Montag, 18. Juli 2016

ABD GÜLEN'İ NEDEN VERMELİDİR?



          ABD GÜLEN'İ NEDEN VERMELİDİR?

       düzeltenleri seven, bozguncuları lânetleyen
                         yüce TANRInın adıyla

Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Amerika Birleşik Dev-
letlerinden, çok büyük suçlarından dolayı Fethullah
Gülen'in iadesini istemektedir.

Peki, ABD Gülen'i neden vermelidir?

Çünkü Türkiye'de, 15 Temmuz 2016 yılında, F. Gü-
len'in adamları tarafından yönetimi ele geçirmeye
yönelik kanlı bir darbe kalkışması gerçekleştirildi.
Bu kalkışma ise, ABD yönetiminin izni ve haberi ol-
madan yapılamazdı.

Dolayısıyla, eğer bu kalkışmanın olacağından ABD
yönetiminin haberi var idiyse, bu kalkışmayı başla-
madan önce müttefiki olduğu Türkiye yönetimine
bildirmesi gerekirdi. Bildirmediğine göre, ABD yö-
netimi Türkiye yönetimini dost olarak kabul etmiyor,
belki de onu düşman olarak görüyor demektir. Bu
takdirde ABD yönetimi elbette ki Gülen'i Türkiye'ye
iade etmeyecektir. Tabii bununla da Türkiye'ye
düşmanlığını da ilân etmiş olacaktır.

Eğer "ABD yönetiminin bu darbe kalkışmasının o-
lacağından haberi yoktu" denirse, o zaman Ameri-
kan Haberalma Teşkilâtı'nın kör, sağır ve aptal bir
teşkilât olduğunu kabul etmek gerekecektir. Hatır-
lanırsa bu teşkilât, Yeni Çağ'ın ilk yılındaki 11 Eylül
Terör Eylemi'ni de haber alamamıştı! Bu halde
kör, sağır, aptal durumunda olan bu işe yaramaz
teşkilâtın lağvedilmesi ve onun yerine herşeyi bilen,
gören, duyan, hisseden ve çok zeki yeni bir teşki-
lâtın kurulması gerekmez mi?

Hem dünya liderliğinde bulunan ABD gibi büyük
bir yönetimin Türkiye'de gerçekleştirilecek bir dar-
beden haberi olmaması ve ondan izinsiz bir kalkış-
mada bulunulabilmesi, onun dünya liderliğini hiçe
indirmez mi? İndirmiyor mu? Bu durumda ABD yö-
netiminin dünya liderliğinden el çekmesi gerekmez
mi? Gerekmiyor mu?

Görüldüğü gibi, Türkiye'deki darbe kalkışması, AB-
D yönetimini büyük bir sorumluluk içine sokmakta
ve onu kaçınılmaz bir zan ve şüphe altında bırak-
maktadır. Eğer ABD yönetimi, kendisini bu zan,
şüphe ve suçlamalardan kurtarmak isterse, F. Gü-
len'i Türkiye'ye derhal iade etmelidir. Bununla da,
Türkiye'ye dostluğunu veya müttefikliğini göstermiş
olsun.

Eğer denirse: "F. Gülen'in bu darbede parmağının
olduğunu nereden bileceğiz?"

Çünkü bu darbe kalkışmasını gerçekleştirenlerin,
Gülen'in adamları olduğu kesindir. Bazı küçük işler
cemaat liderinden izinsiz belki yapılabilir. Ama
Türkiye'nin yönetimini ele geçirmek gibi kanlı bir
kalkışma, cemaat liderinden habersiz yapılamaz.
Ondan habersiz yapılamazsa, ABD'nin gözetimi
ve koruması altındaki bir şahıs, ABD yönetiminden
habersiz bir iş yapamaz demektir. Bu halde ABD
yönetimi, Türkiye'deki kalkışmadan sorumlu hale
gelir. Bu sorumluluktan da ancak Gülen'i iade et-
mekle kurtulabilir. Tabii kurtulmak istiyorsa...

(Bu arada, ABD'nin eski yönetiminden bazı önemli
kişilerin, ABD hükümetinden Türkiye'de bir darbe
yapmasını talep ettiklerini de unutmayalım. Yoksa
ABD yönetimi, F. Gülen eliyle bu talebi mi gerçek-
lestirmeye çalıştı?) Tabi bu, bir suçlama değil, sa-
dece bir sualdir. Biz de, ABD yönetiminin bu olay-
da suçsuz olduğuna inanmak istiyoruz. Bunun için
de F. Gülen'in hemen iadesi şarttır. Başka türlü
ABD yönetiminin kendini aklaması kolay olmaya-
caktır.

Şimdi ABD yönetiminin şunları yapması gerekiyor:

Eğer ABD yönetimi: "Benim bu darbenin yapılaca-
ğından haberim yoktu" derse, ülkesinin haberalma
teşkilâtını lağvedecek midir? Ve bununla birlikte
"benim artık dünya liderliğinde hakkım kalmadı" di-
yecek midir? Çünkü Türkiye'de yapılacak koskoca-
man bir kalkışmadan ABD'nin haberi olmaması
demek, ABD yönetiminin kör. sağır ve aptal oldu-
ğunu gösterir. Böyle bir yönetim, nasıl dünya lideri
olabilir ve dünya liderliğinde kalabilir?

Kaldığına göre, ABD yönetimi kör, sağır, aptal de-
ğil demektir. Kör, sağır ve aptal değilse, Türkiye'
de bir kalkışmanın olacağından haberi vardı de-
mektir. Haberi var idiyse, bu kalkışmanın olacağını
"müttefiğim" dediği Türkiye yönetimine neden bil-
dirmedi?

ABD yönetimi, bu sualin cevabını vermek zorunda-
dır!

(Görüyor musunuz? Fethullah Gülen sizin başınıza
ne işler açmaktadır!)

Fethullah Gülen şu anda sizin de başınıza belâ ol-
muş durumdadır.

Yüce Tanrı bu belâdan sizi de, Türkiye'yi de he-
men kurtarsın, amin!

İmza: Mehdiyet Makamı.

Not 1: Şu iyi bilinmelidir: Türkiye'de halk çoğunluğu-
nun rızâsıyla yönetime gelmiş ve şu an da ondan
râzı bulunmakta olan bir iktidarı, hiç bir gücün ve
devletin devirme hakkı yoktur. Bu hakkı kendinde
gören güçler ve devletler, haydutluklarını dünyaya
ilân etmiş olurlar. Böyle haydutların hakkı da, hü-
kümdarlık değil, hapishanedir. Çünkü "eşkiya dün-
yaya hükümdar olmaz".

Not 2: ABD yönetimi eğer demokrasilerden rahat-
sızsa,
-çünkü Mısır'da da demokrasinin darbedilmesine
izin vermişti ve Suriye'de de diktatörlüğün
yıkılmasına yanaşmamaktadır-
söylesin; dünyaya yeni bir sistem getirelim. Ama
bu sistem; hak ve adâlet ve namus temelli olmak-
tan başkası olamaz. O da: "KUR'ANİST DÜZEN"
dir. Eğer demokrasi'de kalacaksak, onu korumak
zorundayız. (Yani darbelere izin vermemelisiniz ve
diktatörlükleri yıkmalısınız.) Eğer ondan rahatsız-
sak, Kur'anist Düzen'i dâvet etmekten başka çare
kalmaz. Amerika'da kendi devletlerini kurmak iste-
yen siyahiler, bu yeni düzenden faydalanabilirler.
Ama Türkiye şimdilik demokraside kalmak istemek-
te ve bunun mücâdelesini vermektedir. ABD yöne-
timi isterse kendi ülkesini diktatörlüğe götürebilir.
Fakat gücümüz yeterse, biz (Türkiye olarak) bunu
engellemek isteriz ve diktatörlüğe karşı olan Ame-
rikan halklarının yanında oluruz.

Not 3: Bu bildirimizden sonra siyasal yönetim konu-
sunda dünya halkları iki kampa ayrılacaktır: Birinci-
si, demokrasiden rahatsız olan ve diktatörlük iste-
yen azınlıklar; ikincisi, diktatörlüğe karşı olan ve de-
mokrasi isteyen çoğunluklar. ABD yönetimi kararını
vermelidir: Demokrasiden yana mıdır, yoksa dikta-
törlükten yana mıdır? Eğer "demokrasiden yana-
yım" diyorsa, Mısır'daki askerî darbeyi bitirmeli ve
Suriye'deki diktatörü devirmelidir. Tabii Türkiye'deki
demokrasiyi de korumalıdır. Koruma altında tuttuğu
F. Gülen gibi şahıs ve cemaatler tarafından Türkiye
demokrasisinin darbedilmesine izin vermemelidir.
Böyle bir kalkışma olmuşsa, bunun hesabını o şa-
hıstan sormasını bilmeli veya hesap sormak iste-
yen devlete iade etmelidir. Eğer bunları yapama-
yacaksa, dünya liderliğinden istifa etmelidir.

Not 4: Eğer ABD içinden bazı kimse ve güçler ve
yönetimler Türkiye'deki demokrasiye zarar verme-
ye kalkarlarsa, bütün Türkiye halklarını ve Müslü-
man Dünya'yı karşılarında bulacaklarını bilmelidir-
ler.

Not 5: ABD'nin koruması altında bulunan o mâlûm
"şeytan-ı kâmil" tarafından tezgahlandığı kesin olan
darbe teşebbüsünü bertaraf eden Türkiyeli demok-
rasi kahramanlarını tebrik edip selamlıyor ve onlara
teşekkür ediyoruz.

Not 6: Bu bildiri, uluslararası diplomatik platformda
paylaşıldı.

İmza: Mehdiyet Makamı.


                     Allah'tan başka ilah yoktur.
          Mehdi ve Mesih O'nun kulu ve elçisidir.

Zaman:  Yeni Çağ'ın onaltısı, Temmuz ortası.
Mekan:  Avrupa.
Makam: Cevaplama, uyarı ve Hakka dâvet.
Boyut:   Muranizm.

                                                   YAYINLAYAN
                                       AVRUPA  MURANİSTLERİ
                                       *   *   *


Keine Kommentare: