Mittwoch, 15. November 2017

İSRAİL'LE SAVAŞMAK CAİZ Mİ?



             İSRAİL'LE SAVAŞMAK CAİZ Mİ?

         suallere cevap verdiren ALLAHın adıyla

Suudi Arabistan müftüsü Abdülaziz Al-i Şeyh, İsrail'
e karşı savaşmanın caiz olmadığını iddia eden bir
fetva yayınlamış.

Suudi müftüsü bu hükme nasıl vardı acaba? Biz bu
konuda tabii önce Kur'ana bakacak sonra da Allah'
ın Mehdisi ne diyor ona bakacağız. Kuranın dediği
şudur: "Düşmanın saldırdığı kadar siz de saldırın.
Ama haksız saldırıda bulunmayın."

Bu hükme göre eğer İsrail müslüman bir ülkeye
haksız bir saldırıda bulunursa, ona karşı savaşmak
farz olur. Ama denirse: "İsrail Filistinlilerin yüzde
yirmiikilik topraklarını işgal etmiş durumda. Bu işgal
karşısında ne yapacağız? Bu durumda da İsrail'e
savaş açmak caiz değil mi?"

Böyle bir durumda işgalci devlete uyarı yapılır,
mühlet verilir. Eğer verilen mühlette işgal sona er-
dirilmezse, işgalciye savaş açmak farz haline gelir.
Şu anda İsrail, Filistinlilerin yüzde yirmiikilik toprak-
larını onyıllardan beri işgal altında tutmaktadır. İş-
gal altında tutulan topraklarda müslümanların kut-
salları da bulunmaktadır.

Bu haksız işgale karşı Filistinlilerin savaş açacak
gücü yoktur. Ama İslâmlı Ülkelerin birleşerek İsra-
il'e savaş açacak gücü vardır. Bu güce sahip olduk-
ları halde İsrail'e savaş açmazlarsa ve kutsallarını
kurtarmazlarsa, Allah katında sorumlu olurlar. Bu
sorumluluktan kurtulmak için müslümanlar savaş-
mak zorundadırlar.

İşgalciliğine son vermesi için Mehdiyet Makamı'n-
dan ve Allah'ın Mehdisi tarafından İsrail'e 6 yıllık bir
mühlet verilmiş ve bu mühlet, 2016 yılının Aralık a-
yı sonunda dolmuştur. Bu sebeple İsrail'e her an
savaş açmak hak haline gelmiştir. Çünkü İsrail, iş-
gal altında tuttuğu Filistin topraklarından çıkmamak-
ta diretmekte ve İslâm'ın kutsallarını da esir almak-
tadır. Dolayısıyla İsrail'e savaş açmak farz olmuş-
tur.

İslâmlı Ülkeler ise bu farzı mutlaka yerine getire-
ceklerdir. İslâmlı Ülkeler bu farzı yerine getirirken,
Amerika Birleşik Devletleri'nin yapacağı ise şudur:
Ya İsrail'e Filistinlilerin haklarını ödetir, ya da İsrail'
in arkasından çekilir ve İslâmlı Ülkeler de Filistinli-
lerin haklarını İsrail'den alırlar. Eğer ABD İsrail'in
haksızlıklarının arkasında durur ve müslümanlara
karşı savaşacak olursa, Rusya ve Çin'i karşısında
görecektir.

Çünkü bu savaşta ABD'nin karşısında durmayan bir
Rusya ve Çin, Müslüman Dünya'nın dostu olduğunu
isbat edemez. Dostluklarını isbat edebilmek için de
ABD'nin karşısında duracaklardır. Bu karşı duruşta
bir haksızlık da bulunmamaktadır. Tam aksine bir
haklılık vardır. Bu haklılık da, ABD'nin Müslüman
Dünya'ya yapacağı saldırıları engellemeyi gerekti-
riyor. Rusya ve Çin de bu gereği bütün güçleriyle
yerine getireceklerdir.

ABD ise, Müslüman Dünya'nın dostluğunu kaybet-
memek için İsrail'in haksızlıklarının arkasından çe-
kilmek ve İsrail'e Filistinlilerin haklarını ödetmek zo-
rundadır. Çünkü hak ve hukuk ve adâlet bunu ge-
rektirir. Hak ve hukuku gözetmeyen bir ABD ise,
bütün dünyanın düşmanı haline gelir ve İsrail'den
başka dostu kalmaz. Ama o haksızlık içindeki zâlim
dost da, Müslüman Dünya'nın açacağı savaşla var-
lığını kaybeder ve ABD dostsuz kalır.

Ey ABD'yi yöneten İsrail taraftarları! İsrail'inizin Fi-
listinlilerle ilgili haksızlıklarını koruyabilmek için El-
Kaide'ye 11 Eylül terör eylemini yaptırdınız ve bu
sayede Irak'ı ve Afganistan'ı parçaladınız. Fakat
bu parçalama yetmezdi. Bunun için Suriye'deki dik-
tatörü devirmek yerine, onun elini güçlendirmek i-
çin çalıştınız ve katliamlarına göz yumdunuz ve so-
nuçta Suriye'yi de parçalanmanın kıyısına getirdi-
niz. Fakat bunlar da size yetmeyecek ve öyle görü-
nüyor ki, bütün İslâmlı Ülkeler'i parçalamadan dura-
mayacaksınız. Çünkü onları parçalamazsanız, İsra-
il'iniz Filistinlilerin haklarının üzerine ebediyen otura-
maz. Bunun için var gücünüzle İslâmlı Ülkeler'i par-
çalamak için çalışıyor ve onların birleşmelerini en-
gellemek için de demokratikleşmelerine darbe vu-
rup, Sisileri iktidar yapıyorsunuz; Erdoğanları devir-
meye çalışıyorsunuz ve Filistin'in başına da bir İs-
rail taraftarını getirmek için çırpınıyorsunuz. Ama
milyonlarca masumun canına mal olan bu çırpınış-
larınızın sonuna da gelmiş bulunuyorsunuz.Bundan
daha öteye gidemeyeceksiniz ve gitmemelisiniz. E-
ğer giderseniz, yüce Tanrı'nın kahrıyla karşılaşa-
caksınız. Yüce Tanrı'nın sizi mahvedecek olan kah-
rıyla karşılaşmak istemezseniz, Filistinlilerin hakları-
nı ödeyiniz, İsrail'in varlığını kurtarınız. Bu kurtarış
için de, çıkarlarınızın hukukuna tapmayı bırakıp,
Tanrı'nın hukukuna teslim olmalısınız. Sahte bir hu-
kukla devlet olamazsınız. Olsanız bile o devletiniz
uzun müddet ayakta kalamaz ve kalmayacaktır. E-
ğer devletinizin ve İsrali'inizin uzun müddet ayakta
ve hayatta kalmasını istiyorsanız, Flistinlilerin hakla-
rını hemen ödeyiniz ve İslâmlı Ülkeler'i parçala-
maktan ve onların birliklerine engel olmaktan vazge-
çiniz. Aksi halde İsrail'inizi kaybedeceksiniz. Bu ka-
yıp, ABD'nizi de yıkıma götürecektir. Bu yıkılışı is-
temezseniz, hukuksuzluğunuza son veriniz, kurtulu-
nuz.

Ey dünyadaki tüm müslümanlar! Bundan sonra İs-
rail ve ABD taraftarı liderlerinizin değil, Allah'ın
Mehdisi'nin sözleri geçerlidir. O halde geçerli söze
kulak veriniz. Geçersiz sözlere kulak vererek müs-
lümanlığınızı rezil etmeyiniz!

Eğer İsrail bir ay içerisinde Filistinlilerin haklarını ö-
demeyi kabul etmezse, İran, Hamas ve Hizbullah'ın
İsrail'e saldırma hakkı vardır. Eğer bu üç kuvvet bu
hakkı kullanmak isterlerse, diğer İslâmlı Ülkeler de
onlara destek vermek zorundadır. Çünkü İslâm'ın
kutsalları ve Filistinlilerin hakları İsrail'e bırakılamaz.
Dininin kutsalları ve mazlumların hakları için savaş-
mayan müslümanlar, yeniden diriliş gününde Allah'
ın yüzüne hangi yüzle bakacaklardır? Allah'ın yüzü-
nü görmek isteyenler, haklı bir savaştan geri dur-
mamalıdır ve durmayacaklardır.

İmza: Mehdiyet Makamı.


                     Allah'tan başka ilah yoktur.
         Mehdi ve Mesih Allah'ın kulu ve elçisidir.

Zaman:  Yeni Çağ'ın onyedisi, Kasım ortası.
Mekan:  Avrupa.
Makam: Uyarı ve Hakka dâvet.
Boyut:    Muranizm.

                                                   YAYINLAYAN
                                       AVRUPA  MURANİSTLERİ
                                       *   *   *









Keine Kommentare: