MEHDİYET MAKAMI
RUS
ORTODOKS KİLİSESİ'NE
CEVAP VERİYOR!
insanlara ibadet
etmeyi emreden ALLAHın adıyla
Müze olarak kullanılmakta olan Ayasofya'nın ibade-
te açılacak olmasına, Rus Ortodoks Kilisesi dış iliş-
kiler sorumlusu bir zât: "Buna üzülürüz" demiş.
Niçin üzülüyorsunuz Sayın Zât? Eğer Ayasofya tek-
rar ibadete açılırsa, orada evrenin tek Sahibi Allah'a
ibadet edilecektir. Ayasofya'da İsa'nın, Musa'nın ve
Muhammed'in tek Tanrısı'na ibadet edilecek olma-
sı sizi neden üzer acaba? Bir ibadethanenin ibadet
için kullanılması mı iyidir, yoksa müze olarak kulla-
nılması mı iyidir?Bir ibadethane ibadet edilmek için
değil midir? Müze olarak kalmasını neden istiyorsu-
nuz? Yoksa Ayasofya'nın kilise olarak kullanılmaya-
cağına mı üzülüyorsunuz? Üzülmemelisiniz! Zira
Ayasofya câmi olsa da, kilise olsa da orada İsa'nın,
Musa'nın ve Muhammed'in tek Tanrısı'na ibadet e-
dilecektir. Yoksa siz Ortadoksların ve Hıristiyanların
başka bir Tanrısı mı var? Evrenin Sahibi tek değil
mi? Eğer evrenin Sahibi tektir diyorsanız, Ayasofya'
da da işte o tek Tanrı'ya ibadet edilecektir. O tek
Tanrı da; İsa'nın, Musa'nın, Muhammed'in ve hepi-
mizin Tanrısı'dır. O halde Ayasofya'nın bir müze o-
larak kullanılmasına karşı çıkmanız gerekmiyor
mu? Eğer Allah'a inanıyorsanız, Ayasofya'nın
müze olmaktan kurtuluşuna sevinmelisiniz!
Şunu da unutmamalısınız: Fatih Sultan Mehmed,
içinde ibadet edilen sağlam bir kiliseyi değil, terke-
dilmiş harap bir kiliseyi câmiye çevirmiştir. Dolayı-
sıyla siz de, üzüntünüzü hafifletmek için, Ayasofya'
yı bir câmi olarak değil, terkedilmiş bir kilise olarak
görmeye çalışınız. Yine unutmayınız, Ayasofya
Türkiye'nin mülküdür! Bizim Vatikan'da veya Rus-
ya'da bir Ortodoks kilisesinde bir hakkımız var mı?
Yok! O halde?
Bu cevap, Vatikan için de geçerlidir.
İmza: Mehdiyet Makamı.
Ey Kemalistler! Ey Laikler! Ayasofya'nın ibadete
açılacak olmasına sizler de üzülmemelisiniz. Türki-
ye Cumhurbaşkanı Erdoğan, keyfî bir kararla Anıt-
kabir'i kapatsa ve orayı bir ahıra çevirse, bu sizi üz-
mez ve isyan ettirmez mi? Elbette isyan edersiniz,
değil mi?
Peki, Atatürk'ün keyfî kararıyla, yani müslüman hal-
ka sormadan, onların rızâsını almadan ve gizlice
Ayasofya'yı câmilikten müzeye çevirmesine neden
isyan etmiyorsunuz? Müslümanların hakkını gasbe-
den bu karara 85 yıldan beri neden ses çıkarmadı-
nız? Yoksa bu kararı haklı mı görüyorsunuz? Bu
halde Anıtkabir'in de ahıra çevrilmesi hak olmaz
mı? Madem böyle bir şeyi asla kabul edemezsiniz,
o halde Ayasofya'nın müzeye çevrilmiş olmasını
da kabul etmemelisiniz. Atatürk'ün keyfî kararı, an-
tidemokratik bir karardır. Ve zulümsel bir karardır.
Bu çağda demokrasi mi egemen olmalı, yoksa dik-
tatörlük mü? Eğer demokrasinin egemenliğini ister-
seniz, Atatürk'ün kararını da demokrasiye çevirip, o
kararı bozmalı ve Ayasofya'nın özgürlüğüne kavuş-
masına taraftar olmalısınız. 85 yıldan beri müslü-
manların hakkını gasbettiğiniz veya bu gasba göz
yumduğunuz için de onlardan özür dilemelisiniz.
Eğer bunu yapmazsınız, Anıtkabir'in ahıra çevril-
mesini kabul etmiş olursunuz. Eğer bunu kabul e-
derseniz, bu, sizin düştüğünüz durumu gösterir.
Eğer hâlâ "Atatürk'ün kararına itaat
edilmelidir" di-
yorsanız, biz de deriz: "Fatih Sultan Mehmed'in
vasiyetine de itaat edilmelidir." Kaldı ki,
İstanbul'un
fethedicisi Atatürk değil Fatih'tir. Ayasofya da Onun
tapulu mülküdür! Türkiye'nin yüzde doksanı da
müslümandır. Demokrasiyi kabul ediyorsanız, müs-
lümanların çoğunluğunun isteğini de kabul etmeli-
siniz. Yüzde 70 müslüman ise Ayasofya'yı câmi o-
siniz. Yüzde 70 müslüman ise Ayasofya'yı câmi o-
larak görmek istiyor. Siz yüzde 30'luk HDP ve CHP
ise Ayasofya'nın müze olarak kalmasını istiyorsu-
nuz. Şu anda çoğunluk müslümanlarda. Türkiye'nin
demokrasiyle yönetilmesini kabul ettiğimize göre,
Ayasofya ibadete açılacak demektir. Yaşasın de-
mokrasi! Ölsün diktatörlük!
Not: Keşke siz, biz olmasa; hepimiz "biz"
olsak!
Fakat ne biz sizi müslümanlaştırabiliriz, ne de siz
bizi sekülerleştirebilirsiniz. Biz, siz olarak birlikte
yaşamaya devam edeceğiz. Allah'a teslim olup
müslümanca yaşamayana "müslüman" denmez.
İmza: Mehdiyet Makamı.
Allah'tan başka ilah yoktur.
Mehdi ve
Mesih Allah'ın kulu ve elçisidir.
Zaman: Yeni Çağ'ın
yirmisi, Haziran'ın ikinci hafta-
sı.
Mekan: Avrupa.
Makam: Uyarı ve Hakka dâvet.
Boyut: Muranizm.
YAYINLAYAN
AVRUPA MURANİSTLERİ
* * *
Keine Kommentare:
Kommentar veröffentlichen