Freitag, 2. Oktober 2009

GENELKURMAY BAŞKANLIĞI'NIN DİKKATİNE

GENELKURMAY BASKANLIGI'NIN DIKKATINE

canileri sevmeyen ALLAHin adiyla


Ba$larinda Ufuk Uras'in bulundugu bir kisim aydinlar, Ba$kaniniz'in
gectigimiz günlerde Mardin’in Nusaybin ilçesine yaptığı ziyaret esna-
sında verdigi beyanatlarin “siyasete müdahale” olduğundan hareketle,
savcılığa suç duyurusunda bulunmuslardi. Bunu hazmedemeyen ve
bazi irkci, ulusalci, Kemalist ve Ergenekoncular tarafindan kuruldugu
anlasilan Türk Intikam Teskilati (TiT veya TiBT) mensuplarinin, suc
duyurusunda bulunan aydinlari öülümle tehdit etmesi karsisinda, Bas-
kanliginizin ses cikarmasi gerekmektedir. Cünkü Türk Silahli Kuvvet-
leri ve Genelkurmay'in, (sizin de kabul edeceginiz gibi) TiT gibi cina-
yet örgütlerinin yardimina ihtiyaci yoktur ve olamaz.

Madem TSK ve GK'in bu tür örgütlerin yardimina ihtiyaci yoktur, o
halde siyasî konularda susulmasi gerekirken susmayan, ama bir cina-
yet örgütünün TSK ve GK'a dayilik yapmasi gibi reddedilmesi gere-
ken durumlarda konusmasi lâzimken, Baskanliginiz nicin konusma-
maktadir? Konusulmasi gereken yerdeki suskunluguyla, Baskanligini-
zin, cinayet örgütlerine cesaret vermekte oldugu unutulmamalidir. Ku-
rumunuza dayilik yapmakta olan cinayet örgütünün cesareti, ancak
Baskanliginiz'in suskunlugunu bozmasi ve o örgütün yardimini reddet-
mesiyle kirilir.

Yarim milyondan fazla askeri bulunan koca bir ordunun cinayet örgüt-
lerinin yardimina ne ihtiyaci olabilir ki, Baskanliginiz ses cikarmiyor ve
o örgütün yardimini reddetmiyor ve bu reddetmeyisiyle de onun yardi-
mini kabul etmis gözüküyor?

Yoksa TSK ve GK, hak ve adalet ve demokrasi'nin üzerinde bir ku-
rum mudur ki, onun hakkinda haksizliklari karsisinda bir dâvâ acilama-
sin? Madem bu kurum, diger kurumlar gibi hak ve adalet ve demokra-
sinin altindadir, o halde onun cürümlerine karsi suc duyurusunda bulun-
mak bir haksizlik degil, görevdir. Madem görevdir ve madem Türkiye'
de hic bir kurum ve kurulus, hak ve adalet ve demokrasi'nin üstünde o-
lamaz, o halde onlarin tek dayisi ve koruyucusu da, cinayet örgütleri
degil, hak ve adalet'tir ve yasalardir ve siyaseten de demokrasi'dir.

Hak ve Adalet'in halka egemenligini kabul etmeyenler, kendilerini bir
cinayet ve zulüm örgütüne dönüstürmüs olurlar! Bu dönüsümü kabul
etmeyenler, seslerini cikarmak zorundadirlar. Ses cikarmayanlar, cina-
yet örgütlerinin zulüm ve katliamlarina ortak olmus olurlar. Ortaklik is-
temeyenler, seslerini cikarsin.

Yediyüz binlik TSK gibi koca bir ordunun Genel Kurmayi'na dayilik
etmeye kalkmakla bu kurumun ordusuna hakaret etmekte olan Türk
Intikam Teskilati'ni, Türk Polisi ve Istihbarati derhal cökertmelidir.

TSK'ya dayilik yapmaya kalkan cinayet örgütleri de bilmelidir ki; TSK
mafyanin ordusu degil, Türkiye Halki'nin ordusudur. Ve bu ordu yasa-
lar karsisinda sorumsuz degil, sorumludur. Sorumlu bir kurum da, suc
islediginde hesap vermek zorundadir. Dolayisiyla onun isledigi suclar
karsisinda Türkiye'nin gercek sahibi olan Türkiye Halklari da sessiz
kalamazlar!

Özetle; biz demokratlar, cetelerin avukatligini yapan siyasetcileri ve
TSK'ne dayilik yapmaya kalkan ceteleri ve kendilerini hukuk ve yasa-
larin üstünde tutan askerleri Türkiye'de görmek istemiyoruz!

Siyasal egemenligin sahibi Türkiye Halki, yasadisi ve demokrasi harici
bütün pislikleri mutlaka temizleyecektir ve temizleyecegiz!

Not: TSK avcilari, Kürt bölgesinde avlanmasi yasak olan bir CEYLAN'
i vurmuslar. Bu haksiz vurus karsisinda Genel Kurmay nicin susuyor? Ni-
cin "bu bir kazaydi" veya "kasitsiz bir vurustu" demiyor? Nicin bu hata(?)
sindan dolayi özür dilemiyor? Nicin " bu tür hatalar bir daha tekrarlanma-
yacaktir" demiyor?

Evet, siyasal konularda susmak ve isledigi suclar hakkinda konusup özür
dilemek ve hesap vermek, TSK'lilarin boyunlarinin borcudur. Herkes bor-
cunu ödemelidir.


Zaman: Yeni Cag'in dokuzu, Ekim ba$i.
Mekan: Avrupa.
Makam: Uyari.
Boyut: Muranizm.

YAYINLAYAN
AVRUPA MURANISTLERI
* * *

Keine Kommentare: