Donnerstag, 29. Januar 2009

FILISTIN SORUNUNUN CÖZÜMÜ VE HAMAS'TAN SORULACAK HESAP VE FRIEDMAN'IN ÖNGÖRÜSÜ

FILISTIN SORUNUNUN CÖZÜMÜ
VE HAMAS'TAN SORULACAK HESAP
VE FRIEDMAN'IN ÖNGÖRÜSÜ

sorunlari cözdüren ALLAHin adiyla

12 Ocak Pazartesi günkü makalesinin bir bölümünde
Ali Bulac $öyle diyordu:

[Bazı yazarlar 'Kardesim, üzerine ta$ atsan da psikolo-
jisinin bozulduğunu biliyorsun, buna ragmen niçin böyle
yapıyorsun?' diye Hamas'ı suçluyorlar.
Filistinlilere köleliği kabul edin ve ölün diyorlar. Halbuki
rahmetli Bediüzzaman, "Üzerine vah$i bir canavarın gel-
digini görsen, eline geçirdigin bir süpürge veya çalı çır-
pıyı bile ona karşı salla; çünkü bakarsın korkar." der.
Ölüm makinesi İsrail ordusu karşısında Hamas'ın füze-
leri ve ta$ları i$te bu çalı çırpı türünden $eylerdir, gel gör
ki, Bediüzzaman Hazretleri'nin dediği oluyor, canavarın
korkudan ruhu derin bir sarsıntı geçiriyor.]
(Ali Bulac, Zaman)

Fakat $u gercegi de görmek gerekiyor: Canavar kor-
kuyor ama, saldirmaktan da geri kalmiyor. Bu saldiri-
sinda da Hamas'i bulup i$ini bitiremiyor, fakat Hamas
yerine onun yavrularini parcaliyor. Dolayisiyla Hamas,
masumlari korumak yerine, canavari korkutayim der-
ken yavrularini canavara yem yapiyor! Dolayisiyla Ali
Bulac'in Bediüzzaman'dan yaptigi alintilama isabet et-
memistir. Cünkü Bediüzzaman'in, "masumlarin korun-
masi gerektigi"ni bildiren onlarca beyani vardir. Dola-
yisiyla Hamas dogru yapmiyor, yanlis yapiyor! Hamas
bu yanlisindan dönmelidir! Dönmedigi takdirde, onun
yok edilme i$lemi baslatilmalidir.

Hattâ bu i$lemden önce Hamas'tan hesap sormak duru-
mundayiz. Ve Hamas da, bize hesap vermek zorundadir.
Cünkü Hamas, roketli direnisiyle Filistin halkini Israil sal-
dirisina hedef yapmis ve onu kiyima ve yikima ugratmistir.
Hamas, bu yikim ve kiyimin hesabini mutlaka vermelidir.

Israil-Filistin Sorununun Cözümü Icin

Hamas Israil'e roket atmasaydi, Israil Gazze'yi vurmayacakti.
Israil Gazze'yi vurmasaydi, Filistinliler ölmeyecekti. Ve niha-
yet Israil isgal ettigi topraklardan ciksaydi, Hamas "terörist"
olmayacakti!

Bu olaylar dairesinin kisir döngüsünü kesip durdurabilmek
icin her iki tarafin da üzerine düsen görevler var. Birinci gö-
rev Filistin savascilarinindir. Buna göre Filistin'in kurtulusu
icin savasan örgütler: "Israil'i yok edecegiz" gibi söylemlere
son vermek zorundadirlar. Buna son verilmedigi takdirde
"beni yok etmek isteyenlerin varligina ben nasil razi olabilirim"
diyerek, Israil yönetimi kendini savunmaya gececek ve Filis-
tinlilere acimayacaktir. Aksine "seni yok edecegiz" söylemi,
Israil'i canavarlastiracaktir ve canavarlastiriyor. Demek önce
Israil'i canavarlastiran o söylemlerin son bulmasi gerekiyor.
Eger Hamas gibi Filistinli örgütler canavarlastirici sözlerine
son vermezlerse, Filistin halkinin mahvina sebep olduklari
icin ilk önce onlardan hesap sormamiz gerekecektir ve bu
gerekligi yerine getirmek zorundayiz.

Ikinci olarak da, Israil'i 1967 sinirlarina geri dönmesi icin
davette bulunup ona bir mühlet vermeliyiz. Verilen süre icinde
Filistinlilerin hakkini ödemezse, artik bize ona karsi büyük bir
savas vermekten baska care kalmaz. Bunun icin de gerekli
birligin kurulmasi ve savas hazirliklarinin simdiden baslatilmasi
gerekiyor. Tabii bu hakli savasin haksizliga dönüsmemesi icin
isletilecek süreci BM'ye resmî olarak tesbit ettirmemiz gereki-
yor. Yani yarin (meselâ 5-10 sene sonra) savas basladiginda
BM ve ABD karsimiza cikamamali, Israil'e taraftar olamamali.
Hemen bu hukuksalligi saglamak zorundayiz. Bunun icin de
bütün dünyayi adalete boyun egdirmemiz gerekiyor. Tabii bu
boyun egdirmeyi önce kendimize uygulayacagiz, adaletsizlige
son verecegiz. Adaletli olmadan, kimseden adalet bekleyeme-
yiz. Öyle ise Israil'e: "Sen de ya$ayabilirsin. Ama 67 sinirlari-
na geri dön" demeliyiz. "Dönmem" derse, günah bizden gitmis
olur! (Bu sebeple bütün Türkî ve Islâmli ülkeler Israille yapilacak
bir savasa hazirlikli olmalidir. Cünkü "mutluluk cagi"nin kurula-
bilmesi icin bu kavganin kiyametten önce sona erdirilmesi gere-
kiyor. Bunun icin, yapilacak savasin hukuksal temeli simdiden
atilmali ve saglama alinmalidir. Israil'in ardindaki süper güc,
hukukla dizginlenmeli; dizginlenemiyorsa, onun karsisina
cikarilacak yardimci gücler bulunmali ve destegi saglanmali-
dir.)

Biz, dünya kamuoyu olarak bu dâvâya sahip cikip, Israil-Filis-
tin probleminin cözümünü Filistinli örgütlerin ve Israil yöneti-
minin keyfine birakmamaliyiz. Masumlari koruyabilmek icin
bu dâvâyi onlarin keyfinden kurtarmaliyiz.

Unutmayalim; zulmü zulüm ile degil, ancak adalet ile ortadan
kaldirabiliriz. Adaletiniz yoksa, siz de zalimsiniz demektir!

Savasmayan halk, ne düsünürse düsünsün, eline silah alip
savasa katilmadigi müddetce masumdur, masumiyetinin
korunmasi gerekir. Karsi taraf buna riayet etmiyorsa, sen ria-
yet etmelisin. Cünkü bu senin insanligin ve üstünlügündür!
Kur'anliysan, bu üstünlügünü korumalisin. Korumazsan,
kaybedersin!

Öyle ise demelisin: Zalimiyetle ölmektense, ya$asin Mazlûmi-
yetle $ehadet! Bu $ehadete razi olmayip zulme yönelenlerin
dâvâsina arka cikmaya mecbur degiliz. Ama onlarin zulmünü
engellemeye mecburuz. O halde bu mecburiyeti yerine getire-
lim. Bunun icin de Mahmud Abbas derhal Hamas'in yakasina
yapismali ve gereken hesabi sormalidir. Islâmli ülkeler de he-
sap sorucuya destek vermeli, Hamas'in keyfî hareketleri ön-
lenmeli ve El-Fetih Yönetimi'ne teslim olmasi saglanarak
gerekli birlik ve bütünlük elde edilmelidir.

Hamas zafer mi kazandi? Hayir, zafer kaybetti! Cünkü 1300
Filistinli masum sivilin mahvina sebep olmak zafer degildir!
Dolayisiyla Hamas, maglûbiyetini görmeli ve hesabini verme-
lidir!

Not 1: Stratejist George Friedman'in Türkiye hakkindaki öngö-
rüsü dogru mu?

Friedman'in öngörüsü dogru olabilir, fakat verdigi tarih noksan
gözüküyor. Cünkü dinsel ve bilimsel verilerden cikan sonuca
göre 111 yil sonra (2120'li yillarda) kiyamet kopacaktir. Bu ta-
rihten 30 yil önce de yeryüzünde büyük dogal felâketler ya$a-
nacaktir. Yani o zaman daha kiyametten önce bir cok ülke
yeryüzünden silinecektir. I$te Friedman'in bu gerceklerden
haberi yoktur. Bu bilgi noksanliklarini giderebilmek icin de;
blogumuzda yayinlanmakta olan BEDIÜZZAMANNAME ve
MEHDINAME ve DABBENAME ve KIYAMETNAME isimli
bildirilerimizi okumasi ve sonra bir daha düsünmesi gerekir...

I$te bu gercekler sebebiyle 100 yil sonra degil, 10 yil sonra
Friedman'in öngörüsü gerceklesebilir. Cünkü 10 yil sonra
Rusya, Japonya ve AB de dahil olmak üzere Türkiye'nin arka-
sinda tam 66 (belki daha fazla) ülke bulunacaktir. Bu durum-
da ve Israil, ödemesi gerektigi haklari ödemek istemedigi tak-
dirde Türkiye ile ABD karsi karsiya gelebilir! Elbette böyle bir
savasin sonucu, Türkiye'nin galibiyetiyle neticelenir. Eger
ABD Israil'in arkasindan cekilirse, bu karsilasma olmaz ve
Israil'in cezalandirilmasiyla mesele hallolur. Tabii bunlar 100
yil sonra degil, 20 yil icinde gerceklesecektir. Ve 2030'un
ba$inda ve gercek Isevîlikle yenilenmis Islâmiyetin birlesimin-
den meydana cikacak Gercek Din'in hâkimiyetinde ve Mesih'
in önderliginde "Mutluluk Cagi"na adim atmis olacagiz insa-
Allah!

Not 2: ABD, Israil'e olan destegini kesmeli midir?

ABD'nin Israil'e olan destegini kesmesine gerek yoktur ve
ondan böyle birsey talep etmek de isabetli degildir. Isabetli
olan ise, ABD'nin, bu destegini "adaletle" düzeltmesi ve
Filistin'i de gözetmesidir.

Zaman: Yeni Cag'in dokuzu, Ocak sonu.
Mekan: Avrupa.
Makam: Cözüm.
Boyut: Muranizm.

YAYINLAYAN
AVRUPA MURANISTLERI
* * *

Keine Kommentare: