Montag, 12. Dezember 2016

ABD'NİN YENİ BAŞKANI SAYIN DONALD TRUMP'A MESAJ

ABD'NİN YENİ BAŞKANI SAYIN DONALD TRUMP'A MESAJ


ABD  yeni Başkanı Sayın Donald Trump,

Müslüman Dünya'nın mânevî liderliğinin makamı olarak
başkanlığınızı tebrik ediyoruz.

Yüce Tanrı sizin başkanlığınızdan ancak haklı olmanızı,
adâletli olmanızı, namuslu olmanızı ve iyilikçi olmanızı
ister ve emreder. Eğer yüce Tanrı'ya inanıyorsanız,
başkanlığınızı da bu dört Tanrısal ilkeye dayanarak
yapacağınızı ümit edebiliriz. Sizden bu ümitlerimizi boşa
çıkarmamanızı bekleriz.

Ancak başkanlık seçimlerinde "başkan olduğunuzda Kudüs'
ü İsrail'in başkenti olarak tanıyacağınıza" dair bir vaadde
bulunmuştunuz. Fakat şimdi adâletli olmak isterseniz bu
vaadi nasıl yerine getireceksiniz? Çünkü İsrail şu anda Fi-
listin topraklarında "işgalci" bir konumda bulunmakta ve
hakkın gereği olarak da bu işgaline son vermek mecburi-
yetindedir. Bu mecburiyet, Birleşmiş Milletler örgütünce
de tasdikli durumdadır.

Şimdi bu mecburiyet karşısında siz o vaadinizi nasıl yerine
getireceksiniz? Eğer o vaadinizi yerine getirmeye kalkarsa-
nız, ülkeniz ABD'yi "ikinci işgalci" durumuna sokmuş olacak-
sınız. Bu da tabii adâleti çiğnemeniz demek olacaktır. Eğer
adâleti çiğneyecek olursanız, bütün Müslüman Dünya'yı
karşınıza almış olursunuz. Bu da tabii birbuçuk milyarlık
müslüman kitleyi kendinize ve ülkenize düşman etmek
demektir.

Eğer bu düşmanlaşmayı gerçekleştirecek adımı atmaktan
vazgeçmezseniz, ülkenizin ve yönetiminizin dünya liderliği
sona erer. Eğer bu kötü sonucu kazanmak istemezseniz,
adâlete boyun eğmeniz gerekecek ve bunun gereği olarak
da Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanımaktan vazgeçmek-
le birlikte, İsrail yönetimini de işgal altında tuttuğu yüzde
yirmibirlik topraklardan çıkmaya ve "1967 sınırları"na dön-
meye dâvet etmek zorunda kalacaksınız ve zorundasınız.
Çünkü hak ve adâlet bunu gerektiriyor.

Bu gerçeklerden anlıyorsunuz ki, İsrail yönetiminin sizden
talep ettiği ve sizin de vaadde bulunduğunuz şey, haksız
bir talep ve vaaddir. Bu haksızlıktan dönmekle bir kusur
kazanmış olmazsınız. Ama bu haksızlıkta ısrar edecek olur-
sanız, işte o zaman büyük bir adâletsizliğe yuvarlanmış ve
yüce Tanrı'yı ve O'nun müslüman kullarını kendinize düş-
man etmiş olacaksınız. Bu kötü kazanç ise, ülkeniz ABD'yi
batırır. Bu batışa râzı olmayacağınızı düşünüyoruz.

Sayın Donald Trump! Şu gerçeği de bilmenizde fayda var:
Müslüman Dünya'nın mânevî lideri ve gerçek Mehdisi
Mehmed Nur'an tarafından İsrail'e dört-beş sene öncesin-
den verilmiş bir mühlet var. Bu mühlete göre; eğer İsrail
31 Aralık 2016 tarihine kadar işgal altında tuttuğu Filistin
topraklarından çıkmaz ve 1967 sınırlarına dönmezse, Müs-
lüman Dünya İsrail'e savaş açma hakkı kazanacaktır ve bu
tarihten sonra onun barış istekleri de reddedilecektir. Yani
eğer İsrail barış istiyorsa, bunun için sadece iki ay kadar
bir zamanı kaldı. Bu zaman zarfında Filistinlilerin hakkını
iade etmeyi kabul etmezse, Müslüman Dünya'yı karşısına
almış olacak ve çok büyük bir ihtimalle İsrail devleti kısa bir
zaman içinde son bulacaktır. Size soruyoruz: Adâletin gere-
ği olarak Müslüman Dünya'nın yanında durabilecek misi-
niz? Eğer ülkenizin 15-20 yıl daha dünya liderliğinde kal-
masını isterseniz, size, Müslüman Dünya'nın yanında dur-
maktan başka çare kalmaz. Biz Müslüman Dünya, elbette
ki İsrail'in varlığını isteriz. Fakat Filistin halklarının hakkını
ödemesi şartıyla. Bu şartı yerine getirmesinde siz İsrail
yönetimine yardımcı olabilirsiniz ve olmalısınız. Ama ne
yazık ki, siz 20 Ocak'ta iktidarı devralana kadar İsrail'e
verilen mühlet dolmuş olacaktır. İktidar koltuğuna otur-
madan önce birşeyler yapabilir misiniz? Çünkü siz iktidarı
ele aldığınızda İsrail için herşey bitmiş olacaktır. Herşeyin
bitmiş olmasını istemezseniz, yönetime geçmeden önce
İsrail yönetimini Filistinlilerin haklarını ödemesi için ikna
edebilirsiniz. Eğer İsrail'i ikna etmeyi başarırsanız, gerçek-
ten büyük bir lider olduğunuzu bütün dünyaya göstermiş
olursunuz.

Sayın Donald Trump, sizi uyarıyoruz! Sizin başkanlık zafe-
riniz karşısında Soros, Rockfeller, Rothschild, Fethullah
Gülen, casusluk ve savunma teşkilatınızdaki muhalifleriniz
ve Avrupa büyük bir yenilgiye uğradılar. Bu yenilgiye uğra-
yanlar, bu yenilgilerini hazmedemeyebilir ve sizi devirmek
isteyebilirler. Bunun için çok dikkatli olmanız gerekmekte
ve "kazandım" diye hemen sevinmemelisiniz. İki ay içerisin-
de başınıza çok şey gelebilir. Çünkü düşmanlarınız çok güç-
lü ve büyük. Onlar hiç boş durmayacaklardır. Yani Ocak'ın
yirmisinde iktidar koltuğuna oturamayabilirsiniz. Unutma-
yınız! Türkiye'de 15 Temmuz Darbesi'ni gerçekleştirmiş
olan Fethullah Gülen ve adamları, size de bir darbe vur-
mak isteyebilir ve buna da çok muhtaç durumdadırlar. Ve
bu ihtiyaçları için de, ülkenizin casusluk ve savunma teşki-
latlarında yeteri kadar adamları ve taraftarları bulunmak-
tadır. Elinizi çabuk tutmazsanız, iktidar koltuğuna otur-
manız hayal olabilir. Onlardan iki ay içerisinde bir darbe
yiyebilir veya bir suikaste uğrayabilirsiniz.

Yüce Tanrı sizi; haklı, adâletli, namuslu ve iyilikçi kulların-
dan eylesin ve sizi ve halklarınızı zâlimleşmekten ve düş-
manlarınızdan korusun. Ve yüce Tanrı size; hakka, adâlete,
namus'a ve iyilikçiliğe teslim olmuş Müslümanları terörist-
lerden ayırdetme yeteneği versin. Çünkü ancak bu yete-
nekle ülkenizde barışı koruyabilir ve adâleti sağlayabilirsi-
niz. Hakta, adâlette, namusta ve iyilikçilikte olduğunuz
müddetçe bütün Müslüman Dünya yanınızda olacaktır.
Başkanlığınızda başarılar diliyoruz.

İmza: Mehdiyet Makamı.

Not: Donald Trump karşıtları eğer yeni Başkan'a suikast
planlamayı düşünmezlerse, başka yollarla onu düşürmenin
yollarını arayacaklardır. Bu yollardan biri de, 37 Cumhuri-
yetçi delegeyi satın alabilmektir. Soros, Rockefeller, Roth-
schild ve Fethullah Gülen'in de onları satın alabilecek ye-
terli sermayeleri vardır ve gerekeni de yapmaktan kaçın-
mayacaklardır. Eğer 19 Aralık'ta 37 delege Donald Tump'a
oy vermekten vazgeçerlerse, Trump'ın tarftarları o delege-
lerin "satın alınmış" olduğuna hükmedecek ve isyan bayra-
ğını açacaktır. Bu da, ABD'de bir iç çatışma ve savaş de-
mektir. Bakalım, ABD ve AB'nin en büyük patronları bu
çatışma ve savaşı göze alabilecek mi?

Sayın Donald Trump, kendisini başkanlıktan düşürmek
isteyen patronlar ve Fethullah Gülen'e karşı, kendisine
oy veren seçmen kitlesini uyarmalıdır. Ancak bu uyarı
ile yeni Başkan'ın düşmanları frene basmak ve durmak
zorunda kalabilirler. Bir iç savaşı göze almaları da müm-
kündür. İç savaş ihtimaline karşı Başkan Trump hazırlıklı
olmalıdır.

Not 2: ABD'de eğer bir iç savaş çıkarsa, bu savaşta Rusya,
Trump'ın yanında olacaktır. Eğer sayın Trump Fethullah
Gülen'i yanına alırsa, Türkiye'yi ve Müslüman Dünya'yı
karşısına almış olur. Gülen'i karşısına aldığında ise, Türkiye
ve Müslüman Dünya'yı yanına almış olur. Doğru olan da
budur!

Not 3: Avrupa ülkelerinin destek vermekte olduğu PKK te-
röristleri, İstanbul'da yine katliam yaptı! Avrupa Birliği'nin
PKK terör örgütüne verdiği destek devam ettiği müddetçe
Türkiye PKK teröründen kurtulamaz. Bazı AB ülkeleri siya-
setçileri İstanbul'da katledilen terör kurbanları için "üzül-
düklerini" bildirmektedirler. Ama onlar gerçekten üzülmüş
olsalardı, ülkelerinde barındırdıkları ve ülkeleri dışındaki
PKK teröristlerine sahip ve destek çıkmazlardı. Türkiyeliler,
AB ülkeleri siyasetçilerinin sahtekârlığını ve Türkiye'ye
düşmanlıklarını görmektedirler. AB ülkeleri siyasetçileri
eğer Türkiye'nin düşmanı olmadıklarını iddia ediyorlarsa,
PKK'ya verdikleri desteği sonlandırarak Türkiye'ye dost-
luklarını isbatlasınlar. Aksi halde Avrupa'nın Türkiye'ye
yapmakta olduğu kötülüğün hesabı birgün sorulur. Tür-
kiyeli vatanseverler bilmektedir ki, Avrupa'yı yıkacak en
büyük güç, Rusya'dır. Eğer Avrupa Birliği ülkeleri PKK'ya
vermekte oldukları desteği çekmezlerse, bundan sonra
Türkiye'nin müttefiği Avrupa değil, Rusya olacaktır. Eğer
Avrupa ülkeleri siyasetçileri Türkiye'yi kaybetmek istemez-
lerse, PKK terör örgütüne vermekte oldukları desteği son-
landırsınlar ve Türkiye yönetiminin istediği teröristleri iade
etsinler. Avrupalı siyasetçiler, PKK'ya verdikleri destekten
dolayı, PKK'nın Türkiye'deki katliamlarının ortağı oldukla-
rını iyi bilmelidirler! Eğer bu vahşî ortaklığa son vermeye-
cek olurlarsa, bu takdirde Avrupa'nın hak ve adâleti tüket-
tiği hükmüne varılacaktır. Hak ve adâleti tüketmiş bir Av-
rupa eğer "Tanrı'nın buna ne diyeceğini" düşünmezse, Av-
rupa'nın çöküşü kaçınılmaz olur. Avrupalı siyasetçiler aca-
ba PKK terörüne vermekte oldukları destekle nereye doğ-
ru gittiklerini görebiliyorlar mı? 15 Temmuz Darbesi'ne de
destek vermiş olan büyük Avrupa ülkelerinin suçları çoğa-
lıyor. Bu suçlar cezâsız kalmaz! Türkiye'nin veremeyeceği
cezâyı, yüce Tanrı başka güçlerin eliyle verir. Avrupa bu
cezâdan korkmalı, kendini ateşe atmamalıdır. Bunun da
gereği, PKK teröristlerine verdiği desteği derhal kesmektir.
Avrupa basını da şunu unutmamalıdır ki; PKK, "işçi partisi"
değil, "terör örgütü"dür! Türkiye'deki mâsûm sivilleri ve
kendi zihniyetine uymayan Kürtleri katleden bir örgütü
"parti" olarak gören bir Avrupa basını, görüş ve zihniyet
bozukluğuna düşmüştür. Bu düşüşle PKK'yı kendilerine
dost yapmış Avrupa siyasetçileri, Türkiye'nin düşmanı-
dırlar. Dost olanlar, dostluklarını göstermelidirler.

Avrupa basınına ve siyasetçilerine soruyoruz: IŞİD bir te-
rör örgütü müdür, yoksa Irak Şam İslâm Devleti midir?
Eğer siz bu örgütü "devlet" olarak tanıyorsanız, biz de
PKK'yı "parti" olarak görebiliriz. Madem IŞİD'i bir devlet
olarak kabul edemezsiniz, PKK'yı da bir parti olarak kabul
etmekten uzaklaşmalısınız. Aksi halde Türkiye'ye düşman-
lığınızı ilân etmiş olursunuz ve ilân etmektesiniz.

Ey yerlerin ve göklerin yaratanı, yaşatanı ve yöneteni olan
ve İncil'i, Tevrat'ı ve Kur'an'ı indirmiş bulunan gerçek Tan-
rımız! Eğer PKK teröristlerine destek vermekte ve onları
teröre azmettirmekte olan Avrupa ülkeleri, verdikleri des-
teği yeni yıla kadar kesmeyi kabul etmezlerse, Sen onların
cezâsını kes!

Tek Tanrı'dan başka tanrı yoktur. İsa, Musa ve Muhammed
tek Tanrı'nın kulu ve elçisidir.

Zaman: Yeni Çağ'ın onaltısı, Kasım'ın ikinci haftası.
Mekan: Avrupa.
Makam: Uyarı ve hakka dâvet.
Boyut: Muranizm.

                                                                      YAYINLAYAN
                                                           AVRUPA MURANİSTLERİ
                                                *   *   *

Keine Kommentare: