Freitag, 6. Januar 2017

AB VE ABD ÜLKELERİ LİDERLERİNE YENİ YIL MESAJI

AB VE ABD ÜLKELERİ LİDERLERİNE
                  YENİ YIL MESAJI

               yeni bir yılı getirmiş olan
                 yüce TANRInın adıyla

Sayın AB ve ABD liderleri! Sözde "müslü-
man" kimlikli teröristler ülkelerinizde terör
suçu işledikleri zaman bu teröristlere "İs-
lâmcı terörist" demektesiniz. Fakat bu tür
bir etiketleme, gerçeği yansıtmamaktadır.
Çünkü bir müslüman, mâsûm bir insanı kat-
lettiği zaman, müslümanlıktan çıkar. Böyle
bir insana daha fazla "müslüman" kimliği ve-
remeyiz. Dolayısıyla mâsûm insanları katlet-
miş ve katletmeyi meşru hale getirmiş bazı
müslüman kimlikli teröristlere "müslüman"
diyemeyiz. Çünkü onlar, İslâmiyetlerini kay-
betmiş kimselerdir. Dolayısıyla onlara; "İs-
lâmcı terörist" veya "İslâmistische terorist"
diyemeyiz. Onlara ancak; "dinden çıkmış"
veya "dinini kaybetmiş" ya da "sapıtmış ve
bozulmuş insan" diyebiliriz. Çünkü İslâmi-
yet, değil teröre izin vermek, "en küçük kö-
tülüğün dahi cezâsız kalmayacağını, Allah'a
inananların inancının ancak iyilikçi olmala-
rıyla geçerli olacağını" bildiren bir dindir. O
halde teröristleri etiketlerken bu gerçeğe
uygun olarak hareket etmelisiniz, tabii Müs-
lüman Dünya ile ilişkilerinizin iyi gitmesini
isterseniz. Ve tabii İslâmiyet'i kötülemek
gibi bir niyetiniz yoksa.

Şunu da iyi bilmelisiniz: Hakiki bir müslü-
man, yeryüzünün en iyi insanıdır. Fakat bir
müslüman bozulursa veya müslümanlıktan
çıkarsa, yeryüzünün en tehlikeli varlığı olur.
Işidciler bunun örneğidir. IŞİD'i ortaya çıka-
ran sebeplerin başında da, Bush'un kahrı ve
Obama'nın acziyeti vardır. Onların Ortado-
ğu'da yaratmakta olduğu kaos, Ortadoğulu-
ların normal bir rejime kavuşmalarına ve
doğru dürüst bir eğitimden geçmelerine
engel olmakta ve sonuçta canavarlaşmış
insanlar üremektedir. Barış istiyorsak, bu
üretimi yapanların yakasına yapışmak zo-
rundayız.

Sizden yukarıda zikrettigimiz hassasiyeti
bekliyoruz ama, sizin daha büyük hatalar i-
çinde olduğunuzu görünce beklentilerimizin
boş olduğunu da düşünmeden edemiyoruz.
Çünkü Türkiye'deki terör eylemleri karşısın-
da üzüldüğünüze dair mesajlar veriyorsu-
nuz, fakat terör örgütlerine verdiğiniz des-
teği kesmediğiniz için mesajlarınızın bir an-
lamı kalmıyor ve o mesajlarla kendinizi ya-
lanlıyorsunuz. Bu durum da sizi, Türkiye'ye
"dost yüzlü düşman" olarak gösteriyor.

Türkiye'yi kendinize boyun eğdirmeyi ba-
şarmadıkça içinde bulunduğunuz düşmanlı-
ğınızın sona ermeyeceğini iyi biliyoruz. Bu-
nun için de Türkiye'deki terör örgütlerine
vermekte olduğunuz destek son bulmaya-
caktır. Çünkü terör örgütleri, Türkiye'yi e-
sir almak ve esir tutmak için kullandığınız
ordularınızdır. Bu sebeple Türkiye'den iste-
diğinizi almadan bu ordularınızı geri çekme-
yeceğinizi artık iyi biliyoruz. Fakat siz de iyi
bilmelisiniz ki, Türkiyeliler de size esir ol-
mak ve esir kalmak istememektedirler ve
bunun için de terör ordularınıza teslim ol-
mayacaklardır. Bu durumda da size tabii ki,
Türkiye'ye karşı ya onun bağımsızlık arzusu-
na saygı göstermek ve gereğini yapmak, ya
da büyük bir NATO saldırısıyla istediğinizi
gerçekleştirmekten başka çare kalmıyor. A-
ma saldırıya kalkarsanız, Türkiye'yi tamam-
men kaybetmek ve karşınızda Rusya'yı bul-
mak gibi bir riski de görüyor olmalısınız.
Yüce Tanrı'nın gösterdiği dostluk ve barış
yolunu terkedip şeytana uyarak o riske gi-
recek olursanız, Avrupanızın battığını göre-
ceksiniz. Batmaktan korkmalı ve çekinmeli-
siniz. Türkiye'ye hâkim olmak yerine onun-
la eşit olmayı seçerseniz, batmaktan kurtu-
labilirsiniz. Seçim sizindir!

Şimdi gelelim İstanbul'da yılbaşı gecesinde-
ki terör eylemini kim, niçin yaptığına. Bu-
nun cevabını gazeteci Anberin Zaman'ın at-
tığı twetten öğrenebiliriz. Gazeteci, twetin-
de Türkiye'ye şöyle soruyordu: “IŞİD’e karşı
en etkin güç olan YPG ve SDG’ye saldırmaya
devam edilecek mi acaba?”

Bu twet atıldığında IŞİD, REİNA saldırısını
henüz üstlenmemişti. Bu twetten anlama-
lıyız ki, REINA saldırısını, YPG'yi meşru gös-
termek için Obama yönetiminin istihbarat
örgütü yaptırtmıştır. Çünkü YPG, Obama
yönetiminin Suriye'de kullanmakta olduğu
terör ordusudur. Eylemi Pazartesi günü
IŞİD'in üstlenmiş olmasına kimse aldanma-
malıdır. Çünkü Suriye'deki kolu ile beraber
PKK ile IŞİD kendi aralarında yardımlaşma
içindedir. Yani bu terör eylemini PKK ve
YPG ile IŞİD'in yapmasında bir fark yoktur.

Bu tür eylemlerin yaptırılmasının ikinci se-
bebi: 20 Ocak'ta Türkiye ile Rusya arasında
yapılacak toplantıyı engellemeye çalışmak-
tır. Çünkü dünya liderliğindeki ABD'nin bu
toplantılardan dışlanmış olması, Obama yö-
netimini (renk vermemeye çalışsalar da)
müthiş şekilde rahatsız etmektedir. Bunun
için Obama yönetimi görevi devredeceği
güne kadar Türkiye ve Rusya yönetimlerini
durduracak eylemlerine devam edecektir.
Bu eylemleri arasında Erdoğan ve Putin'i
öldürtmek gibi hedefleri de vardır. Rus dip-
lomatları öldürtmeleri ve uçaklarını düşür-
meleri de bu hedefin ipucudur. Yani Obama
yönetimi, Türkiye ve Rusya'ya karşı büyük
bir savaşın içindedir. Bu sebeple Türkiye
halkları terör eylemlerine üç hafta daha
muhatap olmaya devam edecektir. Üç haf-
ta sonra Trump yönetimi bu eylemlere son
mu verecek, yoksa devam mı diyecek bilmi-
yoruz.

Bu eylemin üçüncü sebebi de şu olabilir: El
altından İslâmiyet'i kötülemeye çalışan Vati-
kan, onu "gerçek İsa'ya" dâvet etmemizden
herhalde çok rahatsız olmuştur. Bunun ce-
vabını da, AB ve ABD istihbaratlarının eliyle
IŞİD etiketini kullanarak İstanbul-Ortaköy
saldırısıyla vermiştir. Yani Vatikan bununla:
"İşte İslâm budur!" demek istiyor. Sırf bu
kötülemeyi yapabilmek için Amerika'da
IŞİD adına gerçekleştirilen eşcinseller katli-
amını da Vatikan yaptırtmıştır. Ama Allah
zâlimleri görmekte ve bilmektedir! Ve yeni-
den diriliş gününde onlardan mâsûm insan-
ları katlettirmelerinin hesabı mutlaka soru-
lacaktır.

Bu arada twetiyle Türkiye'ye sual soran PKK
ve Obama yönetimi yanlısı olan ve belki de
ABD istihbaratı adına çalışan Anberin Za-
man'a da cevap verelim: Evet, Anberin Za-
man! Türkiye, YPG'nize saldırmaya devam
edecek ve Suriye'de, Türkiye'de ve İran'da
bir PKK devletinin kurulmasına asla izin ver-
meyecektir! NATO'nuz Türkiye'ye saldıracak
olsa dahi!

(Türkiye artık çok dikkatli ve uyanık olmalı-
dır. Çünkü PKK'nın telsiz mesajlarında "Tür-
kiye'yi parçalamaya ve bir PKK devleti ku-
rulmasına dair NATO'dan söz almış oldukla-
rı" geçmektedir. 15 Temmuz darbe saldırı-
sı da bu işin başarısız başlangıcıydı. İkinci
en büyük NATO saldırısı mutlaka gelecektir.
Çünkü AB ve ABD, Türkiye'ye başka türlü
hâkim olamaz, hâkim olamayacaklarını da
anladılar. Bu sebeple de zorbalığa başvur-
maktan başka çareleri kalmadı. AB ve ABD'
nin destek vermekte olduğu terör örgütleri
ve o örgütleri desteklemekte olan partiler
de bu saldırıyı hasretle beklemektedir. Do-
layısıyla NATO güçleri, İstanbul veya Anka-
ra'yı işgal etmeye kalkışabilir. Türkiye Ordu-
su, bu işgale karşı savunmasını çok iyi hazır-
lamalıdır. Türkiye'deki üslerin de bir truva
atı olarak kullanılmasına daha fazla izin ver-
memelidir. 15 Temmuz saldırısında bu üsle-
rin bir "darbe üssü" olarak kullanılmış oldu-
ğu da unutulmamalıdır.)

(Türkiyelileri tekrar uyarıyoruz! Avrupa Birli-
ği şu anda Rusya'ya karşı en güçlü olduğu
dönemdedir. AB ülkeleri bu güçlerinden
cesaret alarak Türkiye'ye saldırmak isteye-
ceklerdir. Bu saldırıyla PKK'ya bir devlet ka-
zandırmaya ve sahiplik edebilecekleri top-
rak koparmaya çalışacaklardır. Gelmekte
olan bu saldırıya karşı hep birlikte uyanık
ve hazır olmalısınız.)

ABD'deki yeni Trump yönetimi şu gerçeği
bilmek zorundadır: Obama yönetiminin ve
onun arkasındaki "şeytanî akl"ın "22 ülke-
nin sınırlarını değiştirmek" gibi bir planı var-
dı. Fakat bu plan, Obama yönetiminin Tür-
kiye'de sahte mehdi Fethullah Gülen'e yap-
tırdığı 15 Temmuz askerî darbesinin başarı-
sızlığa uğramasıyla deşifre oldu ve bozuldu.
Şimdi yeni Trump yönetimi için iki yol var.
Ya Ortadoğu'da barışı sağlayacak adımlar a-
tarak ülkesinin dünya liderliğini sürdürmek,
ya da kaosu devam ettirerek liderlikten düş-
mek.

Eğer Trump yönetimi birinci yolu seçerse,
Ortadoğu'da barışı sağlamak için Suriye'de
Beşar Esad'ı ve rejimini devirmek, İran'da
ve Mısır'da demokratları hâkim kılmak ve
İsrail devletini ortadan kaldırmak zorunda-
dır. Bunlar gerçekleşmediği müddetçe Orta-
doğuya barış gelmeyecektir. Ortadoğu'ya
barış gelmezse, dünyaya da barış gelmez ve
ABD dünya liderliğini çok kısa bir zamanda
kaybeder. Eğer Trump yönetimi ülkesinin
dünya liderliğini kaybetmek istemezse, ba-
rış için gereken adımları atmalı ve dünya
liderliğini sağlamlaştırmalıdır.

Gereken adımları atmada eğer Trump yöne-
timi Rusya'ya savaş açma cesaretini göste-
rebilirse, (Rusya'ya mutlaka savaş açılmalı
demiyoruz, buna dair gereken cesaret gös-
terilmeli diyoruz) Suriye diktatörünün dev-
rilmesinde Rusya'yı ikna etmiş olur. Çünkü
şu anda Rusya'nın ABD'ye savaş açma cesa-
reti var, fakat yeterli gücü yoktur. Bu gücü
de ancak en büyük nükleer bombasını ya-
pınca kazanacaktır. Bu kazanım için de bir
iki yıla gerek vardır. Bu zaman içerisinde
ABD yönetiminin Suriye diktatörünü devir-
me şansı ve fırsatı vardır. ABD bu fırsatı kul-
lanırken Rusya sesini çıkaramayacaktır. Çı-
karsa da (diplomatlarının öldürülmesi ve
kovulması ve uçaklarının düşürülmesine
karşılık veremediği gibi) bir şey yapamaya-
cak ve Esad'ın devrilmesine göz yumacak-
tır.

Trump yönetimi, İran'da demokratları hâ-
kim kılmalıdır. Çünkü şimdiki mollalar re-
jimi, mezhepsel faşizm güderek İslâmlı Ül-
ler'i rahatsız ve huzursuz etmektedir. İran'
ın bu saldırgan tavrı ancak onun demokrat-
laşmasıyla kırılabilir.

Trump yönetimi, ülkesinin istihbaratının
planları dahilinde olan "Ortadoğu'da alevî-
sünnî savaşı çıkarmak" planını çöpe atmalı-
dır. Şayet Trump bu planı uygulamaya ko-
yacak olursa, bundan en çok Rusya kazanır.
Sonuçta ABD kaybeder ve kaybedecek!

Trump yönetimi, İsrail devletine de son
vermelidir. Çünkü İsrail yönetimi, 1967 sı-
nırlarına dayalı bir barışı kabul etmemiştir.
İsrail şu anda hakkı olmadığı topraklar üze-
rindedir. Onun bu haksız varlığına göz yu-
mulamaz. Eğer Trump yönetimi İsrail dev-
letine son vermezse, bunu Müslüman Dün-
ya'nın orduları halledecektir. Trump yöne-
timi bu halledişe göz yumarak bu dertten
kurtulabilir.

Trump yönetimi için ülkesinin 15-20 yıl da-
ha dünya liderliğinde kalmasının yolu bu-
dur. Aksi halde ABD bütün Ortadoğu'dan ve
Müslüman Dünya'dan def edilecektir. Bu
da, yeni savaşlar ve boğuşmalar demektir.

Suriye için Türkiye ile Rusya arasında ger-
çekleştirilen ateşkes'e gelecek olursak: Bu
ateşkes uzun sürmez. Çünkü Beşar Esad
Suriye'ye tam hâkim olmak isteyecek ve
bunun için de bütün muhalifleri yok etme-
ye çalışacaktır. Muhalifler de bir diktatörün
hakîmiyeti altında yaşamak istemeyecek ve
isyanlarına devam edeceklerdir. Bu sebeple
Suriye diktatörünü devirmekten başka çare
yoktur.

Duamız: Ey yerlerin ve göklerin biricik tanrı-
sı yüce Allah! Türkiye'de terör yaptıran dev-
letlerin ve örgütlerin belâsını acilen ver.
Yeryüzünde bozgunculuk yapan ülkeleri,
milletleri, örgütleri helâk eyle. Doğru yolu
arayan insanları da doğruluğa ilet. Gasbetti-
ği Filistin topraklarından çekilmeyen İsrail
devletini tez zamanda ortadan kaldır. Onu
ortadan kaldıracak orduyu da süratle ortaya
çıkar. Duamızı kabul buyur. (Dindarlar bu
duayı ibadet aralarında ve sonunda mutlaka
yapmalıdır. Çünkü toplu yapılan haklı dualar
çabuk kabul olunur.)

İmza: Mehdiyet Makamı.

Not 1: İstanbul'da REİNA'ya yapılan terör
saldırısını IŞİD'in üstlendiği duyuruldu. Fa-
kat ajanslar bu üstlenme haberinin gerçek-
ten IŞİD tarafından yapıldığını nasıl anlıyor-
lar? Pekâlâ bu üstlenme işini IŞİD'in adını
kullanarak ABD istihbaratı da yapabilir. IŞİD
ise, yapılan üstlenme lehineyse, haberi ya-
lanlamaz. Eğer lehine değilse ancak o zaman
yalanlar. Dolayısıyla IŞİD lideri televizyona
çıkarak terör eylemini üstlendiğini ve sebe-
bini açıklamadıkça, REİNA'ya yapılan saldırı-
nın IŞİD tarafından yapıldığına inanamayız,
inanmamalıyız. Bir video çekip yayınlamak,
IŞİD'ciler için zor olmasa gerek. Bu yapılmı-
yorsa, o terör saldırısı, bu saldırıyı önceden
haber veren ABD istihbaratının işidir. Çünkü
hiç bir örgüt yapacağı saldırıyı istihbarat ör-
gütlerine farkettirmez. Bilmeden farkettiri-
yorsa, o istihbarat örgütü eylemin türünü,
yerini ve zamanını da bilir. Bilince de bunu
müttefik saydığı ülkeye haber verir, vermesi
gerekir; böylece eylem önlenir. Eğer ABD is-
tihbaratı bunu engellemiyorsa, mutlaka işin
içinde kendisi vardır demektir.

Not 2: İslâmlı Ülkeler'in liderleri bir araya
gelerek ABD yönetimini hesaba çekmelidir:
"62 ülkenin yardımını aldığın halde üç se-
neden beri IŞİD terörünü neden bitirme-
din?" Evet bu hesap ABD'den mutlaka so-
rulmalıdır! Çünkü eğer ABD yönetimi bu
terörü bitirmekten kaçınıyorsa, onun bu
örgütle mutlaka bir menfaat alışverişi var-
dır ve bu örgüt ABD'nin bazı hedeflere var-
mada kullandığı bir enstrümandır. Eğer
böyle değilse ve IŞİD karşısında ABD ordu-
su çok güçsüz kalıyorsa, ABD yönetimi bu
işi halletmeyi Türkiye'ye bıraksın. Türkiye
bu terörü üç ay içerisinde temizler. Tabii
ABD bir kahpelik yapmazsa!

Not 3: ABD istihbaratı Rus diplomatları öl-
dürttüğü ve uçaklarını düşürttüğü halde
Putin ABD'ye savaş açmadı. Böylece Putin
Rusya'nın güçsüzlüğünü göstermiş oldu ve
ABD istihbaratı da Putin'in verdiği tepkiyle
veya tepkisizlikle Rusya'nın güçsüzlüğünü
okumuş oldu. Eğer Rusya ABD'ye savaş aça-
bilecek güce sahip olsaydı, derhal savaş ilân
ederdi. Ama Putin; "önce Trump'un elini
görelim" diyerek, Rusya'nın güçsüzlüğünü
örtmeye çalıştı. Ama Obama'nın istihbarat
örgütü, bilmek istediğini bildi!

Not 4: Trump yönetimi, İsrail'in bütün nük-
leer silahlarına el koymalı veya onları etki-
siz hale getirmelidir. Çünkü bunu yapmaz-
sa, İran, nükleer silah üretme hakkı kazana-
cak veya Rusya İran'a nükleer silah vere-
cektir veya vermek zorunda kalacaktır.
Aslında bu işin adâletli olabilmesi için
Trump yönetimi, İsrail'in elindeki nükleer
silah sayısını 200'den 2'ye indirmeli ve her
İslâmlı Ülke'ye de ikişer nükleer silah edin-
me hakkı tanımalıdır. Bu yapılmadığı takdir-
de her İslâmlı Ülke 200'er nükleer silah e-
dinme hakkına sahip olacaktır. Ve aynı za-
manda eğer Trump yönetimi gerekeni yap-
mazsa, ABD'nin dünya liderliği çok kısa bir
zamanda sona erecektir.

Not 5: ABD yeni Başkanı Sayın Donald
Trump! Şimdi size hitabetme zamanı geldi.
Şu anda ülkeniz ve devletiniz olarak Suriye'
de bulunma hakkınız kalmamıştır. Çünkü
Suriye diktatörü sizi (yani devlet ve sizden
önceki yönetiminizi) dâvet etmemiştir. Sizi
dâvet ettiyse, Suriyeli Muhalifler dâvet et-
miştir. Bu dâveti de, Beşar Esad'ı devirme-
niz için yapmıştır. Ama siz (Obama yönetimi
olarak), bu görevi yerine getirmediniz. Yeri-
ne getirmediğiniz gibi, diktatörün cinayetle-
rine seyirci kalarak, ona engel olmayarak
suç ortaklığı kazandınız. Dolayısıyla Suriye'
de bulunma hakkınızı çok fazlasıyla kaybet-
tiniz. Eğer Suriye'de bulunma hakkı istiyor-
sanız, bunu ancak Suriye diktatörünü ve re-
jimini devirme yükümlülüğünü üzerinize al-
dığınız takdirde kazanabilirsiniz. Aksi halde
Suriye'yi derhal terketmek zorundasınız.

IŞİD meselesi ise, sizin bu terörü ortadan
kaldıracak cesur ve kahraman ve fedakâr
bir ordunuz ve askerleriniz yoktur. Bunun
için de zaten YPG isimli terör örgütünden
medet bekler bir durumdasınız. Bu yüzden
bu mesele için de Suriye'de kalmanıza ge-
rek yoktur. Çünkü bu sorunu çözecek bir
Türkiye ve Rusya var. Madem siz askerleri-
nize kıyamıyorsunuz, öyleyse bırakıp gidin!
Ülkelerinin geleceğini kurtarmak adına bu
kirli ve tehlikeli problemi Rusya ve Türkiye
çözsün. Madem elinizin kirlenmesini iste-
miyorsunuz, o halde YPG gibi âciz bir terör
örgütüyle müttefiklik kurarak şeytanla or-
taklık etmeyin! Elinizi kirden korurken bü-
tün vücudunuzu pisliğe batırmayın. Ama
şu anda ne yazık ki (elleriniz dışında) bütün
vücudunuz şeytanî pisliğe batmış durumda-
dır. Silahlarınızı YPG terör örgütünden geri
alarak Suriye'yi terkedin ki, batmış olduğu-
nuz pislikten kurtulasınız. Şeytanla ortaklık
kurmaya mecbur değilsiniz. (Türkiye ve
Rusya, "IŞİD'e karşı savaşmayı biz üzerimize
alıyoruz" diyerek, ABD'yi Suriye'den uzak-
laştırabilirler.) Eğer Suriye'yi bölmek ve
PKK'nın Suriye'deki kolu olan YPG terör ör-
gütü için size bağımlı bir devlet kurmak gibi
emelleriniz varsa, bu çirkin ve tehlikeli e-
mellerden bir an önce uzaklaşmalısınız. Ak-
si halde çok büyük zararlar görürsünüz.

Yeni Başkan Sayın Donald Trump! Eğer ger-
çek bir Başkan olmak istiyorsanız, haklı ve
adâletli olmak zorundasınız. Çünkü bir dev-
let ancak hak ve adâlet ve namus direkleri
üzerinde durur. Bu direklerden biri eksilir-
se, devletiniz ayakta kalamaz. Madem Baş-
kanlığa geldiniz, bu direkleri ayakta tutma-
ya mecbursunuz. Madem mecbursunuz, o
halde Suriye'de 500 bin müslüman Arabın
katledilişine engel olmayan geçmiş yöneti-
minizin lideri Barack Obama'yı mahkeme
önüne çıkarmalı ve bunun hesabını sordur-
malısınız. Ayrıca siz kendi ağzınızla itiraf et-
miş olduğunuz istihbarat örgütünüzün 13
elemanının Türkiye'deki 15 Temmuz darbe
girişimine katılmasının da hesabını yargıya
taşımalısınız. Eğer bunları yapmazsanız, dev-
letinizin adâletsizligini bütün dünyaya ilân
etmiş olursunuz! Bu durum da sizi mânen
Başkanlık'tan düşürür. Eğer yüce Tanrı'ya
saygınız ve sevginiz varsa, adâletten ayrıl-
mamalı ve gereğini yerine getirmelisiniz.
Madem adâletli olmaktan başka çareniz
yoktur, o halde İsrail'in haksızlıklarına da
sahip çıkmamalı, onu adâlete boyun eğdir-
melisiniz. Bunun için de İsrail devletinin
varlığına son vermelisiniz. Çünkü İsrail,
1967'li Barış'ı kabul etmedi ve devletinin
varlık hakkını kaybetti. Eğer siz bu adâleti
yerine getirmezseniz, bunu Müslüman Dün-
ya'nın orduları yapacaktır ve haklarıdır. Bu
hakka engel olma hakkınız yoktur! Eğer
haksızlığa düşmezseniz, ülkenizin dünya
liderliği 20 yıl daha devam edecektir. Eğer
haksızlığa kalkışırsanız, bütün Müslüman
Dünya'ya ve Rusya'ya karşı savaşmak zorun-
da kalacaksınız. Sonuçta ülkeniz ve ordula-
rınız mahvolacaktır! Bu mahvoluştan başka
haksızlığınızın ve adâletsizliğinizin hesabını
da yüce Tanrı'ya vermek zorunda kalacaksı-
nız.

Bakınız Bay Trump! Şu anda 72 yaşındasınız.
Bu dünyada 5-10 senelik bir ömrünüz kaldı.
Ömrünüzün bitiminden ve kıyametten son-
ra yeniden diriltilip yüce Tanrı'ya hesap ver-
me zorunluluğu var ve gelecek. Madem bu-
na engel olacak bir durumunuz yoktur, o
halde dikkatli olunuz, cehenneme atılma-
yasınız!

Biz Müslüman Dünya'nın en yüksek maka-
mı olarak, Irak'ın hesabını yüce Tanrı'ya bı-
rakıyoruz. Eğer Iraklılar bunun hesabını siz-
den sormak isterlerse, (İngiltere Krallığı ile
beraber) hesap vermek zorundasınız. Çünkü
Irak diktatörü, ona saldırmanıza sebep olan
nükleer silahlara sahip değilmiş. Hesap ver-
meye hazır mısınız Sayın Trump? Siz Suudi
Arabistan'dan hesap sorabildiğinize göre,
Irak'ın hesabını vermeye de hazır olmalısı-
nız. Bu hesap karşısında Şöyle de yapabili-
riz: Siz, İsrail devletini ortadan kaldırırsınız
veya kaldırılmasına yardım edersiniz, biz
Müslüman Dünya da önünüze gelecek olan
Irak hesabını (tam karşılamaz ama) kapatı-
rız.

Şunu da söylemeden geçemeyeceğiz sayın
Trump: 20 Ocak'tan önce yönetime el ko-
yarsanız iyi olur. Çünkü Obama yönetimi
sizin aleyhinizde işler çevirmektedir. Yani
istihbarat örgütünüz eliyle Rusya'nın dip-
lomatlarını öldürtmekte, uçaklarını düşürt-
mekte ve Türkiye'de de PKK ve IŞİD etiketli
terör eylemleri düzenletip mâsûm insanları
katlettirmektedir. Yarın bunların hesabı si-
zin önünüze konacaktır. Bu sebeple Obama
yönetimine daha fazla fırsat ve zaman ver-
memeniz gerekmektedir.

Yüce Tanrı yardımcınız olsun!

İmza: Mehdiyet Makamı.

Not 6: Bu bildiri, uluslararası diplomatik
platformda paylaşıldı.

Not 7: Bu bildiri, Allah'ın Mehdisi Mehmed
Nur'an tarafından tasdik edildi.

İmza: Mehdiyet Makamı.

Tek Tanrı'dan başka tanrı yoktur. İsa, Musa
ve Muhammed tek Tanrı'nın kulu ve elçisi-
dir.

Zaman: Yeni Çağ'ın onyedisi, Ocak başı.
Mekan: Avrupa.
Makam: Uyarı ve hakka dâvet.
Boyut:   Muranizm.

                                     YAYINLAYAN
                          AVRUPA MURANİSTLERİ
                               *   *   *


Keine Kommentare: