demiş olursunuz: "Eğer anla-
şabilirsen sen de IŞİD köpeğinin dizginlerini eline
al, onu üzerimize sal!" Evet, siz işte böyle bir hakkı
Türkiye'ye kazandırmış oluyorsunuz! Türkiye yöne-
timi bu hakkını kullanmak isterse ne yapacaksınız?
O halde PKK köpeğini beslemeyi sonlandırmalısı-
nız.

İkinci bilmeniz gereken de şudur: Siz AB ve ABD
yönetimleri, Türkiye'de katliam yapmakta olan PKK
köpeğini besleyerek ve ona sahip çıkarak Türkiye-
lilere ve yönetimine şu mesajı vermiş oluyorsunuz:
"Üzgünüz Türkiye. Menfaatlerimiz bunu gerektiri-
yor." Ama siz bu mesajı verirken farkında olmadan
asıl şu mesajı vermektesiniz: "Ey Türkiye ve Türki-
yeliler! Dünyanın en güçlüsü olmak zorundasınız.
Eğer bizlerden daha güçlü olmazsanız, ayaklarımı-
zın altında ezilmeye, tekmelerimizle güdülmeye
devam edersiniz. Bununla da kalmazsınız: Dindaş-
lalarınızın ülkeleri de bizim tarafımızdan parampar-
ça edilip, İsrail'e yem yapılır. Zaten Irak ve Suriye'
yi parçalamayı başardık. Sırada siz varsınız. Onu
da, PKK'lı itimizin eliyle yapacağız."

Türkiyeliler de bu mesajınızı er geç mutlaka alacak-
lar ve çok yakın gelecekte dünyanın en güçlüsü ol-
mayı başaracaklardır. Bu arada ülkelerini de parça-
latmayacaklar, onu koruyacaklardır...

Ey Türkiye ve Türkiyeliler! Mesajı aldınız mı?

İmza: Mehdiyet Makamı.


Not 1: Alman Parlamentosu Türkiye hakkında aldı-
ğı soykırım kararıyla Türkiyelilere şunu demiş oldu:
"Söz konusu bizim menfaatlerimiz veya politik he-
saplarımızsa, bunlar karşısında biz ne hak tanırız,
ne hukuk. Ne adâlet tanırız, ne insanlık. Hepsini
ezer geçeriz."

Biz de;sömürü, soykırım ve katliamla dolu geçmişi-
nizin ve onun devamı olan medeniyetinizin yeni ver-
siyonunu seyretmekteyiz. Bu seyirde, kalan son di-
şinizin de çürüdüğünü gördük. Artık insanlığı daha
fazla ısıramayacaksınız. Belki ihtiyar ve mecalsiz
ayaklarınızla bir kaç darbe daha indireceksiniz. Şu
an da o son darbelerinizi indirmektesiniz. Eski Ro-
manın, masûm insanları arslanların önüne atıp par-
çalatan ve bunu zevkle seyreden ve seyrettiren zâ-
lim kralları gibi, siz de Suriye'de ve Mısır'da masûm
insanları, diktatörlerin ve darbecilerin önüne atıp bü-
tün dünyaya izlettiniz ve hâlâ izletmektesiniz. Çünkü
Beşar Esad'ı devirmeyerek ve onun devrilmesine
engel olarak âdeta soykırımcı barbar dedelerinizin
yeni versiyonu olduğunuzu göstermektesiniz. Bu
çirkin gösterime ne zaman son vereceksiniz? Suri-
ye'de daha kaç müslümanın ölmesi gerekiyor?
Rusya'dan mı korkuyorsunuz? Yoksa bütün Suriyeli
müslümanların katledilmesini mi bekliyorsunuz? Bu
bekleyiş de "soykırım" olmaz mı? İnsanlığınız var-
sa, (ABD ile beraber) Suriye diktatörünü ve zâlima-
ne rejimini daha fazla yaşatmazsınız. Ve aklınız var-
sa, aldığınız soykırım kararını derhal iptal eder,
Türkiye'den özür dilersiniz. Hak ve adâletin ilkelerini
ve tarihî gerçekleri çiğneyerek bir yere varamaya-
cağınızı da iyi bilmelisiniz.

Ermeniler de şu gerçeği iyi görmelidir: Biz Türkiye-
liler, bugünkü Ermenilerin dedeleri olan Ermeni çe-
telerinin 520 bin müslüman Osmanlı vatandaşını
katletmesinin hesabını, günümüz Ermenilerinden
sormuyoruz ve sormayız. Çünkü böyle bir hesap
sorma, hakka ve adâlete sığmaz. Eğer Ermeniler
ve Ermenistan dostluk ve barıştan yanaysalar, bi-
zim gibi hareket ederler ve dostluk ve barışı kaza-
nırlar. Eğer hakkın ve adâletin ilkelerini çiğneyerek
iki halk arasında düşmanlık üretmeye çalışan Al-
man Parlamentosu gibi yaparlarsa, bundan ancak
düşmanlık kazanırlar. Bu düşmanlığı kazanmak ise,
Ermenilere ve Ermenistan'a Müslüman Dünya'yı
kaybettirir. O halde Türklerle sizi düşmanlaştırmaya
çalışan Avrupa ve Amerika Parlamentolarının karar-
larını dinlemeyin ki, Müslüman Dünya'nın dostluğu-
nu kaybetmeyin. Çünkü asıl bu kayıp sizi yok eder!

İsraillilerin de Ermeni olayında görmesi gerektiği
bir gerçek var. O gerçek şudur: Ermenileri göçe
zorlama olayının planlayıcıları, Osmanlı dönemin-
deki Alman subay ve generalleridir. Demek oluyor
ki; Hitler, Soykırım planını, dedeleri olan Alman ge-
nerallerden kopyalamıştır... Demek ki, torun dede-
sine çekmiş! Bu gerçeği, bugünkü Almanlar da
görmelidir. Bu yüzden ve o zamanki tarihî ve siyasî
şartların gereklerinden dolayı biz Türkiyeliler, Erme-
ni göçünü "soykırım" olarak kabul edemeyiz ve hiç
bir zaman da etmeyeceğiz!

Not 2: AB ve ABD ülkeleri, Türkiye'nin istediği te-
röristleri iade etmeyerek aslında şunu söylemekte-
dirler: "Sizin terörist dedikleriniz bizim için terörist
değildir. Bizim teröristlerimiz de size kaçarsa, siz
de yaptığımızın aynısını yapın, bize iade etmeyin."

Ama onların bu sözleri de yalandır. Çünkü El-Kaide
şefi kaçıp Taliban'a sığınınca ve Bush'un onu iste-
mesi karşısında Taliban da bu isteği reddedince,
ABD ordusu Afganistan'ı yerle bir etmedi mi? Aca-
ba Türkiye'nin; "ey ABD! İstediğim teröristi bana
ver. Yoksa ülkeni başına yıkarım" diyecek gücü
var mı? Ama Rusya'nın nükleer gücü olduğu için
ABD Rusya'daki hain casusunu geri alamıyor. E-
ğer o casus Türkiye'ye sığınmış olsaydı, ABD onu
Türkiye'den söke söke alırdı. Demek hak ve adâle-
ti gözetmeyen ülkeler karşısında en güçlü olmaktan
başka çare yoktur.

Ey Türkiye! Şimdi hedefinin ne olduğunu bildin mi?

Not 3: Avrupa ve Amerika basını şu gerçeği bilme-
lidir: Bazılarınız yayınlarınızda "Türk Devleti'nin
Kürt halkına savaş açtığını" söylüyorsunuz. Hayır,
yalan söylüyorsunuz! Doğrusu şudur: PKK terör
örgütü Kürtlere ve Türklere saldırmakta, Türk dev-
leti de bu saldırıları önlemeye çalışmaktadır. Sa-
vaş, PKK ile Türk Devleti arasındadır. Yoksa Kürt
halkıyla Devlet arasında değildir. Zaten PKK'ya
destek verecek Kürtlerin oranı yüzde beşi geçmez.
O halde Kürt halkının hedef olmadığını, hedefin
PKK olduğunu görmelisiniz.

Şunu da görmelisiniz: Yönetimleriniz, PKK'ya des-
tek vererek Türkiye'ye karşı bir saldırı içerisindedir.
Bu saldırıda masûm insanlar acımasızca katledil-
mektedir. Müslümanların kutsal dinî ayında yapıl-
makta olan bu katliamların durdurulması için yöne-
timlerinize gereken baskıyı yapmalısınız, eğer in-
sanlığınız ölmediyse! Eğer devletleriniz PKK'ya
vermekte olduğu desteği kesmezlerse, bu vahşîce
işlenmekte olan katliamları PKK'dan değil, onlardan
bileceğiz ve onları lânetleyeceğiz!

Not 4: Rusya'nın PKK'ya destek vermekte olduğu-
nu ve ona verdiği silahla bir Türk helikopterini dü-
şüttürdüğünü görmüyor ve unutmuş değiliz. Hak-
sızlık içerisinde olan Rusya, Türk helikopterini dü-
şüttürmekle, Türkiye'den özür bekleme hakkını kay-
betmiştir. Zaten Rusya'nın Türkiye üzerinde bir hak-
kı yoktur. Çünkü sınır ihlâli yapan, Türkiye değil,
Rusya'dır. Rusya daha neyin özrünü bekliyor? Rus-
ya Türkiye ile dostluk istiyorsa, önce PKK'ya verdi-
ği desteği kessin.

Not 5: Türkiye Ordusu'nun dikkatine! AB ve ABD
ülkelerinin yönetimleri, ülkenizde PKK'ya terör ey-
lemleri yaptırarak, sizi, hükümeti devirmeye zorlu-
yor olabilirler. Bu tuzağa düşmemelisiniz. PKK'ya
verdikleri desteği çekmediklerine göre, bir tuzak
hazırlamış oldukları kesindir. Onların planlarına gö-
re, önce size bir darbe yaptıracaklar. Bu darbeden
sonra Türkiye'yi parçalayacaklar. Bu parçalanma
da, Türkiye'nin ilerlemesinin durdurulması demektir.
Bu durdurulma da, Türkiye'nin onların avucunun içi-
ne düşmesi olacaktır. Yani, Avrupalılar, yüz yıl önce
Osmanlı'ya yaptıkları saldırıları, şimdi PKK ayağıy-
la yapmaktadırlar. Yani, büyük bir savaş içerisinde-
siniz. Devlet ve hükümetle el ele vererek bu savaşı
kazanmak zorundasınız!

Not 6: Bu bildiri, bütün Türkiyelilere ve Ortadoğu
halklarına iletilmelidir.

Not 7: Bu bildiri ayrıca Amerikan basınına ve halkla-
rına da iletilmelidir. Çünkü Amerikan halkı, ABD yö-
netiminin Türkiye'de PKK terör örgütüne işlettirdiği
cinayetlerini bilmek zorundadır. Avrupa ve Amerika'
nın PKK'ya verdiği destek, ona cinayet işlettirmek-
ten başka nedir?

İmza: Mehdiyet Makamı.


                     Allah'tan başka ilah yoktur.
          Mehdi ve Mesih O'nun kulu ve elçisidir.

Zaman:  Yeni Çağ'ın onaltısı, Haziran'ın ilk haftası.
Mekan:  Avrupa.
Makam: Uyarı ve Hakka dâvet.
Boyut:   Muranizm.

                                                   YAYINLAYAN
                                       AVRUPA  MURANİSTLERİ
                                       *   *   *


Keine Kommentare: