Freitag, 4. September 2009

DEĞİŞTİRİLEMEYEN ANAYASA MADDESİ OLUR MU?

DEGISTIRILEMEYEN ANAYASA MADDESI OLUR MU?

adaletli olmaya cagiran ALLAHin adiyla


Cevap olur!

-Hangi hallerde olur?

Cevap: Eger degistirilmek istenen o maddenin degistirilmesi; haksiz-
liga, adaletsizlige ve özgürlüklerin yok edilmesine sebep olacaksa, o
madde degistirilemez. Eger o maddenin degistirilmemesi daha büyük
felâketlere sebep olacaksa, o madde degistirilir.

Soru: Peki, TC Aanayasasi'nin "degistirilemez" denen x maddeleri hak-
kinda ne dersiniz?

Cevap: Eger bu maddeler; hak, hukuk ve özgürlügü ezip gectigi halde
"degistirilemez" deniyorsa, o maddeler veya onlarin zarfi olan anayasa
"kutsallastiriliyor" demektir. Fakat bu kutsallastirma, "laiklik ilkesi"ne
aykiridir. Cünkü bu ilkeye göre: "Devlet dine, kutsala dayanamaz, da-
yandirilamaz".

Eger siz, laiklige taraftar oldugunuz halde "o maddeler degistirilemez"
diyorsaniz, laikligi kendi elinizle yikmis olursunuz. Laikligin yikilmasini
istemiyorsaniz, degistirilmesi gereken maddenin degistirilmesine riza
göstermek zorundasiniz.

Cünkü hem; "sartlar degisince, hükümler de degisir". Sartlar degistigi
halde hükümler degismezse, bu, adaletsizlik dogurur. Bir devlet de a-
daletsizlik üzerinde duramaz. Eger durdurmaya kalkarsaniz, bu da a-
narsi ve terör dogurur.

Soru: Peki, bütün bu gercekler ortada iken o maddelerin degistirilmesi
engellenirse ne olur?

Cevap: Haksizlik ve adaletsizlik ve esaretten rahatsiz olanlarin isyanin-
dan baska, $eriat isteyenlere de hak kazandirmis olursunuz. Yani o za-
man o statükoculara denir: "Madem siz bu devleti kutsala dayandirmak-
ta bir beis ve sakinca görmüyorsunuz, o halde biz dindarlarin da devleti
dine dayandirmamizda bir sakinca kalmaz. Öyleyse biz de $eriat iste-
yebiliriz ve onu getirebiliriz."

Eger bu hakki onlara kazandirmak (kaldi ki, demokratik bir ülkede $eriat
istemek suc ve haksizlik olamaz. Fakat biz simdi bu konuya girmiyo-
ruz.) istemiyorsaniz, anayasayi ve maddelerini kutsallastirmaktan vaz
gececeksiniz.

"Laiklik kalsin" diyorsaniz, "o maddeler degistirilemez" demeye son
vermek mecburiyetindesiniz.

Cünkü sartlar elveriyorsa, degistirilmeyecek bir madde yoktur. Cünkü
anayasa bir din kitabi degildir. Kaldi ki, dinin bile hukuksal yönünde
degisiklik yapmak zorunludur. Cünkü Islâmiyet'in dört ayagindan biri,
"adaletli olmak"tir. Bu emir geregi Müslümanlar degisen sartlara ayak
uydurmak zorundadirlar. Tabii dinin de "degistirilemezciler"i vardir. On-
lara göre zulüm ve haksizlik meydana gelecek olsa da, dinin hukukun-
da bir degistirilme yapilamaz. Tabii Allah'in Mehdisi de böyle bir zulme
izin veremez, gereken degisikligi yapar, yaptirir.

Simdi, "degistirilemez" denen o maddelerin degistirilmesi mi daha bü-
yük felâket dogurur, yoksa degistirilmemesi mi? Türkiye bunu hemen
hesaplayip, bir an önce kararini vermeli, zulüm ve haksizliktan kurtul-
malidir.


Zaman: Yeni Cag'in dokuzu, Eylül ba$i.
Mekan: Avrupa.
Makam: Hak.
Boyut: Muranizm.

YAYINLAYAN
AVRUPA MURANISTLERI
* * *

Keine Kommentare: