Freitag, 19. April 2019

ABD YÖNETİMİNE TERÖR UYARISI!

          ABD YÖNETİMİNE TERÖR UYARISI!

        kimin ne yaptığını ve yapacağını görmekte
            ve  bilmekte olan tekTANRInın adıyla

ABD yönetimi, İran Devrim Muhafızları'nı "terör ör-
gütü" olarak kabul etmiş bulunuyor. Halbuki Devrim
Muhafızları Amerikan askerlerine karşı bir saldırıda
bulunmuş değildir. Eğer Devrim Muhafızları teröre
destek veren faaliyetlerde bulunmuşlarsa ve bunu
devam ettiriyorlarsa, bu takdirde tabii ki ABD yöne-
timi o Muhafızlar Ordusu'nu terör örgütü olarak ilân
edebilir. Buna da hakkı olur.

Şimdi konuyu Türkiye ile ilgili olarak PKK'nın Suriye
kolu YPG'ye getirelim. Ve devam edelim: Eğer
ABD'nin Devrim Muhafızları'nı terör örgütü ilân et-
me hakkı varsa, Türkiye'nin de, onun terör örgütü
olarak kabul ettiği YPG'ye destek veren Amerika
Birleşik Devletleri ordusunu "terör ordusu" ilân et-
me hakkı olur. Ve ABD ordusu şu anda YPG terör
örgütüne destek verdiği için bir "terör ordusu" ka-
bul edilir. Ve ABD ordusu şu anda bir "terör ordu-
su"dur. Bu durum da, Türkiye'ye ABD terör ordusu-
na karşı savaşma hakkı kazandırmaktadır.

Bu kazanç ise, Türkiye ile ABD arasındaki müttefik-
liği bitirmektedir ve müttefiklik bitmiştir; eğer ABD
yönetimi ve ordusu YPG'ye verdiği desteği kes-
mezse. Bu da Türkiye'nin Nato'da bulunmasını an-
lamsız hale getirmektedir. Şimdi ABD yönetimi
ve Pentagon kararını vermelidir: YPG'ye desteği
kesip Türkiye ile müttefikliğe devam mı, yoksa
YPG'ye desteği devam ettirip Türkiye'nin düşmanı
olmak mı?

Bu işin şakası yoktur! ABD yönetimi ve Pentagon
bir ay içerisinde kararlarını vermelidirler. Çünkü
Türkiye'nin şu anda hem YPG terör ordusunu ve
hem de o terör ordusuna destek vermekte olan
ABD ordusunu ve askerlerini vurma hakkına sahip-
tir ve Türkiye bu hakkına sahip çıkacak ve gerekeni
yapacaktır.

ABD yönetimi ve Pentagon kararlarını verirlerken
şu hususlara dikkat etsinler:

1- Bir terör örgütü başka bir terör örgütüne karşı
savaşmakla meşruiyet kazanmaz. (Yani bir hırsız
başka bir hırsızın malını çalmakla hırsızlık kimli-
ğinden kurtulmaz.)

2- Türkiye'ye karşı savaşmakta olan PKK terör ör-
gütünün kolu olan YPG'ye, ABD'nin meşruiyet ver-
me hakkı yoktur. Bu konuda Türkiye'nin olurunu
almak zorundadır.

3- ABD'nin Suriye'de (yani başkasının memleketin-
de) ordu kurmaya ve silahlandırmaya hakkı yoktur.
Böyle bir hakkı kazanabilmesi için Suriye hüküme-
tinden izin alması gerekir. Bu izni alabilmek için de,
500 bin sivil halkın katliamcısı Beşar Esad'a meş-
ruiyet vermesi gerekir. Eğer ABD Beşar Esad'ın
diktatörlüğünü ve katliamlarının hak olduğunu ka-
bul ediyorsa, ondan izin almayı da kabul etmelidir.
Eğer Esad'dan izin almak isterse, Esad ABD'nin
Suriye'de Kürtlerden bir ordu kurmasını ve onun
silahlandırılmasını istemeyecektir.

(Eğer ABD Esad'ın katliamlarını meşru olarak gö-
rüyorsa, bu takdirde Venezuela'da Maduro da bü-
tün muhaliflerini yok etme hakkı kazanır.)

(Yine bunun aksi olarak eğer ABD Esad'ın katliam-
larını meşru görmüyorsa, Mısır'da Sisi'nin katliam-
larınını da meşru görmemek zorunda ve oradaki i-
damları durdurup, hapse atılmış olan bütün demok-
rat Müslüman Kardeşleri serbest bıraktırmalıdır.)

Eğer ABD Esad'a meşruiyet vermiyorsa, onu de-
virmesi gerekir. Onu devirmiyorsa, ordu kurma
hakkını da kazanamaz. Yani şu anda ABD'nin YPG'
yi silahlandırması, gayri meşru bir olaydır. Bu gayri
meşruluk sebebiyle hem Türkiye'nin, hem Esad'ın
ABD ordusuna savaş açma hakkı bulunuyor. Eğer
ABD askerlerini Suriye'den çekmeyecek olursa,
hem Türkiye hem Esad bu askerleri vurabilir.

4- Eğer ABD YPG'ye meşruiyet kazandırmak isti-
yorsa, (Esad'dan izin almaktan başka), bir de YPG,
PKK ile olan bağını koparmalıdır. Fakat bu kopar-
ma lâf ile olmaz. Bunun bir isbatı olmalıdır. Bu isbat
için de YPG, PKK'nın bütün şeflerinin yakalanıp ce-
zâlandırılmasını kabul etmeli. Bu kabul ediliyorsa,
ABD o PKK şeflerini hemen yakalamalı veya yok
etmeli ve ölülerini de dünya medyasına göstermeli-
dir. Bu iş yapılmadan ve gerçekleşmeden YPG
meşruiyet kazanamaz. Bu delilden başka YPG bir
de Türkiye'ye saldırmayacağına dair ABD'den ala-
cağı 100 milyar doları Türkiye yönetimine güvenlik
delili ve bedeli olarak ödemelidir. Eğer YPG 10 yıl
boyunca Türkiye'ye bir saldırıda bulunmazsa, Tür-
kiye bu paranın 50 milyarını geri öder. Bir 10 yıl
daha saldırı olmazsa, Türkiye paranın geri kalanını
da öder ve yeni bir anlaşma yapılır. Eğer YPG Tür-
kiye'ye bir saldırıda bulunacak olursa, o paralar
Türkiye'nin elinde kalır.

Ayrıca YPG meşruiyet istiyorsa, Suriye'deki Kürt
halkının çoğunluğunun rızasını da almalıdır. Ço-
ğunluğun kabulünü alabilmek için de YPG, zihniye-
tini değiştirip müslümanlaşmalıdır. Çünkü Suriyeli
Kürt halkının çoğunluğu müslümandır. Başlarında
da müslümanları görmek isterler, yoksa dinsiz
marksistleri değil!

5- ABD'nin Suriye topraklarını bölme hakkı yoktur.
Dolayısıyla ABD Kürtlere özerklik veremez veya
onlar için Suriye'de ayrı bir devlet kuramaz. Eğer
Kürtlerin özerkleşme hakkı varsa, yüzde seksenlik
Suriyeli Arapların da demokratikleşme hakkı vardır.
Suriyeli Araplar demokratikleşmeden, yüzde 6'lık
Kürtlere özerklik verilemez. Suriyeli Arapların de-
mokratikleşebilmesi için de Beşar Esad'ın devril-
mesi ve cezâlandırılması gerekir.

Birleşmiş Milletler ve bütün dünya hukukçuları bir-
araya gelip baksınlar; bu şartlarda bir haksızlık var
mı? Eğer varsa, bizi uyarsınlar.

Evet, eğer ABD YPG'ye meşruiyet kazandırmak
istiyorsa ve kendi ordusunu da terör ordusu olmak-
tan kurtarmak dilerse, yukarıdaki 5 şartı yerine ge-
tirmelidir. Aksi halde YPG'ye olan desteğini kesip
Suriye'yi terketmelidir. Eğer bunların hiçbirini yap-
maya yanaşmazsa ve Mayıs ortasına kadar kararını
vermezse, Türkiye hem YPG'yi hem de ona des-
tek olan ABD ordusunu ve bu orduya arka çıkacak
olan Avrupa ve Arap ordularını vurmak zorunda ka-
lacak ve ABD ordusu ve ona arka çıkan Avrupa or-
duları da "terör ordusu" ilân edilecektir. Çünkü bu
terör ordusuna destek veren ordular, "terörist" hüvi-
yeti kazanırlar.

Eğer Rusya ve İran bu terör ordularına karşı savaş-
mayı kabul etmezlerse, Suriye'yi terketmelidirler.
Terketsinler ki, Türkiye Avrupa ve ABD'nin terör
ordularına karşı rahatça savaşabilsin.

ABD yönetimi yukarıdaki şartları verilen tarihe kadar
kabul etmediği takdirde Türkiye, YPG terör ordusu-
nu ve ona destek verecek olan AB ve ABD terör
ordularını yok etmek için harekete geçmek zorun-
dadır. Eğer Türkiye bu zorunluğu kabul etmeyip
AB ve ABD'ye boyun eğerse, bir yüz yıl boyunca
bağımsızlığını kaybedecektir. Türkiye ve Türkiye-
liler bu kaybı kabullenemezler. Yani: Savaş kaçınıl-
mazdır.

Peki, Türkiye bu savaşı kazanabilir mi?

AB ve ABD'nin terör orduları karşısında Türkiye bu
savaşı ancak bir mûcize ile kazanabilir. O mûcize
de: Yerlerin ve göklerin tek tanrısı Allah'a dayan-
maktır.

Türkiye bu savaşı kazanırsa, dünya liderliğinde yü-
rümeye başlayacaktır. Eğer kaybederse, bir yüz yıl
boyunca AB ve ABD'nin boyunduruğu altında ka-
lacaktır.

Eğer bu savaşı ABD kaybederse, imparatorluğu
sona erecektir. İmparatorluğunu kaybetmemek için
de kendini Türkiye'ye saldırmak zorunda hissede-
cek ve AB ordularını da yanına alarak bu saldırısını
gerçekleştirecektir.

İmza: Mehdiyet Makamı.


Not 1: Türkiye yönetimine uyarı! ABD yönetiminin
Devrim Muhafızları hakkında verdiği kararın ölçüsü-
ne göre, Türkiye de YPG terör örgütüne desteğini
kesmeyen ABD askerlerini terörist ilân edip, onları
vurabilir. Türkiye bu hakka sahip olmuş durumdadır.

Not 2: Rusya ve İran askerleri de Suriye'deki ABD
askerlerini vurma hakkı kazanmış durumdadırlar. A-
ma eğer Rusya YPG'ye destek vermeye kalkacak
olursa, bu sefer Rusya askerleri de terörist ilân
edilir ve vurulur.

Not 3: Türkiye'nin dikkatine! AB ve ABD orduları
Türkiye'yi zayıf ve güçsüz görüp onun denizlerine
tecavüz edeceklerdir. Türkiye karşılık verince de
ona saldıracaklardır. Ama bu saldırıdan önce onu
Nato'dan uzaklaştıracaklardır. Bahane olarak da;
"Nato'nun düşmanı olan Rusya'yla işbirliği yapmak"
olacaktır.

Not 4: Amerika Birleşik Devletleri'nin Suriye ve Ak-
deniz'de Türkiye'ye karşı yapacağı saldırılarda
Rusya, Türkiye'nin yanında olmayacaktır. Çünkü
Rusya savaşmak isteseydi, ABD'yi Suriye'den atar-
dı. İran da Türkiye'nin yanında olamaz.Çünkü ABD'
yi altedecek gücü yoktur. Avrupa ve İngiltere zaten
Türkiye'nin yanında olmazlar. İngiltere'deki İngiliz
muhaliflerin de ABD ile başedecek güçleri yoktur.
Çin ise, o da Türkiye için savaşmak istemez. Geri-
ye ne kalıyor? Yani Türkiye, ABD'nın saldırıları kar-
şısında yalnız kalacaktır. Tabii bu, dünyevî açıdan
böyledir. Ama mânevî açıdan önümüzdeki bu sa-
vaşta Allah ve Mehdisi Türkiye'nin yanında olacak-
tır. Bakalım, bu savaşta Allah ve Mehdisi mi galip
gelecek, yoksa ABD ve ortakları mı? Yakında gö-
receğiz!

Not 5: Suriye ve Akdeniz savaşlarında Avrupa Birli-
ği ülkeleri, Suudi Arabistan, BAE, İsrail, Mısır ve İn-
giltere; Türkiye'ye karşı ABD'nin yanında olacaklar-
dır. Tabii sahte mehdi Fetullah Gülen de ABD'nin
yanında bulunacaktır. Hatta şu an Fetullah Gülen,
Türkiye'nin nasıl altedileceğine dair ABD yönetimi-
ne akıl hocalığı yapmaktadır. Zaten 16 Temmuz
2016 tarihine kadar olan bütün askerî bilgiler Fe-
tö'nün elinde ve ABD ile paylaşmış durumdadır.
Türkiye'nin bu zayıf görünen hali karşısında ABD,
Suriye ve Akdeniz'de Türkiye'den taviz isteyecek-
tir. İstediği verilmezse saldıracaktır veya Türkiye'
nin karşı koyması karşısında savaşacaktır. (Yani
dünya liderliğine adım atmak isteyen Türkiye,
-Çanakkale'de olduğu gibi- bütün dünyaya karşı
tek başına dövüşmek zorunda kalacaktır.)

Not 6: Eskiden düşman, Sovyet Sosyalist Cumhu-
riyetler Birliği idi. Şimdi Türkiye'nin yeni düşmanı
"Avrupa ve Amerika Kapitalistler Birliği"dir. Yani
Türkiye, kapitalizmin azgınlaşmış ve zâlimleşmiş
kısmına karşı savaşacaktır.

Not 7: ABD'nin Ege'de, Suriye'de ve Doğu Akde-
niz'de hiçbir hakkı yoktur. Fakat hile ve aldatmalarla
hak iddia edecek ve Türkiye'nin karalarına ve sula-
rına tecavüz edecektir. Bunu da, daha fazla menfa-
at elde edebilmek ve İsrail'in zulüm ve haksızlıkları-
nı koruyabilmek için yapacaktır. Ama zararlı çıka-
caktır.

Not 8: Nato Türkiye için boş bir güvenliktir. Çünkü
Türkiye'nin savunma ihtiyaçlarını karşılamaktan ka-
çınan ve engel olan bir ABD, Nato'nun Türkiye'ye
hizmet etmesini istemez. Bu sebeple eğer ABD
Türkiye'yi Ortadoğu'daki emellerine engel olarak
görürse, kendisi Nato üyeliğinden çıkarak, Nato'nun
dağılmasını sağlayabilir.

Türkiye bundan sonra Nato'dan yardım görmeye-
cektir. Çünkü ABD Türkiye'nin müttefiki değil, düş-
manıdır. ABD İsrail'in haksızlıkları arkasında dur-
duğu müddetçe de bu düşmanlık devam edecek-
tir. Bu düşmanlık devam ettiği müddetçe de Türki-
ye Nato'dan faydalanamayacaktır. Bunun için Nato
Türkiye için bir avuntudur.

Türkiye kendine sormalıdır: "Nato kime hizmet e-
diyor, kime hizmet eder?" Sovyet ve Komünizm
tehlikesi yoktur. Ama şimdi o tehlikenin yerini Av-
rupa ve Amerika Kapitalistler Birliği (AAKB) dol-
durmuştur. Türkiye bu tehlikeli birliğin Nato'suyla
kime karşı savaşacaktır? Türkiye onların emellerine
mi hizmet edecektir? Hizmet edebilir mi? Türkiye
bunu yapamayacaktır. Onlar da kendilerine hizmet
etmeyen bir Türkiye'yi istemeyeceklerdir ve istemi-
yorlar. Türkiye aleyhinde Ermeni dosyası açan Av-
rupa ve Amerika ülkeleri Türkiye'nin dostu mudurlar
ki, Türkiye için savaşsınlar? Türkiye için asla savaş-
mayacaklardır. Çünkü Türkiye dünya liderliğine a-
dım atmak isteyen bir ülkedir. Ancak bu adımların-
dan vazgeçerse, o ülkeler Türkiye'nin dostu olurlar.
Türkiye ancak bu durumda Nato'dan yarar görür.
Türkiye onların keyfine uyabilecek midir? Uyama-
yacağına göre; Nato bitmiştir!

Not 9: Gel Amerika gel! Sana ait bütün terör ordu-
larını topla da gel! Türkiye'yi karşında bulacaksın.
Çünkü senin hiçbir haklılığın yok! Sen, çıkarlarını
tanrı yapmış haydut bir devletsin. Çünkü çıkarlarına
boyun eğiyorsun, Tanrı'nın hak ve adâletine boyun
eğmiyorsun! Haydut devletlerin dünyaya hükümdar
olma hakları yoktur. Haksızlıkta olduğun için de ya-
kında yıkılacaksın! Ey haydutlaşan devlet Amerika!
Eğer Tanrı'nın hak ve adâletine boyun eğip haydut-
luğuna son vermezsen, girişeceğin savaşlarda
Tanrı'yı yanında bulmayacaksın. Bu da senin yenil-
gin demektir! Senin yenilgin demek, imparatorluğu-
nun sonu demektir! Müzisyenlerin, "İmparatorluğa
Veda" şarkısını yapsalar iyi olacak...

İmza: Mehdiyet Makamı.

Not 10: Bu bildiri, uluslararası diplomatik platformda
paylaşılmıştır.


                                 Tanrı tektir.
   İsa, Musa ve Muhammed O'nun kulu ve elçisidir.


Zaman:  Yeni Çağ'ın ondokuzu, Nisan ortası.
Mekan:  Avrupa.
Makam: Uyarı ve Hakka dâvet.
Boyut:    Muranizm.

                                                   YAYINLAYAN
                                       AVRUPA  MURANİSTLERİ
                                       *   *   *




Keine Kommentare: