Freitag, 4. Mai 2018

TÜRKİYE'DEKİ BÜTÜN PARTİLERİ DOĞRULUĞA DÂVET EDİYORUZ!




               TÜRKİYE'DEKİ BÜTÜN PARTİLERİ
                DOĞRULUĞA DÂVET EDİYORUZ!

        insanlara doğruluğu emreden ALLAHın adıyla


Önce "bir partinin doğruluğu nedir?" diye soralım.
Bunun cevabı; "vatana, millete, devlete hizmet et-
mesidir" olur. O halde doğru parti; vatana, millete
hizmet için varlık gösteren ve bunun için çalışan
partidir. Bu gaye ve hedef için varlık göstermeyen
partiler de, "eğri parti"dir. Eğri partiler; vatana, mille-
te hizmet etmezler; millete tahakküm için varlık gös-
terirler. Bozgunculuk için çalışırlar ve iyiyi yıkmak
için uğraşırlar.

İyiyi yıkmak için çalışan bir parti, "kötü parti"dir. Kö-
tüyü yıkmak için çalışan da, "iyi parti"dir. Yalnız bir
partinin adının "iyi" olması, onu "iyi parti" yapmaz.
Onun "iyi parti" olabilmesi için, ülkesini ve milletini
kalkındıracak ve bu kalkınmada engelleri aşacak bir
kabiliyeti, çalışması ve hedefi olmalıdır. Bu hedefe
sahip olmayan bir partiye, biz "iyi parti" diyemeyiz.
Yani millet çoğunluğu, ülkeyi iyi yönetecek, onu
kalkındıracak ve hayatı ucuzlaştıracak bir parti ister.
Kendisi daha iyi olmadığı halde iktidardaki iyiyi yık-
maya çalışan bir parti, iyi parti değildir.

Aynı şekilde bir partinin adının "halk ve cumhur'iyet"
olması da, onu halkçı ve cumhuriyetçi yapmaz. O
partinin halkçı ve cumhuriyetçi olabilmesi için, onun
çük bir azınlığın isteklerine göre değil, çoğunlu-
ğun taleplerini nazara alan ve ona göre siyaset ya-
pan bir hedefi ve hareketi olmalı. Bu hareket ve he-
defe sahip olmayan bir parti, "halk ve cumhuriyet
partisi" olamaz. Demokrasi de zaten, azınlığın iste-
diğini değil, çoğunluğun seçtiğini iktidar yapan bir
sistemdir. O halde halkçı ve cumhur'iyetçi olduğu-
nu iddia eden bir parti, çoğunluğun ne ve kimi iste-
diğini nazara alacak. Sadece bazı azınlıkların iste-
ğine göre hareket eden bir parti, halk ve cumhurun
ve de milletin partisi olamaz. Kendisinin halk ve
cumhur partisi olduğunu iddia eden bir parti, halk
çoğunluğunun seçtiği bir partiye ve liderine düş-
manlık etmez.

Yine aynı şekilde bir partinin adının "milliyetçi" ol-
ması da, onu milliyetçi yapmaz. Onun milliyetçi ola-
bilmesi için onun bütün millete sahip çıkması, ırkçı-
lık-ayrımcılık yapmaması gerekir. Eğer o parti, ül-
kesindeki sadece belirli bir ırkı sahiplenip diğerleri-
ni reddederse, iktidara gelemez. Çünkü demokrasi-
de, çoğunluğun istediği parti ve lider iktidara gelir.
Bu durumda ırkçı, azınlıkçı, dinsiz ve din düşmanı
partiler parlamentoda ancak kendi azınlıklarının
temsilcisi olabilirler, ama iktidar olamazlar. İktidar
olmak isteyen bir partinin, ülkesindeki bütün vatan-
daşlara sahip çıkması gerekir.

Ve yine aynı şekilde bir partinin adının "adâlet" ol-
ması da, onu adâletli yapmaz. Onun adâletli olabil-
mesi için hukuku iyi işletebilmesi gerekir. İyi işleti-
len bir hukuk sisteminde, haklı hakkını, suçlu cezâ-
sını hakettiği kadar alabilmelidir. Yalnız burada adâ-
letin, herkese eşit olduğu iyi bilinmelidir. Yani "her
suçlu cezâ görür, ama benim suçlularım cezâlandı-
rılamaz" felsefesi, adâlet değildir. Veya: "Benim
suçlularım neden cezâlandırılıyor? Benim suçluları-
mın cezâlandırılması adâletsizliktir!" denemez. Ta-
bii burada, hukuku işletmenin, iktidara gelmiş her
partinin görevi olduğu da unutulmamalıdır.

Muhalefetteki bütün partiler şunu iyi bilmelidir: De-
mokraside doğru muhalefet; iyi iktidarla yarışmak,
eğer iktidar eğriyse, onu da düzeltmektir. Eğer bir
muhalefet partisi, millet çoğunluğu sahip çıktığı hal-
de iyi iktidarı devirmeye çalışıyorsa, o partinin yap-
tığı muhalefet, eğri muhalefettir. Böyle bir muhale-
fet, çoğunluğun seçtiğini ve kabul ettiğini kabullen-
miyor demektir. Bu kabulsüzlük de, onun demokra-
siyi hazmedemediğini gösterir. Böyle bir partinin
demokratik sistemde ne işi olabilir? Böyle bir parti
ya kendini kapatmalı, ya da doğru muhalifliğe râzı
olmalıdır. Aksi halde böyle bir parti, yıkılmayı veya
kapatılmayı hakeder.

Demokraside iyi parti ve iyi lider, halk çoğunluğu-
nun benip seçtiği parti ve lideridir. Demokratik
çoğunluk, fayda görmeyeceği bir partiye oy ver-
mez. Eğer birinci seçiminde hata ettiğini görürse,
ikincisinde o partiyi iktidar yapmaz. Eğer millet ço-
ğunluğu bir partiyi ve liderini üst üste iktidar yapı-
yorsa, o parti ve liderden fayda görüyor ve ondan
râzı demektir. Millet çoğunluğunun râzı olduğundan
diğer partiler de râzı olmalıdır. Eğer o partiler ken-
dilerinin, iktidardakinden daha iyi olduğunu düşünü-
yorlarsa, onunla yarışmayı kabul ederler. Yarışmak
yerine yıkmaya yönelenler ise; vatana, millete, dev-
lete ve demokrasiye karşı suç işliyorlar demektir.
Bu suçu terketmeyenlerin hakkı da, devrilmektir.

İmza: Mehdiyet Makamı.


Not 1: Türkiye'deki siyasal iktidar ile yarışmayı bıra-
kıp onu devirmek için uğraşan CHP ve lideri, eğer
15 Temmuz darbe girişimini önceden biliyor idiler-
se ve bunu devlete haber vermedilerse, bu sırrı
devletten saklamakla büyük bir suç işlemişlerdir.
Bu suça dair deliller ortaya dökülürse, bu partiyi
kapatmak ve liderinini hapse atmak gerekecektir.
Bu sebeple CHP ve İyi Parti ve liderleri, FETÖ'
nün elinde iki esirdir. FETÖ'yle irtibatları olan bu
iki partiyi F. Gülen istediği zaman kapattırabilir.
Çünkü gerekli deliller onun elindedir. 

Not 2: Saadet Partisi ve benzerlerinin AK Parti kar-
şısında gerçek muhalefet olabilmeleri için, demok-
ratik muhalefetten kaçıp anti demokratik girişimler-
le iktidar partisini devirmeye çalışan CHP'nin varlı-
ğının silinmesi gerekir.CHP'nin varlığı ortadan kalk-
tıktan sonra SP, iktidarın muhalifi olarak ortaya çı-
kabilir. Ama şu anda SP, iktidar partisini ve liderini
devirmeye çalışan yıkıcılarla birlik olmamalıdır. Bir-
lik olduğu takdirde SP, kendini yok etmiş olur.

Not 3: FETÖ eğer CHP'nin, "darbe girişimini bildiği"
ne dair bilgi ve belgeleri ortaya saçarsa, CHP kapa-
tılabilir. CHP seçimlerden önce kapatılabilirse, o-
nun taraftarları da oylarını İyi Parti'ye vermek zorun-
da kalır. HDP de seçimlerden çekildiğini ilân eder
ve seçmenlerini İP'ye yönlendirir. Bu şekilde iste-
dikleri "yıkım ittifakı" oluşmuş olur. Bakalım F. Gü-
len bu hamleyi yapacak mı? Deniz Baykal'ı bitirmiş
olan Fetö, CHP'yi de heran bitirebilir, onu yıkabilir.

Not 4: CHP kapatılmalı mıdır? "Kapatılmalıdır" di-
yebiliriz. Çünkü CHP, demokratik çoğunluğun talep-
lerini karşılayamayacak bir partidir ve aynı zamanda
bu karşılama ile ilgili ne bir isteği, ne de bir çalış-
ması vardır. Onun tek bir hedefi vardır. O da, anti
demokratik yollarla iktidar partisini devirmek ve o-
nun yerine oturmaktır. Bu durumda böyle bir parti-
nin varlık hakkı olur mu? Evet, kendi azınlığını par-
lamentoda temsil edebilmesi, demokrasiye uygun-
dur. Fakat o, bu avantajı yeterli bulmuyor. Demok-
ratik çoğunluğun seçtiğini, anti demokratik yolla de-
virmek istiyor. Onun bu isteği, demokrasi düşmanlı-
ğından başka birşey değildir. Türkiyeli demokratlar,
CHP'nin bu düşmanlığına karşı şimdiye kadar hep
savunmada kaldılar. Artık bundan sonra taarruza
geçmeleri gerekiyor. Madem CHP demokratik yarı-
şı kabul etmek yerine, anti demokratik yıkıcılığı se-
çiyor, bu durumda demokratların da onu yıkmaktan
başka çareleri kalmıyor demektir. Türkiye'de, CHP'
nin yerine geçecek başka muhalefet mi yok? De-
mokratik yarışı kabul edecek bir muhalefet mutlaka
ortaya çıkar.

Not 5: Enis Berberoğlu'ndaki bilgiler CHP'yi yıka-
bilir. Bu yüzden CHP'liler, Enis'i susturmak için onu
ortadan kaldırmayışünebilirler. Hükümet dikkatli
olmalıdır.

Not 6: CHP, HDP, İP ve SP'nin Erdoğan'ı devirmek
için kurmaya çalıştıkları ittifaka neden "şer ittifakı"
diyoruz? Çünkü eğer bu ittifakın elinde Erdoğandan
daha iyi bir lider ve AK Parti'den daha iyi bir parti ol-
saydı ve onu iktidar yapmaya çalışsalardı, bu halde
onların bu çalışmasını demokratik bir gayret olarak
alkışlayabilirdik. Fakat onlar ellerinde daha iyisi ve
hatta dengi bile olmadığı halde demokratik çoğun-
luğun râzı olduğu iyiyi yıkmaya, devirmeye çalışı-
yorlar. Bu çalışmaya da elbette "hayr ittifakı" dene-
mez.

Not 7: Erdoğan ve AK Parti, en iyi lider ve en iyi
parti olmayabilir. Fakat demokratik çoğunluk, daha
kötüsü gelmesin diye, iktidardakileri korumaya ça-
lışabilir. Bu da, demokratik ilkelere aykırı değildir.
Ama ellerinde daha iyisi olmadığı halde iyiyle yarış-
mak yerine onu yıkmaya çalışanların işi, demokra-
siyle bağdaşmıyor. Fakat diktatörlükle tam bağdaş-
maktadır!

Not 8: Cumhuriyet Halk Partisi eğer Türkiyeli ço-
ğunluğun taleplerine uygun bir parti olmaya gayret
etmeyecekse, kendini kapatsın. Türkiye ve Türkiye-
lilerin önünü ve yolunu kapatmasın, onların iyi bir
geleceğe doğru yürüyüşüne engel olmasın. Onlara
iyilik yapsın. Türkiye ve Türkiyeliler aleyhine çalışan
bir parti, kötü partidir. Terör örgütleriyle irtibat halin-
de olan ve onlardan destek alan, destek veren ve
yıkıcılık için uğraşan bir parti, Türkiye'nin ve Türki-
yelilerin partisi olamaz. CHP; halkın, cumhurun (ya-
ni çoğunluğun) ve Türkiye'nin partisi olmak zorun-
dadır. O halde ya olmalı, ya da yok olmalı! Türkiye-
liler, terör örgütleriyle irtibatını kesmeyen ve onlar-
dan destek almaya devam eden bir CHP'yi kapat-
mak zorundadırlar. Elde gerekli deliller varsa, ge-
rekli olan hemen yapılmalıdır.

Not 9: Ey Türkiyeliler! Avrupa liderleri ve siyasetçi-
leri burada gösterilen demokratik ölçüleri çok iyi bi-
lirler. Fakat bu ölçüleri bildikleri halde sizin çoğun-
luğunuzun iktidar yaptığı lider ve partiyi onlar yık-
maya çalışıyor ve siyasetinize müdahale ediyorlar-
sa, onları dost değil, düşman biliniz. Onların müda-
halesine izin vermeyiniz. Onların keyflerine uymak
ve çıkarlarına teslim olmak zorunda değilsiniz. Çün-
kü siz, özgür bir milletsiniz! Onların esir ve kölesi
değilsiniz!

İmza: Mehdiyet Makamı.


                     Allah'tan başka ilah yoktur.
         Mehdi ve Mesih Allah'ın kulu ve elçisidir.

Zaman:  Yeni Çağ'ın onsekizi, Mayıs başı.
Mekan:  Avrupa.
Makam: Uyarı ve Hakka dâvet.
Boyut:    Muranizm.

                                                   YAYINLAYAN
                                       AVRUPA  MURANİSTLERİ
                                       *   *   *





Keine Kommentare: