Freitag, 22. Juli 2016

BÜTÜN DÜNYA DEVLETLERİNE DUYURU VE İSRAİL'E SON UYARI!



     BÜTÜN DÜNYA DEVLETLERİNE DUYURU
                    VE İSRAİL'E SON UYARI!

     haklıların yanında, haksızların karşısında olan
                         yüce TANRInın adıyla

Müslüman Dünya'nın mânevî lideri Hazret-i Mehdi
tarafından, 1967 sınırlarına dayalı bir barışa evet
demesi için seneler öncesinden İsrail'e mühlet ve-
rilmişti. Bu mühlet, içinde bulunduğumuz yılın Aralık
ayının sonunda sona eriyor. Eğer İsrail bu tarihe ka-
dar Filistin'le yapılacak 67 sınırlarına dayalı bir ba-
rışı kabul etmezse, Müslüman Dünya İsrail'e karşı
savaş açma hakkı kazanacaktır.

Fakat İsrail şimdiye kadar böyle bir barışa evet di-
yeceğine dair bir açıklama yapmadı. Tam aksine
gerekli açıklamayı yapmak yerine, işgal bölgeleri-
ne yeni yerleşim inşaatları kondurmaya hızla de-
vam etmekte ve suçunu çoğaltmaktadır. Dünya li-
deri ABD ise, onu bu suçlarından uzaklaştıracak ve
67'li Barış'a boyun eğdirecek etkili bir girişimde bu-
lunmamaktadır.

Bu durumda da, 60 İslâmlı Ülke'ye, Filistililerin hak-
larını alabilmek ve koruyabilmek için İsrail'e savaş
açmaktan başka çare kalmamaktadır. Demektir ki,
başka çare kalmadıysa, İsrail'e karşı büyük bir sa-
vaş kaçınılmazdır. İsrail'e karşı açılacak bu hak sa-
vaşında, hak ve adâleti seven bütün dünya devlet-
lerinin, İslâmlı Ülkeler'in yanında ve safında olmala-
rını bekliyor ve istiyoruz. Müslüman Dünya'nın ya-
nında olmak isteyen devletler lütfen kendilerini gös-
tersinler ve gerekli açıklamalarını yapsınlar.

Ve İsrail'i son kez uyarıyoruz! Eğer İsrail, verilen ta-
rihe kadar 67'li Barış'a evet deyip işgal altında tuttu-
ğu yüzde yirmibirlik Filistin topraklarından çıkmaz-
sa, bu tarihten sonraki barış isteklerinin asla kabul
edilmeyeceğini ve kendisine Müslüman Dünya ta-
rafından mutlaka bir savaş açılacağını kesinlikle
bilmelidir.

İsrail halkı da şunu iyi bilsin: Müslüman Dünya'nın
ülkenize açmak zorunda kalacağı savaşta, siz İsra-
il halklarının beşte dördü ölecektir ve devletiniz or-
tadan kalkacaktır. Eğer böyle bir felâketle karşılaş-
mak istemezseniz, hükümetinizi, ödenmesi gere-
ken hakka ve barışa zorlayabilirsiniz. Eğer bunu
yapmaz ve yapamazsanız, çok az bir ömrünüzün
kaldığını kabul etmek zorunda kalırsınız.

Biz Müslüman Dünya'nın birbuçuk milyar ferdi (bir
avuç radikal dışında) elbette ki ülkeniz İsrail'in var-
lığından yanayız ve varlığınızı kabul ediyoruz. Yani
yok oluşunuzu istemeyiz. Fakat bu isteğimizin şar-
tı da, devletinizin Filistin'in haklarını ödemesidir. Bu
hak ödendikten sonra kıyamete kadar yaşamak ve
var olmak sizin ve ülkenizin hakkıdır. Bu hakkınızı
çiğnemeye hakkımız yoktur. Bu hakkın çiğnenme-
mesi için de gereken mücâdelemizi yaparız. Lüt-
fen sizler de, bizim bu hakperestliğimize yardımcı
olun ve varlığınızı kurtarın. Biz her zaman barıştan
yanayız. Siz de barıştan yana olunuz.

Eğer barıştan yana olmayı kabul etmezseniz ve
devletiniz de gereken hakları gereken tarihe kadar
ödemezse, bu tarihten itibaren "her an saldırı ola-
bilir" endişesiyle hergün büyük korkular içinde ya-
şayacak, hayatınız zehir olacaktır. Devletinize karşı
savaşmak için yanıp tutuşmakta olan birbuçuk mil-
yarlık Müslüman Dünya içindeki yüzbinlerce cihadcı
da, büyük bir aşkla kendilerini bileyecekler ve vakti
geldiğinde de saldırıya geçecekler ve onbinlerce
din savaşçısı ülkenizin etrafını saracak, sonra yüz-
lerce savaş uçağı tarafından saatlerce bombalana-
caksınız.Bundan sonra da binlerce cihadcı, sağ-
lam kalmış evlerinizde sağ kalmış olanlarınızı ara-
yacak, her tarafı didik didik edecek ve bu aramada
direnenleriniz öldürülecek, direnç göstermeyenleri-
niz ise esir alınacak ve daha; ABD destekli Fethul-
lah Gülen Cuntası'nın ölüm timlerinin helikopterlerle
Türkiye lideri Erdoğan'ı avlamaya gittikleri gibi, Or-
tadoğu'nun müslüman cihadcıları da, helikopterler-
le liderlerinizin peşine düşecekler ve onları diri ya-
kaladıklarında da bir mahkeme sonucunda idam e-
decekler. Erdoğan'ı Allah kurtarmıştı. Fakat sizin li-
derlerinizi kurtaracak bir Tanrı olmayacaktır. Çünkü
yüce Tanrı, zâlimleri kurtarmaz. O zâlimler ki, Filis-
tinlilerin hakkını ödememek için savaşa başvururlar.

İşte devletiniz barışa yanaşmadığı takdirde böyle
korkunç, dehşetli ve çok acı bir tabloyla karşılaşa-
cak ve bu tabloyu canlı olarak yaşayacaksınız. Ya-
şayacağınız bu canlı tablonun çok küçüğünü, yani
şok, dehşet ve korku sahnelerini 15 Temmuz 2016
gecesi Türkiyeliler de yaşadı. Ama müslüman de-
mokratlar,kendilerine ve ülkelerine saldıran yabancı
devlet destekli darbecileri yenerek, yaşadıkları şok,
dehşet ve korkuyu sevinç ve zafere dönüştürmesi-
ni bildiler. Ama sizin böyle bir şansınız olmayacak
ve Türkiye halklarının yaşadığı şok, korku ve deh-
şetin milyon defa daha şiddetlisini (yani devletinizin
Filistinlilere yaşattığının ve Suriye'de Muhalifler'in
yaşamakta olduklarının bir dengini) yaşayacaksınız.
Sonuçta ne siz kalacaksınız, ne de devletiniz. Bü-
tün bunlar da, sizin ve ülkenizin kıyameti demektir!

İşte biz Müslüman Dünya, sizin bu acı kıyameti ya-
şamamanız için, devletinizi barışa dâvet ediyoruz.
İşgal ettiği Filistin topraklarından çıksın istiyoruz.
Bunun için kurtuluşunuzun son tarihi: 31 Aralık
2016'dır. Eğer devletiniz 67'li Barış'a evet demez-
se, bu tarihten sonra kurtuluşunuz değil, kıyameti-
niz vardır.

Bugüne kadar sizin mânevî koruyucunuz olduk. Fi-
listin terörünün durdurulmasını biz sağladık. Ama
devletlileriniz iyilikten anlamıyor. Ve şimdi, devleti-
niz barışa yanaşmadığı için mânevî koruyuculuğu-
muzu kaldırmış durumdayız. Bu koruyuculuğumuz,
size verilen tarihten sonra eğer devletiniz "barışa
varım" demezse ve gereken hakkı ödemezse, ta-
mamen kalkmış olacak ve sizi yok edecek büyük
bir savaşla karşı karşıya kalacaksınız. Yüce Tanrı'
dan dileyelim ki, sizi yönetenler, akıllarını başlarına
alsınlar, barış sağlansın ve geleceğiniz kurtulsun.
Biz de sizin kurtuluşunuzdan yanayız.

İmza: Mehdiyet Makamı.


Not 1: Rusya, Çin, İngiltere ve Fransa yönetimlerin-
den; Filistin'in haklarının ödenmesinden yana mı,
yoksa onun haklarının çiğnenmesinden yana mı ol-
duklarını bilmek istiyor ve bu konuda gerekli açıkla-
malarını yapmalarını bekliyoruz. Bununla da, "dos-
tumuzu, düşmanımızı tanıyalım" diyoruz. Elbette,
Müslüman Dünya'ya dost kalmak isteyenler, Filis-
tinlilerin haklarının ödenmesinden yana olacaklar-
dır.

Not 2: İsrail'e karşı yapılacak muhtemel savaşta
ABD için doğru duruş, haklının yanında olmaktır.
Eğer ABD'nin gücü doğru duruşa yetmezse, İsra-
il'in yanında da olmamalı, tarafsız kalmasını bilme-
lidir. Eğer bu savaşta ABD, haklılar tarafı olan Filis-
tinlilerin yanında olmazsa ve aksine İsrail'in tarafın-
da durursa, Müslüman Dünya'yı kaybedecek ve bu
kayıp da onun dünya liderliğini bitirecektir.

Not 3: İslâmlı Ülkeler, İsrail'e karşı yapılacak sava-
şa hazır olmalı ve savaşa katılacaklarını bir ay için-
de açıkça bildirmelidirler. Bu savaştan kaçacak o-
lan İslâmlı Ülkeler'in yöneticileri ise, Allah katında
hesap verecek ve cezâ göreceklerdir.

Not 4: Ey Müslüman Dünya'nın İsrail'e karşı savaş-
mak isteyen kahraman cihadcıları! İşte size cihad
fırsatı. Bu fırsatı iyi değerlendirmelisiniz. Çünkü İs-
lâmlı Ülkeler'in yöneticileri, İsrail'e karşı yapılacak
savaşa katılmaktan çekinebilirler. Eğer onlar bir ay
içinde savaşa hazır olduklarını bildirmezlerse, ken-
di aranızda İsrail'i devirecek güçte bir orduyu hazır-
lamak üzerinize farz olacaktır. Allah'ın Mehdisi'nin
emriyle bu farzı yerine getirmek durumundasınız.
Eğer İsrail devleti, verilen tarihe kadar barışı kabul
etmez ve gereklerini yerine getirmeye başlamazsa,
ona istediğiniz vakit saldırmak hakkınızdır. Ama o
devlet, barışı kabul ederse, bu durumda saldırı
hakkınız yoktur. Eğer İsrail devleti savaşı seçerse,
cihadınız meşrudur, mübârek olsun! Allah sizleri
zafere erdirsin!

Not 5: Birleşmiş Milletler'in dikkatine! İsrail yöneti-
mi ve ordusu, Filistinlilerin hakkını ödememek için
İslâmlı Ülkeler'e yönelik nükleer bir saldırıya geçe-
bilir. Bu sebeple İsrail'in elindeki bütün nükleer si-
lahlar hemen elinden alınmalıdır. Bunun için de ona
çok kısa belirli bir mühlet verilmelidir. Bu müddet i-
çinde İsrail, elindeki nükleer silahları teşkilâtınıza
teslim etmezse, bütün İslâmlı Ülkeler nükleer silah
edinme hakkı kazanır. Eğer İsrail'in elindeki nükleer
silahlar alınmazsa, bundan sonra hiç bir devletin,
İslâmlı Ülkeler'in nükleer silah edinmesine engel
olma hakkı kalmaz. Ama, eğer İsrail: "Aralık sonu-
na kadar 67'li Barış'a evet diyeceğim ve işgal altın-
da tuttuğum topraklardan çıkacağım" derse ve ge-
reğini yapmaya başlarsa, onun nükleer silahlarına
el koymaya gerek kalmaz.

Not 6: Amerika Birleşik Devletleri yönetimine açık
uyarı! Türkiye'de yapılacak darbeyi bidiğiniz halde
bunu Türkiye yönetimine bildirmeyerek demokrasi-
ye bir kere daha ihanet ettiniz! Bu ihanetinizle de
müttefiğinize de ihanet etmiş oldunuz ve büyük bir
suç işlediniz. Ama bu suçlarla, ihanetlerle ve düş-
manlıklarla doğru ve adâletli bir noktaya varamaz-
sınız. Kendi menfaatlerinizi düşünürken bizim de
menfaatlerimizi düşünmek zorundasınız. Eğer böy-
le yapmazsanız, ortada dostluk, müttefiklik diye
bir şey kalmaz. Bu takdirde biz de Ortadoğu'nun
kaderine el koymak zorundayız. Bugünden itibaren
Ortadoğu BİZ'den sorulur. Burada "biz" derken,
Müslüman Dünya'yı ve onun doğal lideri olan Tür-
kiye'yi kasdediyoruz. Artık bundan sonra Müslüman
Dünya'da Türkiye'den izinsiz bir iş yapamazsınız.
Eğer Türkiye'yi dost kabul ederseniz, dünya liderli-
ğiniz 15-20 yıl daha devam edecektir. Şayet düş-
manlığa kalkarsanız, liderliğiniz erken bitecektir.
Dünya liderliğinizin devam etmesini isterseniz, dü-
rüstlük ve adâlete boyun eğmelisiniz. Boyun eğme-
diğiniz takdirde biz, eğri ve adâletsizleri lider kabul
etmeyiz.

(Obama yönetimi, darbeyle ilgili olarak Türkiye'ye
büyük bir özür borçludur. Bu özrün kabulü için de,
ABD yönetimi bütün PKK şeflerini yakalayıp Fethul-
lah Gülen ile birlikte Türkiye'ye teslim etmelidir.
Teslim etmelidir ki, özrü kabul edilebilsin. Ancak
bu şekilde Türkiye ile olan ilişkiler bozulmaktan kur-
tulur. "Darbeyi haber alamadığımız için üzgünüz"
demeniz yeterli değildir. Çünkü böyle bir özür, ülke-
nizi basit bir ülke durumuna düşürür. Oysa ülkeniz,
dünyaya liderlik etmekte olan bir ülkedir.)

Not 7: Bu bildiri, Müslüman Dünya'nın bütün basın
ve yayın organlarına, aydınlarına ve âlimlerine iletil-
melidir.

Not 8: Bu bildiri, Filistin hükümeti tarafından İsrail
halkına mutlaka duyurulmalıdır.

Not 9: Bu bildiri, uluslararası diplomatik platformda
paylaşıldı.

Özel not: İslâmlı Ülkeler'in yönetimlerine uyarı! İsra-
il, işgal altında bulundurduğu topraklardan çıkma-
mak için bütün İslâmlı Ülkeler'i yok edecek ani bir
nükleer saldırıda bulunmak isteyebilir. Böyle bir sal-
dırı karşısında ordularınızın savunma planı hazır
mı?

Türkiye yönetimi bundan sonra üslerini kullandırır-
ken çok dikkatli olmalıdır. Çünkü Türkiye'de yapılan
darbe kalkışmasının arkasında yabancı devletler
varsa, onlar bu darbe kalkışmasında yenilgiye uğra-
dılar. Bu yenilginin acısını çıkarmak için bu sefer
Türkiye'ye karşı doğrudan bir saldırıya geçmek is-
teyebilirler. (Bu saldırı ve işgal için de İncirlik gibi
üsler onlar için kısa yoldur.)

Çünkü destekledikleri PKK ile Türkiye'yi devireme-
diler. Destekledikleri Fethullah Gülen ile de başarı-
ya eremediler. Onlar için şimdi tek şans, NATO gü-
cünü kullanarak Türkiye'yi devirmeye çalışmak. Bu
sebeple Türkiye yönetimi İncirlik Hava Üssünü kul-
landırırken çok cömert olmamalıdır. Hatırlanırsa Al-
man milletvekilleri ısrarla bu üsse girmeye çalıştı-
lar. Onların bu büyük ısrarı nedendi? Milletvekilleri-
nin bir askerî üsste ne işi olabilir ki? Belki de Türki-
ye'ye karşı yapılacak darbe planının son şeklini
görmek istiyordular! Bir de Avrupa Parlamentosu
PKK sergisi açmıştı. Onları bu kadar cüretli eden
neydi? Belki de: "Nasıl olsa 16 Temmuz'da AK
Parti hükümeti devrilmiş olacak" diye düşünmüş
olmalılar. Şimdi herşey çok net anlaşılıyor...

Ey Avrupa Parlamentosu! Eğer PKK'nın bütün şef-
lerini Türkiye'ye teslim etmezsen, bize dostluğunu
isbatlayamazsın. Dostluğunu isbatlamak istersen,
işte sana yol!

Türkiye'ye karşı yapılan darbe kalkışmasının ardın-
da hangi yabancı ülkelerin olduğuna dair belki Ed-
ward Snowden'den yardım alınabilir. Eğer Rusya
bu konuda sağlam bir bilgi ele geçirebilirse, büyük
bir koz elde etmiş olacaktır. Bu koz da, Türkiye'nin
işine çok yarar ve Türkiye, dost yüzlü düşmanlarını
daha iyi tanımış olur. Türkiye, kendisine karşı yapı-
lacak muhtemel bir NATO saldırısına karşı savun-
masını şimdiden hazırlamaya başlamalıdır. Çünkü
15 Temmuz yenilgisi, Türkiye düşmanları için ha-
zımsızlık yaratmış olabilir. Darbecilerini kurtarabil-
mek için de bir NATO saldırısı onlar için iyi bir fikir-
dir. Bu sebeple muhtemel bir saldırıya karşı Türki-
ye'nin elinde çok iyi ve sağlam kozlar ve hazırlıklar
olmalıdır. Meselâ Filistin'de veya İsrail'e çok yakın
bölgelerde askerî üs kurmayı düşünebilir.

15 Temmuz darbe saldırısı bütün dünyayı değiştir-
meye aday görünüyor. 11 Eylül terör saldırısı dün-
yayı nasıl değiştirdiyse, 15 Temmuz darbe saldırı-
sı da dünyayı başka yönde değiştirecektir ve de-
ğiştirmeye başladı! Bundan sonra hiç birşey eskisi
gibi olmayacak...

Özel not 2: Eğer ABD yönetimi, ABD'nin mehdisi
Fethullah Gülen'i bir ay içerisinde Türkiye'ye iade
etmezse, Rusya da Edward Snowden'ı Türkiye'ye
verebilir.

Özel not 3: Ah Almanya, ah Almanya! Bu işin için-
de bir de sen varsan, sana çok yazık! Oysa biz sa-
na da iyilikçi olmuştuk. Ama sen, "soykırım darbesi"
yle kötülükçü oldun. Şimdi bir de belki Temmuz
Darbesi içinde de sen çıkacaksın. Müslüman Dün-
ya'nın dostluğunu kaybedeceksin.

Allah'ım! Düşmanlarımız çok güçlü. Biliyoruz ki,
Sen en güçlüsün. Sana sığındık. Bizi düşmanları-
mızdan koru.

(Anlıyoruz ki, ABD'nin mehdisi'yle Allah'ın Mehdisi
arasında çok büyük bir savaş yaşanıyor. Bu savaş:
Üçüncü Dünya Savaşı'nın başlangıcıdır. ABD'nin
mehdisi Fethullah Gülen; Allah'ın Mehdisi ise, Meh-
med Nur'an'dır. )

İmza: Mehdiyet Makamı.


                     Allah'tan başka ilah yoktur.
          Mehdi ve Mesih O'nun kulu ve elçisidir.

Zaman:  Yeni Çağ'ın onaltısı, Temmuz Darbesi'nin
              beşinci günü.
Mekan:  Avrupa.
Makam: Uyarı ve Hakka dâvet.
Boyut:   Muranizm.

                                                   YAYINLAYAN
                                       AVRUPA  MURANİSTLERİ
                                       *   *   *



Keine Kommentare: