Sonntag, 2. August 2015

IRAK YÖNETİMİNE DUYURU!



                IRAK YÖNETİMİNE DUYURU!

       insanların yaptıklarını her an görmekte olan
                              ALLAHın adıyla

Irak Başbakanı Haydar el-İbadi, Türkiye'nin terör ör-
gütü PKK'ya yönelik operasyonlarına ilişkin; "PKK,
Türkiye topraklarında bulunuyor. Bizim topraklarımı-
za yönelik saldırıyı kabul etmiyoruz" demiş. Ayrıca:

"PKK bizim değil, Türkiye topraklarında bulunuyor"
diyen İbadi, şöyle devam etmiş:

"Türkiye'nin DAEŞ'e karşı uluslararası koalisyona
katılma kararı aldığı ilk günden itibaren PKK'nın
bulunduğu gerekçesiyle topraklarımıza saldırı dü-
zenlemesi tutumuna şaşırdık. Türk güvenlik güçle-
rine yönelik terör saldırıları Türkiye'nin içinde mey-
dana geldi. Bizim topraklarımızdan tek bir ağır silah
atılmış olsaydı buna (hava operasyonu) asla itiraz
etmezdim." ifadelerini kullanmış. (Haberi veren:
Star gazetesi, 2 Ağustos 2015)

Türkiye Dışişleri Bakanı ve Başbakanı, bu açıkla-
malara karşı gereken cevabı şüphesiz verecektir.
Fakat onların izni ve hoşgörüsüyle ilk cevabı biz
verelim istiyoruz.

Sayın Irak Başbakanı Haydar el-İbadi,

PKK'nın silahlı güçleri ve askerleri Kandil Dağı'nda
bulunmuyor mu? Kandil Dağı da, İran ve Irak hudut-
larında değil mi? Türkiye'de gerçekleştirilen terör
eylemlerinin emirleri de, PKK'nın Kandil'deki komu-
tanları tarafından verilmiyor mu? Eğer terör eylem-
lerinin emirleri Kandil'den gitmiyorsa, sözlerinizde
haklısınız. Fakat Kandildekilerin emirleri olmadan,
PKK'lılar Türkiye'de eylem yapamaz. Bu bir gerçek-
tir.

Bu sebeple Türkiye'nin Irak topraklarında PKK'ya
karşı yaptığı operasyonları, "Irak'a saldırı" olarak
göremezsiniz. Görürseniz, haklı olmazsınız. Evet,
"Türk güvenlik güçlerine yönelik terör saldırıları
Türkiye'nin içinde meydana geldi." Fakat bunların
emirlerinin Kandil'den gittiğini unutmamalısınız.

Bu durumda PKK'yı Kandil'den ve topraklarınızdan
çıkarmak zorundasınız.

Diyorsunuz: "Bizim topraklarımızdan tek bir ağır si-
lah atılmış olsaydı buna (hava operasyonu) asla iti-
raz etmezdim." Ama 11 Eylül Terör Eylemi de Af-
ganistan topraklarından yapılan bir saldırı değil, A-
merika'nın içinden yapılan bir saldırıydı. Bu saldırı
karşısında ABD, Afganistan'daki El-Kaide'ye sahip
çıkan Taliban'a savaş açmaktan geri durmadı, değil
mi? O halde yapılması gereken nedir?

Yapılması gereken şudur: PKK'yı, Kandil'den ve I-
rak topraklarından çıkarmalısınız. Bu çıkarmayı
yapmadığınız müddetçe, Türkiye operasyonlarına
devam edecektir ve bunda da haklıdır. Onun bu
hakkını elinden alamazsınız ve alınamaz.

Evet, Mesut Barzani: “PKK, Irak Kürdistanı’ndan
çekilsin” dedi. Fakat bu deyiş yeterli değildir. Bu çı-
kış için PKK'ya bir süre vermelisiniz. Bu süre için-
de topraklarınızı terketmediği takdirde de ona sa-
vaş açmak zorundasınız. Bu zorunluğu yerine ge-
tirmediğiniz takdirde, gerekeni, Türkiye Silahlı Kuv-
vetleri yapacak demektir.

Eğer "gerekeni biz yapacağız" diyorsanız, bu halde
Türkiye'nin operasyonları durabilir. Ama yapmanız
ve söylemeniz gerekenler hemen yapılmalı ve söy-
lenmelidir. Bunlar yapılıp söylenmediği müddetçe,
Türkiye operasyonlarını durduramaz. Çünkü PKK,
Türkiye'de terör ve katliamlarına devam etmektedir.

Bu durumda PKK, Türkiye'ye karşı ya ebedî bir sal-
dırmazlık sözleşmesi için imza atmalı, ya da onları
topraklarınızdan çıkarmalısınız. Bu çıkarma yapıl-
madığı takdirde, Türkiye'nin operasyonlara devam
etmektan başka çaresi kalmaz.

Hangisini seçiyorsunuz?

Irak yönetiminin, terör örgütü PKK'ya sahip çıkma-
dığını ve çıkmayacağını iyi biliyoruz. Şayet işler
ters gider de ona sahip çıkacak olursa, bu takdirde
Türkiye'nin de -ABD'nin Taliban'a yaptığı gibi- Irak'
a savaş açma hakkı doğar. Bu gerçek de gözden
ırak tutulmamalıdır.

Irak yönetimi, eğer Türkiye'nin Irak'taki askerî ope-
rasyonlarının durmasını istiyorsa, PKK'ya, Irak'tan
çıkması için en kısa süreyi hemen vermeli ve onu
topraklarından derhal çıkarmalıdır. PKK, Irak'ta an-
cak Türkiye'ye karşı teröre ebediyen son verdiğini
açıkladığı ve sözünde durduğu zaman kalabilir.

İmza: Mehdiyet Makamı.

                     Allah'tan başka ilah yoktur.
          Mehdi ve Mesih O'nun kulu ve elçisidir.

Zaman:  Yeni Çağ'ın onbeşi, Ağustos başı.
Mekan:  Avrupa.
Makam: Cevaplama ve Duyuru.
Boyut:   Muranizm.

                                                   YAYINLAYAN
                                       AVRUPA  MURANİSTLERİ
                                       *   *   *


Keine Kommentare: