İSRAİL'LE SAVAŞMAK CAİZ Mİ?
suallere cevap verdiren ALLAHın adıyla
Suudi
Arabistan müftüsü Abdülaziz Al-i Şeyh, İsrail'
e karşı
savaşmanın caiz olmadığını iddia eden bir
fetva yayınlamış.
Suudi
müftüsü bu hükme nasıl vardı acaba? Biz bu
konuda
tabii önce Kur'ana bakacak sonra da Allah'
ın
Mehdisi ne diyor ona bakacağız. Kuranın dediği
şudur:
"Düşmanın saldırdığı kadar siz de saldırın.
Ama haksız saldırıda bulunmayın."
Bu hükme
göre eğer
İsrail
müslüman bir ülkeye
haksız bir saldırıda bulunursa, ona karşı savaşmak
farz
olur. Ama denirse: "İsrail Filistinlilerin yüzde
yirmiikilik
topraklarını işgal etmiş durumda. Bu işgal
karşısında ne yapacağız? Bu durumda da İsrail'e
savaş açmak caiz değil mi?"
Böyle bir
durumda işgalci
devlete uyarı
yapılır,
mühlet
verilir. Eğer
verilen mühlette işgal sona er-
dirilmezse,
işgalciye
savaş
açmak
farz haline gelir.
Şu
anda İsrail,
Filistinlilerin yüzde yirmiikilik toprak-
larını onyıllardan beri işgal altında tutmaktadır. İş-
gal altında tutulan topraklarda müslümanların kut-
salları da bulunmaktadır.
Bu haksız işgale karşı Filistinlilerin savaş açacak
gücü
yoktur. Ama İslâmlı Ülkelerin birleşerek İsra-
il'e savaş açacak gücü vardır. Bu güce sahip olduk-
ları halde İsrail'e savaş açmazlarsa ve kutsallarını
kurtarmazlarsa,
Allah katında
sorumlu olurlar. Bu
sorumluluktan
kurtulmak için
müslümanlar savaş-
mak
zorundadırlar.
İşgalciliğine son vermesi için Mehdiyet Makamı'n-
dan ve
Allah'ın
Mehdisi tarafından
İsrail'e
6 yıllık bir
mühlet
verilmiş
ve bu mühlet, 2016 yılının Aralık a-
yı sonunda dolmuştur. Bu sebeple İsrail'e her an
savaş açmak hak haline gelmiştir. Çünkü İsrail, iş-
gal altında tuttuğu Filistin topraklarından çıkmamak-
ta
diretmekte ve İslâm'ın kutsallarını da esir almak-
tadır. Dolayısıyla İsrail'e savaş açmak farz olmuş-
tur.
İslâmlı Ülkeler ise bu farzı mutlaka yerine getire-
ceklerdir.
İslâmlı Ülkeler bu farzı yerine getirirken,
Amerika
Birleşik
Devletleri'nin yapacağı ise şudur:
Ya İsrail'e Filistinlilerin haklarını ödetir, ya da İsrail'
in arkasından çekilir ve İslâmlı Ülkeler de Filistinli-
lerin
haklarını İsrail'den alırlar. Eğer ABD İsrail'in
haksızlıklarının arkasında durur ve müslümanlara
karşı savaşacak olursa, Rusya ve Çin'i karşısında
görecektir.
Çünkü
bu savaşta
ABD'nin karşısında durmayan bir
Rusya ve Çin, Müslüman Dünya'nın dostu olduğunu
isbat
edemez. Dostluklarını isbat edebilmek için de
ABD'nin
karşısında duracaklardır. Bu karşı duruşta
bir haksızlık da bulunmamaktadır. Tam aksine bir
haklılık vardır. Bu haklılık da, ABD'nin Müslüman
Dünya'ya
yapacağı
saldırıları engellemeyi gerekti-
riyor.
Rusya ve Çin
de bu gereği
bütün güçleriyle
yerine
getireceklerdir.
ABD ise,
Müslüman Dünya'nın
dostluğunu
kaybet-
memek için İsrail'in haksızlıklarının arkasından çe-
kilmek ve
İsrail'e
Filistinlilerin haklarını ödetmek zo-
rundadır. Çünkü hak ve hukuk ve adâlet bunu ge-
rektirir.
Hak ve hukuku gözetmeyen bir ABD ise,
bütün
dünyanın
düşmanı haline gelir ve İsrail'den
başka dostu kalmaz. Ama o haksızlık içindeki zâlim
dost da,
Müslüman Dünya'nın
açacağı savaşla var-
lığını kaybeder ve ABD dostsuz kalır.
Ey ABD'yi
yöneten İsrail
taraftarları!
İsrail'inizin
Fi-
listinlilerle
ilgili haksızlıklarını koruyabilmek için El-
Kaide'ye
11 Eylül terör eylemini yaptırdınız ve bu
sayede
Irak'ı
ve Afganistan'ı
parçaladınız. Fakat
bu parçalama yetmezdi. Bunun için Suriye'deki dik-
tatörü
devirmek yerine, onun elini güçlendirmek i-
çin
çalıştınız ve katliamlarına göz yumdunuz ve so-
nuçta Suriye'yi de parçalanmanın kıyısına getirdi-
niz.
Fakat bunlar da size yetmeyecek ve öyle görü-
nüyor ki,
bütün İslâmlı Ülkeler'i parçalamadan dura-
mayacaksınız. Çünkü onları parçalamazsanız, İsra-
il'iniz
Filistinlilerin haklarının üzerine ebediyen otura-
maz.
Bunun için
var gücünüzle İslâmlı Ülkeler'i par-
çalamak
için
çalışıyor ve onların birleşmelerini en-
gellemek
için
de demokratikleşmelerine
darbe vu-
rup,
Sisileri iktidar yapıyorsunuz; Erdoğanları devir-
meye çalışıyorsunuz ve Filistin'in başına da bir İs-
rail
taraftarını getirmek için çırpınıyorsunuz. Ama
milyonlarca
masumun canına
mal olan bu çırpınış-
larınızın sonuna da gelmiş bulunuyorsunuz.Bundan
daha
öteye gidemeyeceksiniz ve gitmemelisiniz. E-
ğer
giderseniz, yüce Tanrı'nın kahrıyla karşılaşa-
caksınız. Yüce Tanrı'nın sizi mahvedecek olan kah-
rıyla karşılaşmak istemezseniz, Filistinlilerin
hakları-
nı ödeyiniz, İsrail'in varlığını kurtarınız. Bu kurtarış
için de, çıkarlarınızın hukukuna tapmayı bırakıp,
Tanrı'nın hukukuna teslim olmalısınız. Sahte bir hu-
kukla
devlet olamazsınız. Olsanız bile o devletiniz
uzun
müddet ayakta kalamaz ve kalmayacaktır. E-
ğer
devletinizin ve İsrali'inizin
uzun müddet ayakta
ve
hayatta kalmasını istiyorsanız, Flistinlilerin hakla-
rını hemen ödeyiniz ve İslâmlı Ülkeler'i parçala-
maktan ve
onların
birliklerine engel olmaktan vazge-
çiniz.
Aksi halde İsrail'inizi
kaybedeceksiniz. Bu ka-
yıp, ABD'nizi de yıkıma götürecektir. Bu yıkılışı is-
temezseniz,
hukuksuzluğunuza
son veriniz, kurtulu-
nuz.
Ey
dünyadaki tüm müslümanlar! Bundan sonra İs-
rail ve
ABD taraftarı
liderlerinizin değil,
Allah'ın
Mehdisi'nin
sözleri geçerlidir.
O halde geçerli
söze
kulak
veriniz. Geçersiz
sözlere kulak vererek müs-
lümanlığınızı rezil etmeyiniz!
Eğer İsrail bir ay içerisinde Filistinlilerin haklarını ö-
demeyi
kabul etmezse, İran,
Hamas ve Hizbullah'ın
İsrail'e
saldırma
hakkı
vardır.
Eğer
bu üç
kuvvet bu
hakkı kullanmak isterlerse, diğer İslâmlı Ülkeler de
onlara
destek vermek zorundadır. Çünkü İslâm'ın
kutsalları ve Filistinlilerin hakları İsrail'e bırakılamaz.
Dininin
kutsalları
ve mazlumların
hakları
için
savaş-
mayan
müslümanlar, yeniden diriliş gününde Allah'
ın
yüzüne hangi yüzle bakacaklardır? Allah'ın yüzü-
nü görmek
isteyenler, haklı
bir savaştan
geri dur-
mamalıdır ve durmayacaklardır.
İmza:
Mehdiyet Makamı.
Allah'tan başka ilah yoktur.
Mehdi ve Mesih Allah'ın kulu ve elçisidir.
Zaman: Yeni Çağ'ın
onyedisi, Kasım ortası.
Mekan: Avrupa.
Makam: Uyarı ve Hakka dâvet.
Boyut: Muranizm.
YAYINLAYAN
AVRUPA MURANİSTLERİ
* * *
Keine Kommentare:
Kommentar veröffentlichen