Donnerstag, 7. Mai 2015

KUZEY KORE ABD'Yİ YOK EDEBİLİR Mİ?

  KUZEY KORE ABD'Yİ YOK EDEBİLİR Mİ?

          herşey Onun istemesine bağlı olan
                     yüce TANRInın adıyla

Kuzey Kore resmi gazetesi Rodon Shinmun'
da bugün yayınlanan makalede, Kuzey Ko-
re, sadece Güney Kore değil, Pasifik Okya-
nusu bölgesi dahil ABD'ye de nükleer silah-
la hücum yapabileceği tehdidinde bulundu.
Rodon Shinmun'da yayınlanan makalede,
"Liderimiz Kim Jong-un, ABD'yi kendi topra-
ğında yenmeye kararlıdır. Vereceğimiz ceza,
ABD'nin yok olmasıyla sonuçlanacak" sözle-
rine yer verilmiş.

Kuzey Kore gibi başka ülkeler de ABD'yi yok
etmeyi düşünebilir ve isteyebilir. Fakat her
şey o ülkelerin istemesiyle olmaz. Önemli
olan yüce Tanrı'nın istemesidir. O istemez-
se, hiç bir ülke ABD'yi yok edemez. Yüce
Tanrı'nın ABD'nin yok olmasını istemesi de,
ancak Amerika halklarının çoğunluğunun
zâlimleşmesiyle mümkün olabilir. Bu zâlim-
leşme gerçekleşmediği müddetçe de yüce
Tanrı ABD'yi korur.

ABD halklarının yüce Tanrı'nın korumasını
haketmesi için de, evrenin tek Tanrısı hesa-
bına kendilerini iyileştirmeleri gerekir. Bu
iyileştirme de ancak yüce Tanrı'ya inanç ve
bağlılıkla mümkün olur. Bu bağlılık için de;
"Tanrı tektir. İsa, Musa ve Muhammed Tan-
rı'nın kulu ve elçisidir" deyip; haklıca, adâ-
letlice, namusluca, ibadetlice, ahlâklıca ve
iyiliklice bir yaşantı içine girmek gerekir.

İran Amerika için bir tehlike mi?

ABD'yi "büyük şeytan" olarak gören İran'ın
nükleer tehlikesini yok etmek için eğer ABD
İran'ı vuracak olursa, bir savaş similasyonu-
na göre İran'ın vurulmaktan kurtulup ABD'
yi vurabilmesinin 10 yolu varmış. Tabii harp
bir hiledir. Bu 10 yola karşı ABD'nin de 10
savunma ve İran'ı altetme yolu vardır. Bu
durumda ABD İran için, İran da ABD için
bir tehlike durumundadır. Fakat bu tehlike-
li durumdan her iki tarafın da kurtulması
mümkündür. Bunun için de, 63 İslâmlı Ülke'
nin Türkiye'nin etrafında birleşmesi gereki-
yor. İran bu birliğe katıldığında İran ABD
için, ABD de İran için tehlike olmaktan çı-
kar. Çünkü o zaman İran keyfî hareket ede-
mez, kendi bildiğini okuyamaz ve onun vu-
rulmasını gerektirecek bir sebep olmaz ve
doğmaz. O zaman ABD de, 63 ülkeli bir bir-
lik içinde olan İran'a saldırmaya cesaret e-
demez. Bu şekilde İslâmlı Ülkeler Birliği,
dünya barışının teminatı olur. Eğer İran bu
birliğe katılmazsa, ABD ve İsrail'e av olur ve
her iki taraf birbirleri için tehlike olmaya devam
eder. Bununla birlikte İslâmlı Ülkeler'in Türkiye
etrafında birleşmeyi kabul etmemesi halinde
ise, İran'ın "Ortadoğu Hâkimiyeti" kaçınılmaz-
dır. Bu da, İsrail için "Büyük Tehlike"dir. De-
mek, ABD ve İran arasında barışı sağlayan
İslâmlı Ülkeler Birliği'ne, ABD'nin taraftar ol-
ması gerekir. Tabii ABD, barış için bir şeyler
yapmak isterse.

Eğer İran bu birliğe girmeyi reddedip Ortado-
ğu'nun tek hâkimi olmaya kalkarsa, bu takdirde
onun varlığı tehlikeye girer. Bu tehlikeye düş-
memek için de İran ya Ortadoğu hâkimiyetin-
den vazgeçecek, ya da birliğe girmeğe râzı
olacaktır. Eğer İran bu birliğe dahil olmak ister-
se, bu halde Suriye'den hemen çıkması gere-
kir.

İslâmlı Ülkeler Birliği, İsrail için bir tehlike
midir?

Eğer İsrail barış istiyorsa, bu birlik onun için
bir güvenliktir. Çünkü bu birlikte İsrail'e is-
teyen istediğini yapamaz. Hak ve adâlet ne-
yi gerektiriyorsa, İsrail'e ancak o yapılabilir.
Ama eğer İsrail barış istemezse, o zaman bu
birlik, İsrail için büyük bir tehlikedir. Çünkü
bu büyük birlik karşısında İsrail, istediği gibi
hareket edemez, Filistin halkını ezemez ve
işgal ettiği topraklar üzerinde ebediyen ya-
şayamaz. Eğer İsrail kıyamete kadar yaşa-
mak isterse, 67'li Barış'a evet demesi gere-
kir. Aksi halde huzur içinde yaşaması ve
varlığını koruması mümkün olmayacaktır.

Aslında İsrail Başbakanı: "Kudüs ebedî baş-
kentimizdir" diyerek, barış istemediğini i-
lân etmiş durumdadır. Bu ilân karşısında
da müslümanların, İsrail'e karşı savaşmak
üzere hemen bir ordu hazırlaması gerek-
mektedir. Bu ordu hazır olduğunda da,
İsrail'e son uyarımızı yapacağız. Müslüman-
ların bu haklı savaşında hiç bir ülke İsrail'e
destek veremez. Destek veren ülkeler, suç-
lu duruma düşer ve suç da cezâyı gerektirir.

İsrail şunu kabul etmelidir ki, haklıya hak-
kını ödemek gerekir. Filistin'in hakkı da
Birlemiş Milletler'ce resmileşmiştir. Bu hak
ödenmedikçe İsrail'in varlığı mümkün ol-
maz. Şu an İsrail haksızlık üzerinde otur-
maktadır. Yüzde 22'lik bu haksız oturum,
2016 yılının Aralık sonuna kadar sona er-
melidir.

Avrupa ve Amerika haklıca ve adâletlice
bir iş istiyorsa, İsrail'in haksızlıkları kar-
şısında ses çıkarmalıdır. Ermeni mesele-
sinde kesin bir bilgiye ve delile sahip olma-
dığı halde Türkiye'ye karşı ses çıkarmasını
bilen bir Avrupa ve Amerika, kesinliği olan
Filistin meselesinde de İsrail'e karşı ses çı-
karmasını bilir ve bilmelidir.

Ey hak sever ve adalâlet sever dünya insan-
ları! Ey bütün insanlık! Eğer kendinize yeni
bir dâvâ, yeni bir iş arıyorsanız, işte size ye-
ni bir iş ve dâvâ: İsrail'in haksızlığına karşı
ses çıkarınız. Amerika Birleşik Devletlerin-
deki polis adâletsizliğine karşı ses çıkarınız.
Suriye ve Mısır'daki diktatörlüklere karşı ses
çıkarınız. Dünyadaki fakirliğe karşı ses çıka-
rınız. Bu sessizliğiniz sizi insanlığa çıkarmaz.
İnsanlığa çıkmak istiyorsanız, ses çıkarmanız
şarttır. Bu ses çıkarmanızla, "iyileşme"nin ilk
adımını atmış olacaksınız. Yirminci yüzyıl,
"kötüleşme çağı"ydı. Bu yirmibirinci yüzyıl ise,
"iyileşme çağı" olmalıdır. Bunun için de;
haksızlıklara, adâletsizliklere, fakirleşmeye
ve diktatörlüklere karşı ses çıkarmasını bil-
melisiniz. Eğer bu iş ve dâvâyı, sizi yaratmış
ve yaşatmakta olan gerçek Sahibiniz ve yüce
Tanrınız hesabına yaparsanız, iş ve dâvânıza
ölümsüz bir anlam kazandırmış olur ve bunun
ebedî ödülünü öte dünyada gerçek Sahibiniz'
den alırsınız. O halde iş ve dâvânıza anlam
kazandırarak harekete geçiniz. Asrımızı iyileş-
tirmenin gerçek yolu budur. Bu yoldan sapma-
malısınız. Bu asırda da saparsanız, insanlığı-
nızı kaybedersiniz. Ama siz kazanmalısınız!

Unutmayınız! Huzurlu bir dünya için haksız-
lıkların, adâletsizliklerin, fakirleşmenin, ırkçılı-
ğın ve diktatörlüklerin son bulması şarttır. Bu
şartı sağlamak da bundan sonra sizin görevi-
nizdir. İyileşmede ideolojiniz, Kur'anizm ve
Muranizm'dir. "Kuranisthaber" tarafından ya-
yınlanmış olan "Düzenname" isimli bildiri-
miz, sizleri "İyileşme İdeolojisi"ne iletecek-
tir. Artık boş duracak vaktiniz, başıboş do-
laşacak sorumsuzluğunuz kalmamıştır. Öy-
le ise ey Afrika ses ver! Ey Amerika ses ver!
Ey Avrupa ses ver! Ey Asya ses ver! Ey bütün
insanlık ses verin!

Artık bundan sonra 1 Mayıs'ları, "İyileşme Bay-
ramı" olarak kutlamalısınız. Bayramlar da; vura-
rak, kırarak, yakarak, yıkarak ve huzursuzluk çı-
kararak kutlanmaz; huzur yaratarak kutlanır. Bu-
nu unutmamalısınız. Gelecek bayramınız şim-
diden kutlu olsun!

Müslümanlar ABD'nin yok olmasını ister-
ler mi?

Müslümanlar, hak ve adâlet neyi gerektiri-
yorsa ancak onu isteyebilirler. Bu sebeple
de onlar, iyilerin varlığını, kötülerin düzel-
mesini ve zâlimlerin de yok olmasını ister-
ler. Amerika halkları da çoğunlukla zâlim
olmadıkları müddetçe de, müslümanlar
onların yok oluşunu isteyemezler.  Bu hü-
küm ve hakikat, İsrail için de geçerlidir.

Yüce Tanrı, O'na inananların ve teslim
olanların koruyucusudur. Evrenin ve için-
dekilerinin sahibi olan tek Tanrı, Amerikan
halklarını zâlimleşmekten korusun ve onla-
rı iyileştirsin.

İmza: Mehdiyet Makamı.

                     Allah'tan başka ilah yoktur.
          Mehdi ve Mesih O'nun kulu ve elçisidir.

Zaman:  Yeni Çağ'ın onbeşi, Mayıs başı.
Mekan:  Avrupa.
Makam: Cevaplama ve Hakka dâvet.
Boyut:   Muranizm.

                                            YAYINLAYAN
                                AVRUPA  MURANİSTLERİ

                                      *   *   *

Keine Kommentare: