SUUDİ
ARABİSTAN YÖNETİMİNE
UYARI!
zâlimleri cezâlandıracak olan
adâletli ALLAHın
adıyla
Suudi Arabistanlı
gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın İstan-
bul'daki Suudi Arabistan Başkonsolosluğuna
girdik-
ten sonra bir daha geri çıkmamış
olması, onun Su-
udi yönetimi tarafından
yok edilmiş olduğunu gös-
teriyor. Eğer
Suudi yönetimi Kaşıkçı'nın İstanbul
Konsolosluğu'ndan
çıktığını
gösteren kamera ka-
yıtlarını
gösteremezse, bu suç, Suudi yönetiminin
üzerine kalır
ve şimdiden kalmıştır
ve kalacaktır.
(Çünkü Suudi yönetimi
veya konsolosluk görevlileri,
Kaşıkçı'nın
konsolosluğu terkettiğine
dair kamera
kayıtlarını göstermek
yerine, Türkiye yönetimini
konsoloslukta arama yapmaya dâvet etmiştir.
Bu
dâvet reddedilmeli ve kamera kayıtları
istenmeli-
dir.)
Suudi yönetimi şunu
iyi bilmelidir ki, yönetim muha-
liflerini yok etmek veya hapsetmek, diktatörce işler-
dir. Suudi yönetimi ise bu diktatörce işleri
kesinlikle
bırakmalı,
demokratik olgunluğa teslim olmalıdır.
Teslim olmalıdır çünkü
Suudi yönetimi, müslüman
halkların yönetimidir.
Müslümanlık ise diktatörlüğü
kaldırmaz. Neden kaldırmaz?
Çünkü yüce Allah
zorbalığı yasaklamış,
yönetimde olanlara ve yöne-
tilenlere de adâletli olmayı
emretmiştir. Dolayısıyla
hakka ve adâlete dayanarak muhalefette bulunanla-
rı yok etmeye veya
onları hapsetmeye çalışmak
zulümdür. Muhalif din âlimlerini de hapse tıkmış o-
lan Suudi yönetimi bu zulmünü derhal sonlandırmalı
ve hapsettiği
din âlimlerini de serbest bırakmalıdır.
Suudi Arabistan yönetiminin yapacağı en
önemli
reform, önce kendini reforme etmektir. Bunun için
de Suudi yönetimi kendini hakka ve adâlete dayan-
dırmalıdır.
Bunun için de haklı ve
adâletli olmak ge-
rekiyor. Eğer
Suudi yönetimindekiler haklı ve adâ-
letli olmanın
ne olduğunu sorarlarsa, cevap şudur:
Haklı olmak; Yaratan'ın,
yaratılışın ve yaratılmışla-
rın haklarını çiğnememek ve çiğnetmemektir.
Adâ-
letli olmak ise; haklıya
hakkını, suçluya
cezâsını
hakettiği kadar vermektir.
Bu ilkelere göre bir yönetimin haksızlık
ve adâlet-
sizliklerine muhalif olmak
suç değildir. Suç ancak
muhalefetin ve muhaliflerin
haksızlığa ve adâletsiz-
liğe dayanmalarıyla oluşur. Hakka ve adâlete daya-
nan ve onlara dâvet eden muhalifler ise suçlana-
maz, cezâlandırılamaz.
Hakka ve adâlete ve ihtiya-
ca dayanan özgürlükler de kısıtlanamaz,
insanların
elinden alınamaz.
Suudi yönetimi hakka ve adâlete teslim olmak zo-
rundadır. Eğer
Suudi yönetimi hakka ve adâlete
teslim olmayacaksa ve haklıca, adâletlice bir yöne-
tim yapamayacaksa,
yönetimden çekilmelidir.
Bu
çekilmeyi
istemek suç
olamaz.
İmza:
Mehdiyet Makamı.
Not 1: Tekrar ediyoruz.
Suudi yönetimi, muhalif ol-
maktan başka suçu olmayan din bilginlerini derhal
serbest bırakmalıdır.
Not 2: Başta Avrupa olmak üzere bütün İnsan Hak-
ları Örgütleri, Suudi yönetimi tarafından yok edilmiş
bulunan muhalif gazeteci
Cemal Kaşıkçı'nın hesa-
bını sormalıdır. Bu hesap sorulmazsa, Suudi yöne-
timi zulümlerine devam eder.
Not 3: Bu bildiri, uluslararası
diplomatik platformda
paylaşılmıştır.
Allah'tan başka ilah yoktur.
Mehdi ve Mesih Allah'ın kulu ve elçisidir.
Zaman: Yeni Çağ'ın
onsekizi, Ekim başı.
Mekan: Avrupa.
Makam: Uyarı ve Hakka dâvet.
Boyut: Muranizm.
YAYINLAYAN
AVRUPA MURANİSTLERİ
* * *
Keine Kommentare:
Kommentar veröffentlichen