Mittwoch, 21. Oktober 2009

CENNETE KAÇ KİŞİ GİRECEK?

CENNETE KAC KISI GIRECEK?

tam gercegi kendinden baskasi bilmeyen ALLAHin adiyla


Bu bildiride:

1- Cennete kac kisi girecek?

2- Insanlar nicin diriltip hesaba cekileceklerdir?

3- Insanlarin daha dünyada iken cezalandirilmalari veya mükâfâtlan-
dirilmalari daha dogru ve adaletli olmaz miydi?

4- Cennetteki sürekli zevk, lezzet ve mutluluk insani biktirmaz mi?

5- Cehennem nicin ebedî olacaktir?

6- 2012 yilinda kiyamet kopacak mi?

7- Kiyamet ne zaman kopmaz? Ve

8- Bir gün dünyada tüm acilar bitecek mi? Suallerinin cevabini bula-
caksiniz. "Cennete kac kisi girecek" sualiyle cevabimiza basliyoruz.

Bu sualin cevabini verebilmek icin insanlik dünyasinda ya$amis in-
san sayisini bilmek gerekiyor. Dinsel ve bilimsel verilerden yola ci-
karak ulasacagimiz sonucta kiyametin 2121-2126 yillarinda kopaca-
gini kabul edersek, ilk insandan son insana kadar dünyamiza (kaba
bir hesapla) 300 ila 600 milyar insan gelip gitmis olacaktir.

(Eger kiyametin tarihi daha ileriye alinacak olursa, bu halde insan
sayisi da daha kabarik olacak demektir. Meselâ insanligin "bin yil"
daha ya$ayacagi farzedilirse, bu halde kiyametten sonra diriltilecek
insan sayisi yani 600 milyarin üzerine 100-150 milyar daha eklemek
gerekecektir. Fakat "bin yil daha ya$amak" demek, dünyanin nüfu-
sunun devamli artmasi demektir. Bu da, daha fazla gida ve enerji ih-
tiyaci ve mekân darligi ve cevre kirliligi demektir. Ama bugün 6-7 mil-
yarlik dünya nüfusunun yarisindan cogunun fakir, bunun yarisinin ya-
risinin da aclik icinde oldugu düsünülürse, insanligin degil bin yil, bel-
ki yüzon bes yil daha zor ya$ayabilecegini görürüz.)

Simdi biz bu hesabi "600 milyar insan" üzerinden ele alip sonuca
varmaya calisalim.

Allah'in insanlari dine dâveti 600 milyar insanin yarisina ulasmis ol-
sun. Bu takdirde 300 milyar insana Allah'in dâveti ulasmadigindan
veya ulastirilamadigindan (bu durumda olanlardan Allah hesap sor-
mayacagindan) o kadar insan; cennetlik olur.

Geri kalan 300 milyar insan ise; bunlara Allah'in dâveti ulasmis oldu-
gundan, sorumludurlar.

Bu kadar insanin da Allah'a inanmis oldugunu kabul edelim. Bu inan-
mis insanlarin da 200 milyari iyilikci, 100 milyari da kötülükcü (bu-
nun tersi de olabilir) olmussa, 100 milyar insan kötülükleri kadar ce-
hennem hapsine atilacak ve ancak cezalarini cektikten sonra cenne-
te girebilecekler demektir. Cünkü Allah'a inanclari var ve bazi iyilik ve
ibadetleri de olmus olabilir. Allah da "adaletli" oldugundan, onlarin bu
inancini ve bazi iyiliklerini bosa cikarmayacaktir.

600 milyar insandan 6 milyari da Allah'i inkâr etmis kabul edilirse,
cennete girecek ve cennette kalacak insan sayisinin 594 milyar ol-
dugunu buluruz.

Tabii bu hesap, kaba ve tahmini bir hesaptir. Gercek, tam hesabi an-
cak insanlarin sahibi Allah bilir.

Bu hesaptan anlamaliyiz ki, insanligin cogunlugu cennetlik, 6 milyar
gibi cok kücük bir azinlik da inkârlarindan veya sahte tanrilar icad et-
tiklerinden dolayi "ebedî cehennemlik" olur.

(Cennete girecek insan sayisini "cok abartili" bulanlar olabilir. Ama
dünyada dahi cok az insanin hapis hayati ya$amakta oldugu ve geri
kalan insanlarin "bir tür cennet kabul edebilecegimiz bir hürriyet icin-
de" ya$adiklari düsünülürse, cennete girecek insan sayisinin da pek
abartili olmadigi görülecektir.)

Yine bu hesaptan cikarmaliyiz ki, (Yehova $ahitleri'nin iddiasinin ak-
sine) Allah bütün kötüleri yok etmez. Cünkü Allah, mutlak adalet sa-
hibi oldugundan, kötülere ancak kötülükleri kadar ceza verir. Iyiligini,
kötülügünü tartmadan inancli kötüleri yok etmek ise, büyük bir ada-
letsizliktir. Allah ise böyle bir adaletsizlikten arinmistir.

Bu hesaptan $unu da görmeliyiz ki; 300-500 milyar cennetlik insan
icin $u dünya hic yeterli bir yer degildir. 6 milyar insana zor yeten
bir dünya, 500 milyardan fazla insana elbette yetemez. Bu halde
Allah, günesten daha büyük bir yildizi veya bir galaksiyi bir cennet
haline getirecek ve cennetlik insanlari da oraya nakledecek demek-
tir. Bundan da anlamaliyiz ki, âhiret inkârcisi Yehova $ahitleri'nin
"cennetin dünyada kurulacagi ve cehennemin olmayacagi"na dair
iddialarinin bir gercegi ve gecerliligi yoktur ve olamaz.

Burada $öyle bir sual sorulabilir: "Inkârcilar icin ebedî bir cehennem,
Allah'in adaletiyle uyusuyor mu?"

Uyusuyor! Cünkü inkârci bir insan, Allah'i inkâriyla, kâinatin anlamini
katledip yok ettiginden ve Allah'a en büyük hakareti yapmis oldugun-
dan, ona kâinat büyüklügünde cok büyük bir ceza vermek gerekiyor.
Bu ceza da ancak ebedî bir cehennem hapsi veya o inkârciyi yok et-
mek olabilir. Fakat Allah'in merhameti o inkârcinin yok edilmesine i-
zin vermediginden (cünkü azap icinde de olsa, varlik yokluktan daha
iyidir), ebedî cehennem o inkârci icin kacinilmaz oluyor ve olmaktadir.

Hem yukaridaki hesaptan $unu da cikarabiliriz ki, kiyamet koptuktan
sonra ölmüs bütün insanlar hesap vermek icin yeniden diriltildiklerin-
de, bu kadar cok kalabalik insan toplulugu, daglari ve denizleri yok e-
dilmis dümdüz yeryüzünde 100-150 milyar metrekarelik bir alani kap-
layacak ve orada hesap vermek icin toplanacaklardir. (Yani bu, "Bü-
yük Mahkeme Günü" dünyanin 5-6 kitasindan bir-ikisinin [meselâ As-
ya ile Amerika kitasinin] tamamen insanlarla dolacagi anlamina gelir.)

Insanlar nicin diriltip hesaba cekileceklerdir?

Cünkü dünyada pek cok insan hakkini alamadan veya cezasini bula-
madan ölüp gitmektedir. Bu gidisin böyle kalmasi ise büyük bir ada-
letsizliktir. Adaletsizlikten arinmis olan insanlarin sahibi Allah ise bu
hale izin veremeyeceginden ve "kimin ne kadar iyiligi ve kimin ne ka-
dar kötülügü var" ortaya cikarmak ve hakettiklerini verebilmek icin in-
sanlarin yeniden diriltilmesi ve Büyük Mahkeme'de hesaba cekilme-
leri gerekli olmustur.

Insanlarin daha dünyada iken cezalandirilmalari veya mükâfâtlandiril-
malari daha dogru ve adaletli olmaz miydi?

Belki olabilirdi. Fakat dünya böyle bir neticelendirme icin yeterli bir
yer olmadigindan, bu hesap daha genis ve yeterli bir âleme birakil-
mistir. Cünkü meselâ; Hitler, Mussolini, Lenin ve Stalin gibi yüzbin-
lerce insani haksizlikla katlettirmis zalimleri bu dünyada cezalandir-
mak istesek, onlari yüzbinlerce defa öldürüp diriltmemiz gerekiyor ki,
hakettikleri cezayi bulmus olsunlar. Ama onlarin iktidarlari dönemin-
de kimsede bu cezalandirmayi yapabilecek kuvvet olmadigi gibi, on-
lari tekrar tekrar diriltip öldürebilmek veya milyarlarca sene azap vere-
bilme gücü, ancak insanlari öldürüp diriltebilen Allah'ta vardir ve O'n-
dan baskasinda bu kuvvet ve kabiliyet ve zaman bulunmuyor.

Hem meselâ bu dünyada on kisiyi haksizlikla öldürmüs bir kimseyi
cezalandirmak istesek, o kimseyi biz ancak bir kere idam edebiliriz.
Yani dokuz kere cezasiz kalmis olur. Yani bu dünyada "tam adalet"i
gerceklestirebilmemiz mümkün degildir. Bu da, Allah'in adaletine ve
haksizliga ugramis hak sahiplerine uygun olmayacagindan, adaletin
tam gerceklestirilecegi bir yerin varligini gerekli kilmaktadir. "Kötüleri
yok etmek" ise, bir yönde onlari cezadan "kurtarmak" demek olaca-
gindan, adalete zittir. (Demek nereden bakarsak bakalim, Yehova $a-
hitleri'nin iddialarini hakli cikaracak bir gercek ortada bulunmuyor. De-
mek Yehova $ahitleri'nin, kendi keyfî ve zorlama Kitap yorumlarini bi-
rakip, ya Incil'deki, ya da Kur'an'daki âhiret inancina teslim olmaktan
baska careleri kalmiyor. Aksi halde dinleri, Allah katinda gecersiz ola-
cak ve insanlari yaniltmis olduklari icin de cezaya ugramalari gereke-
cektir. Demek asil kendilerinin "seytanin izinde yürüdüklerini" görme-
leri ve "uyanma"lari ve Isa, Musa ve Muhammed'in tek Tanrili ve Âhi-
retli birlesik "Gercek Din"ine girmeleri gerekiyor.)

Hem meselâ Allah'i inkâr etmis ve inkâriyla tövbesiz ölmüs bir ateisti
cezalandirmak istesek, onu kâinatin saniyeleri adedince öldürüp di-
riltmek (cünkü Allah'i inkâr, kâinatin mânen katledilisi demektir) veya
ona ebedî bir azap vermek gerekiyor. Böyle bir cezalandirmaya ne
insanligin gücü yeter ne de dünya ve kâinattaki zaman yeter. I$te bu-
nun icin ebedî bir âlemin yaratilmasi yani âhiretin kurulmasi ve cehen-
nemin ortaya cikarilmasi ve $u anda Allah katinda var olan cennetin
de insanliga yaklastirilmasi gerekli olmustur.

Cennetteki sürekli zevk, lezzet ve mutluluk insani biktirmaz mi?

Eger zevk, lezzet ve mutluluktan daha iyi bir sey olsaydi, insan gider
onlari arardi. Fakat cennet, "en saadetli yer" oldugundan ve ondan da-
ha saadetli bir yer bulunmadigindan, cennette SIKILMA olmayacaktir.
Hem cenneti birakmak isteyen bir insan, karsisinda ancak cehenne-
mi bulacaktir. Bunun icin kimse cennetten bikmaz, usanmaz. (Ancak
Allah'in huzuruna cikmanin ve O'nun güzelligini seyretmenin, cennetin
lezzet ve mutlulugundan bin kat daha fazla oldugunu da unutmaya-
lim.)

Cehennem nicin ebedî olacaktir?

Allah ebedî oldugu icin cennet ve cehennem de ebedî olacaktir. Hem
bazi cin ve insanlarin suclari ve seytanin kötülügü cok büyük bir ceza-
yi gerekli kildigindan, cehennemin de ebedî olmasi lâzim gelmektedir.
Eger ebedî bir cehennem olmazsa, (bir seyin kiymeti onun ziddiyla
anlasildigindan) cennetin de bir anlami kalmaz. Cennetin kiymetini
söndürmemek icin cehennem de ebediyen var olacaktir. Cehennemin
varligini gördükce ve bildikce de, cennetlikler cennetten hic SIKILMA-
yacaklardir.

(Buraya kadar yazilanlar gösteriyor ki, bazi kimse ve tarikatlarin:
"Cennete 3-5 milyondan fazla insan girmeyecek" demelerinin bir asli
ve gercekligi yoktur.)

2012 yilinda kiyamet kopacak mi?

"Maya Takvimi" esas alinarak ileri sürülen bu iddianin bir gercekligi
yoktur. Cünkü bunu tasdik edecek ne bir kesin bilimsel bilgi, ne de
dinsel bir ayet vardir. Dolayisiyla bu iddiayi ciddiye alip kendimizi
korku ve endise icinde birakmamaliyiz. Ama bizim verdigimiz kiya-
met tarihini tasdik edecek Hz. Muhammed'in bazi sözleri var. Bu
sözlerden birisi: "Benim mümin milletimin ömrü 1500 yili fazla gec-
mez" demis olmasidir. 14 asir önce söylenmis bu sözü Kur'an da:
"Kiyamet yaklasti" diyerek tasdik etmektedir. Yani insanligin 100
veya 110 yildan fazla bir ömrü kalmadi. Bilimin verdigi "küresel isin-
ma" alarmlari ve bunun getirecegi "önlenemez sonuclar" da, kiya-
metin, burnumuzun dibinde oldugunun kanitidir. Bu halde 2012 yili,
"kiyamet tarihi" degil, belki "mutsuzluk cagi"nin sona erecegi bir
takvim ba$i olabilir.

Kiyamet ne zaman kopmaz?

Deccal cikip tanriligini ilân etmedikce ve Hazret-i Isa da gökten inip
onu öldürmedikce; ve Filistinliler özgürlük ve devletlerine kavusmadik-
ca; ve TIP ölümü öldürmedikce; ve bilim i$inlamayi gerceklestirmedik-
ce; ve bütün dinler birlesmedikce; ve Mesih Mehdi'nin yaninda (veya
arkasinda) ibadete durmadikca kiyamet kopmaz.

Bir gün dünyada tüm acilar bitecek mi?

Acilar kendiliginden bitemez. Ancak biz, haksizlik ve adaletsizlik ve
namussuzluklara son verirsek, bununla savaslar son bulur, barisi ge-
tirebiliriz. Eger biz, fakir ve muhtaclarin yardimina kosarsak, fakirligi
ortadan kaldirabilir, acliktan ölümleri durdurabiliriz. Bunlarla birlikte
Allah'in emir ve isteklerine de teslim olursak, bununla da gercek mut-
lulugu yakalamis oluruz. Eger bütün bunlari 2020 yilina kadar gercek-
lestirmemiz mümkün olursa, 2020 ila 2080 yillarini bir "mutluluk cagi"
yapabiliriz. Simdi bütün insanligin yeni hedefi bu olmalidir. Eger biz,
iyi ve iyilikci kimseler olursak, yüce Allah dogal felâketleri de üstü-
müzden kaldirir. Bununla birlikte 20-30 yil icinde bütün hastalik ve sa-
katliklari da tedavi edebilir hale gelecegiz. Bütün bunlar da, kisa bir
müddet olsa da, "dünyanin cennete dönmesi" demektir. Böyle bir
cenneti nicin istemeyelim? Ve böyle bir cennet icin nicin calismaya-
lim? Din de zaten bu cenneti yaratabilmemiz icin gönderilmistir. In-
sanlik ise bunun kiymetini bilmediginden, dünyayi cehenneme cevir-
mektedir.

Dünyamizi cennete cevirmeye calisirken $unu unutmayalim: Dünya-
da ebedî bir cennet yoktur ve olmayacaktir. Cünkü dünyamiz (yuka-
ridaki hesaplardan da görülecegi gibi) ebediyet icin elverisli bir mekân
degildir. Cünkü dünya ve insanligin sahibi olan Allah'in da bir hesabi-
kitabi vardir. Bunun icin Allah ebediyeti baska bir dünyada kuracaktir.
Bu sebeple de dünyamizin bir "sonu" olacaktir. Bu son da, 2090 yi-
lindan itibaren insanligin ve dünyamizin bozulmaya baslamasiyla bas-
layacak ve 2121-2126 yillarinda da dünya ve insanligin ömrü bitmis
olacaktir. Bu bitisi de yüce Allah 15 asir önce "kiyamet yakindir" di-
yerek haber vermistir. Bizler ise, kiyamete 1500 yil yaklasmis olan
"son cag" insanlariyiz. O halde bu "son cag"imizin kiymetini bilelim
ve onu bir "Mutluluk Cagi" yapmak icin calisalim. Bu "son firsat"i ka-
cirmayalim.

Ey insanlar!

Bir lokma ekmek ve bir yudum su icin koskoca bir kâinatin calistiril-
digini ve sizin ya$atilmaniz icin kâinat kadar büyük masraflarin yapil-
digini unutmayiniz. O halde sizlere nihayetsiz iyiliklerde bulunmakta
olan yüce Ya$atici'nin yaptiklarina karsi, siz de saygi, sevgi ve tesek-
kürle karsilik veriniz, gercek insanligi kazaniniz.

TANRINIZ TEKTIR. COCUGU VE ORTAGI YOKTUR.
ISA, MUSA VE MUHAMMED; ALLAH'IN KULU VE ELCISIDIR.

Zaman: Yeni Cag'in dokuzu, Ekim sonu.
Mekan: Avrupa.
Makam: Gercekler.
Boyut: Muranizm.

YAYINLAYAN
AVRUPA MURANISTLERI
* * *

Keine Kommentare: